İyi okumalar💕💕
Yandım ki yandım! Ne diyecektim
şimdi ben anneme? Ne yapacaktım? Camdan mı atlasaydım?
"Amaa tövbe tövbe kız, Ben şifonyer mi oluyorum?" Dedi. Evet, şizofren değil, şifonyer anne. Çağan'ın kolunu sıkarak korku dolu bir bakış attım.
Çağan,"İnşaatla ilgili konuşuyorduk! Alınacakları yazıyordu Mavi! Yaz mavi," Dedi.
Senin ben çarkına tüküreyim. Hiç mi sevgilinin babasına yakalanmadın? Bu yalan anneannemin çağında çıktı! Beynini sulandırayım Çağan!
Lan biz hâlâ yapışıktık Çağan'la!
Hızlıca geriye çekildim, "ya anne şey yapıyorduk biz..." Kekeleyerek ve sesim titreyerek durumu açıklamaya çalıştım.
"Ney yapıyordunuz?" Eminim ki bu sesi Çağan anlamamıştı. Ben ise çok iyi anlamıştım bu tonlamayı.
"Şey.. şey yaptık... Sonrada şey oldu.. Şey..." Elim elim! Elime Neler oluyor?! Elim dehşetle kasılmaya başladı.
"Kız sultan! Ne yapıyorsun gelsene aşağıya!" Sertap teyzenin gelmesi ile derin bir nefes aldım. İnşallah kurtarırdı o beni. Bizi görür görmez annem gibi şaşırdı. O da bu kadarını beklemiyor olmalıydı. Ah ah...
"Hadi çocuklar sizde aşağıya inin öyle yapın ne yapıyorsanız," Dedi. Ne yapıyorduk ki biz Sertap teyze?
"Ne yapıyoruz ki biz ana?" Dedi Çağan.
"Aaa tövbe tövbe. Çakacağım şimdi ağzının ortasına. Sırtın ağrımıyor mu oğlum senin? Masaj yaptıracaktın Mavi'ye," dedi Sertap teyze.
Hayır! Bu çok ama çok saçmaydı! Annem asla inanmazdı!!!
"Yaa evet, bende aşağıda başka insanlar olunca yukarıda yapayım dedim. İnşaat işleri falan yoruyor onu," dedim.
Çağan her kelimemde başını sallıyordu. Koluna vurarak durmasını fısıldadım. Annem boş boş duruyor, bize bakıyordu. İnanırmısınız 22 yıllık kızıyım, her mimiğinden anlarım ne hissettiğini Fakat, şimdi bir bok anlamıyordum.
"İyi, Aşağıda kimse yok, gitti insanlar. Biz bizeyiz, gelin orda yapın masajınızı," dedi. Bu kadar mıydı? Gerçekten inanmış mıydı?
Çağan tişört'ünü alarak hızla dışarıya çıktı. Bende arkasından gideceğim sırada, "Mavi!" Dedi annem. O an üstümde varla yok arası geceliğimi fark ettim. "Tamam siz gidin ben üstümü değiştirip, geleyim." Dedim, Sertap teyze gülerken annem hızla kapattı kapıyı.
Altıma eşofman geçirerek aşağıya doğru indim. Çağan'ın üstünü giydiğini gördüm. En azından bunu akıl edebilmişti.
"Hadi annem. Ben ilk defa duyuyorum senin güzel masaj yaptığını, Ağabeyine hiç yapmazdın. Üzülür şimdi kazım, diğer ağabeyine masaj yaptığını öğrenirse," Dedi annem. Acıyla yutkundum. Ben dağlara taşlara vuraydım kafamı.
"Yok, yok. Geçti zaten bizde kalkacağız zaten. Yarın gelirim yapar," Dedi Çağan.
"Aynen aynen." Diyerek, onayladım onu.
Sertap teyze sonunda, "kız sultan, sende ilahi. Yarın geliriz artık gençler öyle diyorsa. Pek bir sinirlisin sen de bugün," Dedi. Hadi gidin artık. Annem ağzında onaylayan kelimeler mırıldandı. Salih ağabey, "kız para veremde baaa da yap. Vallah bir ağrıyor sırtım," Dedi.
Sana ablam yapsın masajı. Herkes dengine koçum.
Onu geçiştirerek, "he he." Dedim, herkes ayaklanmış kapıya doğru gitmeye başladılar. En son Çağan, elimi sıkarak başı ile başıma vurdu. Kahvehane tokalaşması. Sonra ise kulağıma eğilerek, "dua et ki sıyrıldın. Hele sen mesajlarıma cevap verme..." Dedi. Ya 2 dakika önce götünden ter akıyordu be adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL SOKAĞI
Chick-Lit-mahalle kurgusudur.- "Mavi, olmaz." Derin bir iç çekerek sigarasını attı. "Neden?! annem, annen değil, babam, baban değil ki Çağan!" Sitemkâr bakışları altında eziliyordum. İçim içimi yiyor, dolu dolu ona bakıyordum. "Bu içimde ki his normal değil...
