Selam yeni bölümden nasılsınız?
Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın.
Evet bölüm sizlerle keyifli okumalar dilerim.
Taksinin durmasıyla indim. Taksici de valizimi bagajdan çıkartıp verdi.
“Ücretim ne kadar?” diye sordum.
Adam arabanın içine eğildi ve taksimetreye bakıp “ 100 lira versen yeter ablacım “ dedi.
Çantamdan 100 lira çıkarıp verdim. Adam arabasına binip giderken bende valizimi çekip terminale doğru yürümeye başladım. Binanın içine girdiğim de çok kalabalık buldum burayı. Gördüğüm ilk yazıhaneye doğru ilerledim biraz sıra vardı ama yapacak bir şeyim yoktu.
Bir kaç dakikanın sonunda sıra bana gelmişti.
“Buyurun hoş geldiniz.” dedi kadın güler yüzüyle.
“Merhaba ben bir tane bilet alacaktım.” dedim.
“ Nereye alacaksınız bilmiyorum ama sadece Eskişehir otobüsünde bir kişilik yer var. “ dedi üzgün bir ses tonuyla.
“Olur o da olur buradan uzaklaşayım yeter ki.” dedim.
“ Peki 14 numara sizin.” Başımı salladım .
“Ne kadar ?” diye sordum.
“300 lira “ demesiyle çantamdan parayı çıkartıp verdim. Biletimi de elime alıp kontrol ettim bir saat sonra hareket edilecekti.
Bu saate kadar karnımı doyurabilirdim. Terminalin içindeki kantinden bir simit bir de ayran alıp otobüsü beklemek için dışarı çıktım. Boş bir bank bulup oturdum ve aldıklarımı yemeye başladım.
Hayat ne yapacağı ne yöne gideceği belli olmayan bir denizdi ve ben bu denizin ortasında kalmıştım. Oturduğum banktan ayağa kalktım ve derin bir nefes aldım. Otobüsün gelmesine bir kaç dakika kalmış olması gerekiyordu. Aslında bu şehri terk etmek istemiyordum ama biraz uzaklaşmak ve duyduğum gördüğüm şeyleri hazmetmem gerekiyordu. Otobüs durdu ve yolcular inmeye başladı herkes indikten sonra koltuk numaramı buldum ve oturdum.
Hiç gitmediğim hiç bilmediğim bir şehre gidiyordum. Beni orda ne bekliyordu ya da ben ne bekliyordum o şehirden bilmiyorum. Otobüsün hareket etmesiyle derin bir nefes aldım. Allah’tan tekli koltukta oturuyordum birinin yanımda oturması şuan en son isteyeceğim şeydi. Kulaklığımı kulağıma taktım ve en son çalan şarkıyı tekrar başa sardım ve dinlemeye başladım.
Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama Eskişehir’e yaklaşmıştım gözümü açtığımda. Yerimde biraz kıpırdandım. Her yerim tutulmuştu. Biraz elimle boynumu ovaladım ama ne fayda hala acıyordu.
Bir yarım saatin sonunda otobüs terminalde durdu. Yavaş yavaş herkes inmeye başladı en son da ben indim. Valizimi de alıp etrafa şöyle bir baktım. Bir yanda bir kadın sevdiğine el sallıyor. Diğer bir yanda bir anne evladına kucak açmış onun gelip sarılmasını bekliyor göz yaşlarıyla.
Daha fazla burada dikilmemek adına yürümeye başladım. Taksiler sıralanmış yolcu bekliyorlardı onlardan birine binmeye karar verdim. Bir taksiye bindim ve konaklayabileceğim uygun fiyatlı bir otelin önünde bırakmasını söyledim. Adam başını salladı ve aracı sürmeye başladı.
Bir süre sonra taksici beni bir otelin önünde bırakmıştı. Otele şöyle bir dıştan baktığımda pek de fena gözükmüyordu. Umarım içi de dışı kadar hoş ve uygundur diye mırıldandım ve derin bir nefes alıp otele doğru yürümeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAHVE AŞKI
RomanceGüneş babasının yani Halit Laçin'in yeni birisi ile evleneceğini duyunca çılgına döner. Daha annesi öleli 3 yıl olmuştu. Güneş daha fazla bu duruma dayanamayıp biriktirdiği belli bir miktar parayla otobüs terminaline gider ve bilet alır. Şansa ki sa...