Single Forever

Neredesin?

Güzel bir haftasonu. Güneş cıvıl cıvıl öten kuşların sesini duydukça daha da parlıyor sanki. Tabii Chaeyoung mecburen erken kalkmıştı, yarı fennek tilkisi olmanın en kötü yanlarından biri de seslere karşı aşırı duyarlı olmaktır ona göre. Yine de durumundan şikayetçi sayılmazdı, Mina'nın kollarının arasında onun güzel yüzüne bakabilmenin onuru içinde kabarıyordu her bir noktasını inceledikçe. Kısa bir süre acaba onu musmutlu uyandırabilmek için ne yapabilirim diye düşündükten sonra en iyi seçeneğin güzel bir kahvaltı olduğuna karar verdi.

Sessiz ve onu uyandırmamak için dikkatli adımlarla yataktan ayrılıp mutfağa gitti. Buzdolabında hiç yumurta kalmadığını fark edince sızlanıp kıyafetlerini değiştirdi ve markete gitmek için yola koyuldu. Yavaş yavaş gidiyordu yolda. Biri onu adres sormak için durdurduğunda elindeki kağıda baktı, ancak kağıda bakmasıyla ağzının bir bezle kapatılması bir olmuştu. Kloroform kokusuyla olduğu yere yığıldı. 

Mina uyandığı zaman çoktan öğleden sonra olmuştu. Genellikle böyle geç uyandırdı haftasonları. Yanında Chaeyoung'un olmadığını fark etmesiyle kaşları çatılmış, hızlıca yataktan kalkıp evin içinde Chaeyoung'u aramaya başlamıştı. En son buzdolabında gördüğü notla birlikte rahatlamıştı.

"Evde yumurta kalmamış. Markete gidiyorum, olur da ben gelmeden önce uyanırsan diye not bırakayım dedim. Eğer hızlıca dönemezsem beni ara. Chaeyoung."

Gülümseyip banyoya yöneldi, Chaeyoung gelene kadar yüzünü yıkayıp kıyafetlerini değiştirecekti. Salona geçip sevgilisini beklerken bir yandan telefonunda dolaşıyordu.

10 dakika oldu. Chaeyoung eve gelmedi.

15 dakika oldu. Chaeyoung eve gelmedi.

30 dakika oldu. Chaeyoung eve gelmedi. Telefonunu da açmadı.

1 saat oldu. Chaeyoung eve gelmedi.

Ve gelmediği her saniye Mina'nın ömründen yıllar götürdü.

-Kitaba aksiyon eklemeye karar verdim bakalım biraz daha uzatmaya çalışacağım