Single Forever

İnsanlar Kendilerine Benzemeyenleri Sevmezler

Chaeyoung: (bir hışımla yataktan kalktı) Ben özür dilerim bunu yapabildiğimi bilmiyordum!

Hızlıca odanın içindeki lavaboya girip kendini kilitlemişti. Mina olanların şokunu atlatamamış olsa da eğer uğraşmazsa Chaeyoung'un gece boyunca o lavaboda kalacağından emindi, bu yüzden bir şeyler yapması gerekiyordu. 

Mina: Chaeyoung aç kapıyı! Az önce ne olduğuna dair bir açıklama yapmayacak mısın?

Chaeyoung: Hiçbir şey olmadı ki! Ben çok utanıyorum Mina lütfen sen yat ben de sen uyuyunca gelir yatarım.

Mina: Sen bir açıklama yapmadığın sürece uyumuyorum, hadi bakalım. 

Chaeyoung: Ama yarın okul var erken kalkacağız zaten uykusuzluk çekmeyelim.

Mina: O zaman hemen açıklamanı yaparsın.

Chaeyoung: Neden bu kadar inatçısın ki?

Mina: Bilmem. 

Chaeyoung: Kapının önünde çömeldiğini biliyorum, kafanı çarpmak istemiyorsan çekil.

Mina söylediğiyle şaşırmıştı, çünkü gerçekten de kapının önünde çömelmiş oturuyordu. Ne olduğunu anlayamasa da çekilip Chaeyoung'un dışarı çıkmasını bekledi. 

Chaeyoung: Anlattıklarımdan sonra beni yargılamayacağına ve benimle olan arkadaşlığını bozmayacağına dair söz verir misin?

Mina: Söz. Yüreğimden gelen bir söz.

Chaeyoung: Ve bu anlattıklarımı kimseye anlatmayacaksın, Namjoon'a bile. 

Mina: Tamam tamam. Şimdi merakımdan çatlamadan önce anlat şunu.

Chaeyoung: Sanırım annemin kim olduğuyla başlasam daha iyi olur. Benim annem biyologların çılgını Son Shoyun. 

Mina: Ne? Hani farklı hayvanları çiftleştirerek sürekli yeni türler elde etmeye çalışan kadın mı?

Chaeyoung: Evet. Ben de onun deneylerinin sonucu olarak doğdum. Annem bir insan yumurtası ve bir hayvanın spermini kullanarak bir embriyo elde etmek istiyordu ancak etik olmadığı için gizlice laboratuvarında kendi yumurta hücresiyle bir fennek tilkisinin sperminin döllenmesini sağlayarak bir embriyo oluşturmuş. Ben de işte o embriyo sayesinde dünyaya geldim. Yani yarı insan yarı fennek tilkisi gibi bir şeyim. 

Mina: Bu hayatımda duyduğum en çılgınca şey. Sen o yüzden mi kulaklarının okşanmasını çok seviyorsun?

Chaeyoung: Hm hm.

Mina: Peki neden fennek tilkisi?

Chayoung: Zaten hali hazırda bekleyen bir deney için laboratuvarında onu tutuyormuş, ulaşabildiği ilk hayvan olduğu içindir muhtemelen. Ancak eğer bir şansı olsaydı bizimle eşit kromozoma sahip olan bir hayvanı kullanmayı isterdi yüksek ihtimalle. Çünkü kromozom sayısı farkı ne kadar çok olursa o kadar çok genetik hastalıkların oluşması mümkün olur. Kısır oluşum dışında herhangi bir genetik rahatsızlığım yok ama, merak etme.

Mina: Anladım. Annen peki daha sonrasında neden seni yurda bıraktı? Yanlış anlama amacım seni kırmak değil ama sonuçta seni bir deney faresi gibi kullanacaktı değil mi?

Chaeyoung: Evet bu konuda haklısın. Ama diğer insanlara kıyasla gözle görülür bir farkım olmadığı için annem beni hayal kırıklığı olarak görüyordu. Ama bilmediği bir şey var. 

Mina: Nedir o?

Chaeyoung: Temelinin fennek tilkilerinin sezgilerinin çok yüksek olmasından kaynaklı olduğunu düşündüğüm bir özelliğim var. Konuşamayan varlıkların hafızalarına ulaşabiliyorum. Bay Fluffy'yi bu yüzden elimden hiç düşürmüyorum, benim görmediğim bir olay olduğu zaman anında onun hafızası sayesinde neler yaşandığını öğrenebiliyorum. Benimle ilk tanıştığın günü hatırlıyor musun? Hani Yooshi kulağına çıkışta seni beklediğini fısıldamıştı. O gün Bay Fluffy sayesinde Yooshi'nin dediklerinden haberdar oldum, yoksa cidden dediğin gibi yarı baygın sayılırdım o anda yani Yooshi'yi duymam imkansızdı.

Mina: Bu çok akıl almaz bir şey. Tüm bu duyduklarımı idrak etmem biraz uzun sürecek gibi görünüyor.

Chaeyoung: Eğer inanmıyorsan senin eşyaların üzerinde de deneyebilirim.

Chaeyoung'un gözüne ilk Mina'nın boynundaki kolye ilişmişti, bu yüzden kolyeye uzanıp onu tuttu bir süre. Mina ne yaptığını dikkatlice izliyordu.

Chaeyoung: Bu kolye sana Namjoon'dan hediye. Kolyenin ucunda arı olmasının sebebi seni arılara benzetmesi, hem çalışkanlığın bakımından, hem de arıların ekosisteme yani senin de sürekli çevrene fayda sağlamandan ötürü arıyı seçmiş. Hatta sana kolyeyi verdikten sonra ilan-ı aşk bile etmiş ama sen onun ne anlama geldiğini fark etmeyip Namjoon'a en yakın arkadaşımsın demişsin. Bu kolyenin en belirgin anısı bu, eğer daha çok anı hatırlamasını istiyorsan paslarını temizlemen gerek. 

Mina: Bu yaşadığım en garip tecrübeydi... Sanırım biraz zamana ihtiyacım var her şeyi kavramak için.

Chaeyoung: İşte bu yüzden başlangıçta anlatmak istememiştim. Çünkü insanlar kendilerine benzemeyenleri sevmezler.