Taslakta küflenmeye yüz tutan hikayeyi yayınlamamın vakti gelmişti!
Öncelikle bir şeyler söylemem gerek ama.Turuncuya geri dönmemi son olaylar sadece biraz da olsa tetikledi.Yoksa böyle bir şeye hâlâ eskisi gibi inandığımı söyleyemem.Ben onları birlikte hayal etmeyi sevdiğimi anladım sadece.Bu hikayeler de Ayber hikayeleri gibi kurgudan ibaret yani.Ama onları böyle düşlemek,yazıya dökerek hayallerimi gerçekmiş gibi yaşatmak bile bence çok güzel.O zaman tatlı okumalar sevgili Turuncuseverler💝"Kimdi arayan?"
"Demircan.Şu tatil işini konuştuk."
"Tatil mi?"
"Evet ya.Bayadır planlıyorduk.Biletlerimizi almış.Hafta sonu kaçacağız."
"Benim niye haberim yok bundan?"
"Sevgilim sesin için bir sakıncası olmaz diye düşümdüm."
"He öyle mi?Çok iyi düşünmüşsün aferin sana."
Melis bozulmamış gibi davranmaya çalışsa da en ufak hayal kırıklığında dolan gözleri ele vermişti üzüldüğünü.
"Neyse benim biraz işlerim var.Ordan da eve geçerim.Görüşürüz." diyerek hızla çıktı çocuğun evinden Melis.
"Bensiz tatil planı yapmış.Bensiz ya bensiz.Ben de ne hayaller kuruyorum.Tatil için ona hediyeler alıyorum.Ah akılsız Melis ne kadar safsın ya biraz akıllan artık."
Melis yol boyu kendi kendine söylenerek ilk bulduğu kitapçıya girdi.Ona en iyi gelecek yer burasıydı yine.Dakikalarca onlarca kitap incelemiş ama zihni başka yerlerdeydi.Sonra gözüne bir kitap ilişti raflardan birinde.
Cemal Süreya'dan "Sevda Sözleri"Uzun zamandır hangi kitapçıya girdiyse bulamamıştı.Tereddüt etmeden satın aldı.Çantasına koydu ve dükkandan çıktı.Recep'in onuncu aramasına yanıt vermeye karar verdi Melis.
"Melom neden bakmıyorsun telefonuna?"
"Noldu beni mi merak ettin?"
"Ettim tabii sevgilim.Bir anda çıkıp gittin.Nolduğunu anlamadım."
"Bir şey olmadı Recep!İşim var dedim ya."
"Akşam yemeğe çıkalım mı birlikte?"
Melis içinden "Vicdanını rahatlatmaya çalışıyor."diye geçirdi ama ona bozulduğunu belli etmemeye kararlıydı.
"Şey gelemem ben kusura bakma,bir arkadaşıma söz verdim,kapatmam gerek"diyip çantasına attı telefonunu.
Sahilde bir banka oturdu.Tam önünde gitar çalan bir sokak sanatçısı vardı.Gitarın tellerine vurduğu notalar kulağına çok tanıdık gelmişti.Sanatçı sözlere girdiğinde bir anda gözlerinin dolmasına hakim olamamıştı yine.
"Sanırım anladım neymiş sevmek,sevilmek..."
"Olamaz ya bir sen eksiktin zaten şu an."dedi kızgınca.
Sanatçı şarkı sözlerine Melis'nin elindeki kitabı açmasını ekleyince Aybike bir kitaba bir de sanatçıya baktı şaşkınca ve dediğini yaptı.
Gerçekten bir şey vardı içinde.İki uçak bileti...
İniş:Milano...
Yolcu 1 Adı:Recep Usta
Yolcu 2 Adı:Melis MinkariMelis biletlerin gerçekliğini daha idrak edememişken şarkıyı söyleyen sesin değişmesiyle başını kaldırdı ve koşup sevgilisinin kollarına atıldı.Recep,Melis'in saçlarını öptü ve güzel yüzünü avuçlarının arasına alıp
"Çok kızdın bana değil mi?" dedi.
"Boş ver,her zaman ki hepsini unuttum,unutturdun.Anlamadığım bir şey var ama.
Benim kitapçıya gideceğimi,hangi kitabı alacağımı,buraya geleceğimi falan nasıl tahmin ettin,bu kadarı çok fazla."dedi Melis gözlerindeki yaşı silirken."Güzel bebeğim benim.Ben senin ağzından çıkan her kelimeyi,aklından geçen tüm düşünceleri,şu küçük kalbine iyi gelen ne varsa hepsini buraya kazıyorum.Seninle ilgili ne varsa hepsini ezberlemek istiyorum.Ömrüm.boyunca beraber yürüyeceğim insanı kendimden bile iyi tanımak istiyorum ve ben seninle ilgili öğrendiğim her şeyde sana biraz daha aşık oluyorum sevgilim."
Melis ona hayranlıkla bakarken onun gözlerinden sessiz sessiz akan yaşları sildi Recep.
Peki yüzlerce kitaptan bunu alacağımı nerden bildin?
Evde annenle çekilmiş bir fotoğrafının arkasında Sevda Sözlerinden bir dize yazıyordu.İkisi bu cümleyi aynı anda okumaya başladı.
"Sen bakma bu kadar hüzünlü şeyler yazdığıma, ben çok gülerim ve gülerken yalan olduğunu kimse anlamaz. Cemal Süreya..."
Melis gözünden akan yaşlarla aynı anda gülümsüyordu ve Recep bu halini çok severdi.Onu kendine çekip başını onun saçlarının arasına gömdü tekrar.
"Bana sinirli olduğun için her zaman geçtiğimiz sokaktan geçmeyecektin,bu yüzden bu kitapçının olduğu sokaktan geçecektin,üzgün olduğunda hep yaptığın gibi önüne ilk çıkan kitapçıya girecektin ve herhangi bir rafta her zaman sol taraftakini tercih ettiğin gibi bu kitabı alacaktın."
"Seni çok seviyorum ya çok!Ama ya ben senin hakkında bu kadar çok şey bilmiyorsam...Senin bu sevgine layık değilsem..."
"İstersen hepsini öğretirim Melis Minkari."dedi Recep flörtöz bir tavırla.Ve karşılıklı gülüştüler.
Ertesi hafta gittikleri Milano'da Melis ve Recep birbirleri hakkında yeni bir sürü incelik öğrendiler ve yeniden birbirlerine ait olduklarını yaşayarak öğrendiler.
Milano'dan Sevgilerle...