Aşk-ı Arze

bölüm 37

Eve gelmiştik terasa çıkmıştım. Temiz hava iyi gelecekti o sırada Seyfettin ağa seslendi.

"zehra"

"efendim ağam"

"bugün olanlardan neden haberim yoktur?"

"eve gelince derim istedim ağam"

"torunum iyimi?"

"iyi ağam çok şükür"

"araz nerde"

"o aşağıda ağam anamın yanında"

"de hayde sende kocanın yanına gidesin"

tamam ağam diyip aşağıya inmeye başladım. Cok hafif sancılarım vardı mutfaga gitmeyip odada dinlenmeye karar verdim. Odaya gidip üstüme rahat kıyafetler giyip yatağa uzandım. Tüm bu olanlari düşündüm. Başında birbirimizden nefret ettiğimiz adamın şimdi çocuğunu taşıyorum. Ve onu canımdan çok seviyorum. Canerimle konuşurken aşağıdan silah sesi patladı.

Dİrekt cama çıktım ve allta tanımadığım adamlar vardı. Asaga indim bahçeye çıktım. Halime ana dizlerini dövüyordu.

"ana bunlar kim"

"bozok aşireti kizim"

"ne istiyorlar"

"kan davası.."

Ellerim karnıma gitti. Bu dava umarım canerime vesile olmazdı. Arazın yanına gittim. Zenanda zaten maraz abinin yanındaydı. Halime anayi ise meryem ve zeyno duruyordu.

Seyfettin ağa;

"biz bu davayı kapatmadıkmı kalender ağa!"

Kalender ağa;

"kapatmamışız demekki seyfettin ağa o dava çözülecek. Doğmamış torunumun babasının intikamını alacağım"

dedi benim ve zenanin karnına bakarak.
Hayır hayır hayır bu iş canere ve zenanin çocuğuna isleyemezdi. Zenan ani bir atakla ve bir adım önde

"bana bakın ulan siz kim köpeksiniz de benim ve Zehra'nın çocuğuna ima yaparak intikam alacağım dersiniz lan"

dedi ve bir adım geri cekildi zenan.

Maraz abi;

"cocuğuma ve yeğenime zarar gelirse değil midyatı tüm mardini yakar doğuyu başınıza yukarım."

Araz;

"duydun zilin sesini kalender ağa yapmamış değiliz ha bilirsin şanımızı emin ol bu konu bitmezse aşiretin yerle bir olur"

seyfettin ağa önde sağ tarafında araz sol tarafinda maraz abi olmak üzere 3'lu gözüküyor ve cesaretli duruyorlardı. Tabi bizde eşlerimizin yanındaydık!.

Seyfettin ağa;

"bu davayı bitirmezsen hic iyi şeyler olmaz kalender ağa bilesiiinn."

Kalender ağa;

"bu işi burda bitirmem ben seyfettin bunu bilmezmisin beni cok hafife almışsın. Benim şanım senin şanın kadardır hatta daha fazladır kim yerle bir olur sence seyfettin ağaaa!!"

Aşiretimizi gömüyordu. Ben bu işi bitirmezdim.

"Bu iş şanla değil işlevle olur kalender ağa e bakıyorum da siz şan işini çok abartmışsınız işlev az oluncamı işi şanamı vurursun kaaalender ağa(alayci şekilde)."

Kalender Ağa'nın çocuğu kağan ağa;

"bu iş burda bitmez bitemez bunu bilin"

dedi ve gittiler.

"yürü beee"

dedi zenan. Gülüşmüştük. Seyfettin ağa gelinlerine ve oğullarına gururlu bir bakış atarak halime ananın yanına gitti. Halime anami sakinlestirerek yukari ciktilar.

"heeyttt be kankim beee"

dedim zenana oda aynı şekilde. Kol kola girip odalarin olduğu kata çıktık. Bebeklerimize zarar gelir diye korkuyorduk ama belli etmiyorduk.
Odalara dağıldık. 5 dakikaya kalmaz araz gelmişti. Yatakta oturuyordum araz yanıma gelerek;

"aslan karım benim"

diyip öptü bende arazı öptüm...
Yüzümde olan endise belli oluyordu sanırım. Hemen fark edip sormuştu.

"zemom sen iyi misin"

"canerimize zarar gelmez dimi arazım"

"ASLA! benim çocuğuma zarar verecek insan daha anasının karnından doğmadı"

"endişelendim.."

"korkma güzel kızım ben yanındayım"

arazın güzel kokusuna ve kollarina kendimi bıraktım. Uyuya kaldım.