Selam bebeklerim!
Nasılsınız, umarım çok çok iyisinizdir.
Öncelikle değinmek istediğim bir konu var, o da şu ki bu bir kurgu. Yani gerçeklikten oldukça uzak sonuçta, detaylara lütfen bu kadar takılmayın.
Bir de, kurguda kızım yaşı 18 Cenk Tosun'un yaşı ise 30. Yaş farkı oldukça çok ama dediğim gibi, bu bir kurgu ve detaylara bu kadar takılmayın.
İyi okumalar bol yorumlar.
Ceylan Tufan
Herkes gitmişti, sadece Sema kalmıştı. Lorin, Berkan'larla işim var diyerek, diğerleri ise saat 11'e geldiğinde, geç olduğu için gitmişlerdi. Ferdi ve Ceren zaten birlikte yaşıyorlardı. Tıpkı Emre ve Arga gibi.
Abimle, Esra ise zaten evlilerdi.
Bu saydıklarım kendi evlerine gitmişlerdi anlayacağınız. Lorin de kendi evinde kalıyordu, önceden abisiyle yaşıyordu fakat sonradan kendi evine çıkmıştı. Sema da, Yunus abisiyle yaşıyordu normalde, ama hep hayalimiz ikimizin birlikte yaşamasıydı.
Sonunda Türkiye'ye geldiğime göre de, hayalimizi gerçekleştirebilirdik. Bir süre sonra, benim yanıma taşınacaktı. Ev buna gayet uygundu. Bir odasına dokunmamıştık, bomboş duruyordu o oda. Sema'nın Yunus abisini ikna etmesini, işlerini ayarlamasını bekleyecektim.
O yüzden şimdilik, normal bir şekilde misafir olarak kalmıştı benimle bu gece. Zaten onla kalmak oldukça eğlenceliydi. Genel olarak bizim kızlarla kalmak eğlenceliydi, nasılsa uzun bir süre artık burdaydım.
İlla kız gecesi yapardık.
Fakat Lorin, ben ve Sema haricinde herkesin ertesi gün işi vardı. Ceren ünlü bir avukatlık bürosunun sahibiydi. Arga ise özel bir poliklinikte psikolojik danışman olarak çalışıyordu.
Esra yengem normalde, sağlam para kazanan bir estetik uzmanıydı fakat abimle evlendikten sonra, kendisi yapmak yerine kendisine güzellik salonu açıp, orayı yönetmeye başladı.
Kendisi uğraşamayacak kadar yoğundu artık çünkü. Lorin ve Sema ise okuyordu işte. Lorin mimarlık, Sema iste fotoğrafçılık bölümündeydi.
Ben de sınava girmiştim. Ben yabancı dil bölümü okumak istiyordum, zaten birkaç dile elimden geldiğince hakimdim, fakat bunları profesyonel olarak kullanmak istiyordum, iş sektöründe.
Zaten abimin menajerliğini yapıyordum, dahası bizim kızların hepsi gibi ben de influencer sayılırdım. Sarıyordu bir kere ve kolay paraydı da.
Bu şekildeydi işte bizim durumlar.
Sema mutfakta, bize içecek bir şeyler bakıyordu. Fakat evde hiçbir şey yoktu, çünkü daha ev alışverişini yapmamıştık.
Bense koltukta oturmuş, hala Cenk abinin inanamadığım mesajlarıyla bakışıyordum. Üzerinden neredeyse iki saate yakın zaman geçmişti, görüldü de kalmıştı, fakat ben gerçekten ne diyeceğimi bilmiyordum.
Asla tanımayışım bir yana, bu adam Lorin'in abisiydi. Ne diyecektim ki ona? Sohbette, ellerimi sürekli olarak klavyede dolaştırırken buluyordum kendimi.
Umarım kafası güzeldir!
Bir anda yazıyor yazısıyla donup kaldım. Normalde olsa, direkt hızla konuşmadan çıkardım ama şu an beyin fonksiyonlarım durmuş gibiydi.
Ne yapıcaktım şimdi ya!
Cenktosun: küçük sanat eserim, neden görüldüde bıraktın mesajlarımı?
Cenk abinin attığı mesajla, gözlerim tekrardan kocaman açıldı. Şaşkın şaşkın "Dalga mı geçiyor bu adam benimle ya!" diyerek yakındım, Sema'yı unutarak.
