Selam dostlar!
Yeni bölümle karşınızdayım.
Sizi seviyorum ❤️🩹
İyi okumalar, bol yorumlar bebeklerim.
Ceylan Tufan
"Doruk, Ceylan? Naber abicim?"
İkimiz de arkama doğru baktık ve gözlerim hemen yanımda bana doğru yan dönmüş, kocaman cüssesiyle ikimizde bakışlarını dolandıran Cenk abinin mavi gözleriyle çakıştı.
Cenk.
Yani Cenk abi.
O cidden burda mıydı?
Umarım çok kafaya taktığım için, halis falan görüyorumdur.
Hayır görmüyordum.
Sema nerdesin amınakoyim.
Gözlerim merak ve şaşkınlıkla yüzünde dolandı. Evet, kelimenin tam anlamıyla şok olmuştum. Ben bu gece, onun o garip mesajlarını kafamdan uzaklaştırmak için dışarıya çıkmıştım Sema ile ve o burada mıydı?
Sema koş gel nolur.
Hem ayrıca en son, abimden bahsetmiştim. O da bu mesajıma görüldü atmıştı. Ne diye yanıma gelmişti şimdi?
Şaşkınlığımla, dudağının kenarı kıvrıldı ardından toparlamak adına dudaklarını yaladı. Kaşları hafiften çatıktı.
"Cenk abi?"
Dudaklarımdan çıkan kelime ile beni hiç takmadan Doruk'a döndü. "İyidir Cenk abi senden naber?" başını salladı, "Ben de iyi Dorukcum, nolsun. Bizim bebelerle içmeye geldik, öyle sizi görünce geleyim dedim."
Bakışlarım ondan, Doruk'a kaydığında gerildiğini yüz hatlarından anlamıştım. Çünkü Cenk abi, normal sohbet eder gibi değil de, gergin bir tonda konuşuyordu.
"Kim kim geldiniz abi?" diye sordu Doruk, onun da sesi gergin çıkmıştı. "Talha, Berkay ve Emirhan'la." dedi Cenk kısaca. Doruk başını salladı, Cenk "Abin yok mu abicim." dedi 'abicim' kısmını bastırıp, mavilerini oldukça sert bir biçimde gözlerime dikerek.
Bu bakışları ufaktan tırsmama sebep olsa da ben de aynı dik ifademle kaşlarımı havalandırarak bakıyordum şu anda ona.
Hızla başımı sağa sola salladım, "Yok." ardından Doruk'a baktı, "Ben de Doruk'u görünce, abin de burdadır diye düşündüm." diyince anlamayarak baktım suratına ama doğrudan Doruk'a bakıyordu.
Doruk elini ensesine atıp, "Yok, ben Ozan abinin yanında gördüğüm için hep Ceylan'ı, görünce gelip selam vereyim dedim. Hiç tanışmamıştık da." dedi açıklama gereğini neden duyduğunu anlamaz bir şekilde ben ona bakarken.
Cenk başını salladığında, Doruk "Ben bir bizim çocuklara da selam vereyim bari. Görüşemiyorduk bayadır." dediğinde yalvarış dolu bakışlarımı Doruk'a çevirdim.
"Gidiyor musun?"
Sorumla, kaşları havalanmıştı. "Yok, bir bizimkilere bakayım. Olmadı gene konuşuruz biz, istersen." dedi hafif gülümseyerek. Salak, sonra değil şimdi olman gerekiyor.
Gülümsemeye çalışarak başımı salladım, "Peki, iyi eğlenceler." Doruk da bana aynı şekilde karşılık verirken, istemeye istemeye bakışlarımı Cenk'e çevirdim.
Kaşları çatıktı.
"Ne, ne var?" dedim başımı sağa sola sallayarak. Aynı sert ifadeyle gözlerime bakmaya devam ederken, "Ne iş?" dedi, "Ne demek ne iş?" dedim ben de kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken.
Başını sağa sola salladı.
Ardından eliyle yüzünü ovuşturup, kirli sakalını kaşıdı sıkıntıyla. Bakışlarım onda dolanıyordu, ne diyecekti acaba, mesajlardaki gibi saçmalamazdı umarım.
