Biraz gezdikten sonra herkes partneriyle gezmeye başladı
.
Defterimi çıkardım ve Bay Michael'ın verdiği ödevi yapmaya başladım.
.
"Hey , Rex , kişisel özelliklerin neler?"
.
"Bunu kendimiz doldurmanız gerekmiyor mu?"
.
Evet öyle ama...
.
Ama ne ?
.
Seni tanımlayan sözcükleri bulamıyorum...neşeli değilsin daha fazlasısın , aynı şekilde ultra iyi kalplisin...
.
Dediklerimi duyunca kıkırdadı.
.
Ben neymişim ne.
.
Bende sırıttım.
.
Aniden izleniyormuşuz gibi hissetmeye başladım.
.
Biraz tedirgin olmuştum. Davranışlarıma da yansımış olacak ki.
.
"Hey Lavinya? İyi misin."
.
Diyen REX'in sesiyle kendime geldim.
.
Gülümseyerek " sorun yok Rex...dalmışım"
Biraz daha düşünerek REX'in kişisel özelliklerine
.
Asil , sevimli , yakışıklı , ne istediğini bilen...
.
Yazdım.
.
Daha sonra onun da bitirdiğini farkedip
.
"Benim hakkımda ne yazdın Rex?"
.
Bakabilirsin...
.
Defteri elime aldım ve okudum.
.
"O gerçekten tatlı bir kız, yasak bir meyve gibi , hareketleri , davranışları çok içten ve samimi , üstelik bu yasak meyve bir o kadar da güzel... Bir Fidan kadar kırılgan ve aynı zamanda bir duvar kadar sağlam... Gerçekten iyi bir arkadaş.."
.
.
"Hey Rex , gerçekten harika yazmışsın
.
Diyerek ona hayranlıkla baktım.
.
Konusu sensin çünkü Lavinya...
.
Bu adam gerçekten işini iyi biliyordu.
.
Teşekkür ettikten sonra.
.
Linda ve Lucifer'i bulmak için dolaşmaya başladık.
.
Biraz uzun sürse de onları bulduk.
.
Kitaplara bakıyorlardı.
.
Buluşup dördümüz kitaplara bakarken telefonuma bir mesaj gelmişti.
.
"Terasa çıkman karşılığında sana çok önemli bilgiler vereceğim"
.
Mesajı görünce ne kadar ürksemde merak kediyi öldürür derler.
.
Ne olabilir ki diye düşünerek arkadaşlarıma lavaboya gideceğimi söyledim ..
.
Terasın merdivenlerini çıkıyordum.
.
Korkuyordum fakat ölsem de pişmanlık hissetmezdim.
.
Terasa vardığımda kimse yoktu.
.
Biraz ilerledim ve beklemeye başladım.
.
Terasın her yerini aradım fakat kimse yoktu.
.
Off neden böyle şakalar yapıyorsunuz ki diyerek kapıya doğru gittim.
.
Tam gideceğim sırada bir fısıltı duydum.
.
"Buradayım.."
.
Sese doğru ilerledim.
.
Arkamı döndüğümde siyah maskeli bir adam gördüm.
.
Bu adam benim lavanta kokulu katılım olamazdı değil mi?.
.
Ama daha 1 ay'ım vardı...
.
Adam üzerime koşmaya başlayınca olduğum yerden hareket edemedim.
Sanki bir hiç beni orada turuyordu.
.
Sırtım 10 kat yüksekliğindeki yere doğruydu.
.
Her an aşağıya düşebilirdim.
.
Uzaktan bir ses geldi.
.
"Çekil ordannn!!!"
.
Daha sonra bir adam beni arabadan kurtarır gibi üzerime atladı ve ikimiz beraber yere düştük.
.
Ben nefes almaya çalışırken.
.
"Tam bir aptalsın! Adam üzerine koşuyor görmüyor musun?ÖLEBİLİRDİN!"
.
Aa hey bu...bu?!?
bizim sınıfa yeni gelen Matthew'den başkası değildi.
.
Beni üzerime atlayan çocuktan kurtarmıştı.
.
Kafamı göğsüme bastırınca birden gözlerimi sonuna kadar açtım.
.
Lavanta kokusu...
Mavi gözler...
.
Artık emin olmuştum.
.
Okulumuza yeni gelen Matthew adındaki çocuk benim katilimdi...
.
Gözlerim kararıyordu.
.
Şok olmuştum.
.
Yavaş yavaş bilincim kapandı...
.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hey uyanıyor doktor beyy!
.
İçeriye giren doktor
.
İsmimi soruyor
Net duyamıyorum
Gözlerime ışık tutuyor
Yavaş yavaş uyanmaya başlıyorum.
Ve en sonunda tamamen bilincim yerine geliyor
.
Doktor ısrarla adımı sormaya devam ediyor.
.
"Lavinya..."
Ürkek bir cevap veriyorum. Beni bu hale sokan olay neydi?
.
Aklıma gelen anlarla tekrar panik oluyorum.
Haa evet benim bu halde olmama sebep olan şey Matthew'in katilim olması ve beni kurtarmasıydı.
.
Bana serum taktıktan sonra evime gittim.
.
Ve uyumak için yatağa girdim.
Beni kim hastaneye bırakmıştı?
.
Tabii ki de Matthew. Kim olacak
.
Kendi kendime düşündüğüm için sırıttım.
.
Eğer katılım Matthew ise onun gerçek kimliğini bildiğimi öğrenmemesi gerek.
.
Yoksa beni anında öldürür.
.
Bu işi asla çaktırmamam gerekiyordu.
.
Hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam edecektim.
.
Aklıma gelen şeyle ufak bir küfür savurdum.
.
Bizimkilere haber vermeyi unutmuştum!
.
Telefonumu o olaydan sonra ilk defa açtim ve telefonu açmamla şaşırmanım en iyisini yaşadım
.
Linda'dan tam 123 arama vardı!!!
.
Hemen Linda'yı aradım.
.
Açtığında ise daha konuşmama bile izin vermeden...
.
"Nerdesin kızım sen! Öldük telaştan. İlan bastıracaktık!
.
"Hey saki-
.
"Sakın falan olamam Lavinya...beni ne kadar korkuttuğunu bilemezsin!
.
"Özür dilerim Linda... küçük bir kriz geçirdim de..."
.
Bunu duyan Linda bir süre sessiz bekledikten sonra.
.
"Pekala...iyi misin?"
.
"İyiyim...teşekkür ederim. Sanırım uyuyacağım... Çok yoruldum iyi geceler.."
.
"İyi gecelerr ;) "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RED EYES
Teen Fiction-sen bir katilsin! Bu çok kötü birşey. +Biliyorum?bir sıkıntı mı var. -seni polise ihbar etmeyeceğimden nasıl bu kadar eminsin? +Eminim , beni ihbar etmeyeceğini biliyorum.
