Aras'ın sesiyle kollarımı Yağmur'un bedeninden çektim ve Aras'a döndüm. Aras'ın konuşmasını bölerek gittim ve Aras'a sarıldım 'Teşekkür ederim'diye mırıldandım.
Arasda kollarını belime sardı ve beni iyice kendine çekti. 'Benim için bir şerefti'dedi gülümseyerek.
"Ama bücür bir daha karşıdan karşıya geçerken sağına soluna bak bunu da ben öğretmeyeyim sana annen hiç mi öğretmedi?" dedi.
Hayır ağlayamazdım, ağlamamalıydım. Fakat istemsizce yanaklarımdan birkaç damla yaş döküldü ve bu göz yaşları ilerleyen dakikalarda hıçkırığa dönüştü.
Aras'a daha sıkı sarıldım.
"Sanırım yanlış birşey söyledim."dedi.
"Annemin kim olduğunu bilmiyorum, onun ne sesini ne de yüzünü hatırlamıyorum zaten hiç görmediğim bir yüzü hiç duymadığım bir sesi hatırlamam imkansız sanırım."dedim hıçkırarak.
Aras kollarını belime doladı ve "Sakinleş Deniz. Nefes almıyorsun nefes al. Deniz nefes al." dedi yüksek çıkan bir ses tonuyla.
Temiz havayı ciğerlerime doldururken kollarımı Aras'ın sırtından çektim.
Arasda kollarını belimden çekti ve hepberaber arabaya bindik.
Eve geldiğimizde Yağmur konuşmak istesede çok yorgun olduğumu söyledim ve odama gittim. Üstümü değiştirdikten sonra yüzümdeki makyajı da silip pijamalarımı giydim ve soğuk yatağın içine girdim.
Dakikalar içinde yatak ısınmıştı, bende kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Ne zaman sabah olmuştu fark etmemiştim ama Yağmur odama girip bu güne kadar hiç açılmamış olan güneşlikleri açtı.
"Biz vampiriz bu güneşlikleri açma birdaha." diye homurdandım.
"Hadi canım ordan."dedi.
Kafamı yastığa gömdüm ve yeniden uyumaya başladım. Bu sefer sırtımda bir soğukluk hissettim. Yağmur buzluktan çıkarttığı buzları pijamamdan içeriye atmıştı.
Hadi ama beni böyle uyandırabileceğini mi zannediyordu?
Telefonu çaldığında pes edip dışarı çıktı. Daha sonra ise konuşma sesleri gelmeye başladı. Ne yani rahatca uyuyamıycakmıydım?
Kalktım ve banyoya girip en sevmediğim şey olarak yüzümü yıkadım. Pijamalarımı çıkartmadan aşağıya indim.
Yağmur telefonda birşeyler konuşuyordu. Ama tam ne konuştuğunu duyamıyordum. Bir süre sonra konuşma sesi kesildi ve arkasından ağlama sesi duyuldu.
Kapıyı açıp içeri girdim. Yağmur kendini yatağa fırlatmış ve hıçkırarak ağlıyordu.
Yanına yattıp ona sarıldım. Sakinleşip olan biteni anlatmasını bekliyordum.
Nefesini düzenleyip hıçkırıkları durunca konuşmaya başladı.
"Emre."dedi
"Emre?"dedim sorarcasına
"Yurtdışındaki sevgilim."dedi.
"Eğer seni terk ettiği için ağlıyorsan bozuşuruz Yağmur. "
"Hayır. Zaten ben İzmir'deyken aramız açılmıştı ama kardeşi Tuğçe hiç iyi değilmiş."dedi yeniden ağlamaya başlayarak.
"Nesi varmış ki."dedim umursamaz bir tonla.
"Kansermiş."dedi.
"Aynı annem gibi."diyerek de devam ettirdi.
"Tamam kendini üzme."
"Nasıl üzülmeyim ölecek."dedi ağlaması hızlanırken.
Nasıl teselli edeceğimi bilmediğim için Yağmur'un telefonunu aldım ve odadan çıkmadan hemen önce"Birazdan geliyorum biraz bekle canım."dedim ve çıktım.
Aras'ı aradım.
"Efendim."
"Aras benim Deniz."
"Noldu? Kötü bir şey mi var? "
"Gibi gibi. Yağmur'un eski sevgilisinin kardeşi hastaymış."
"Ee bundan banane. "
"Güzel."dedim ve sinirlenip telefonu kapattım.
Yağmur'un telefonunu yerine koydum. Yağmur uyuyakalmıştı. Yavaşca üstünü örttüm ve kapıyı da yavaşca kapatıp odadan çıktım.
Birkaç dakika sonra telefonum çaldı. Ahh gene mi yanlış numara vakası diye düşünerek telefonu açtım.
"Efendim."dedim sakin bir tonla,
"Benim Aras."dedi sinirle.
"Napıyım."dedim.
"Ne demek napıyım? Telefonu suratıma kapattın."
"İyi oldu."dedim sinirle.
"Ne demek iyi oldu? "
"Of Aras sana ihtiyacım vardı ama sen banane dedin ben ne diyebilirdim? Şimdi kes kapatıyorum hemde yeniden suratına."
"Dur kapatm-
Telefonu kapattım ve kanepeye uzandım. Tamam itiraf ediyorum hiç rahat değildi ama o merdivenleri çıkmayı gözüm yemedi.
Gözlerimi kapattım ve uyumaya başladım.
Kapının zil sesi beni uyandırdı. Hadi ama Yağmur sen baksan keşke. Kalktım ve ayaklarımı sürüyerek kapıyı açmaya gittim.
Multide Emre var ^.^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ KATİL
Teen FictionKader önceden anlımıza yazılmış bir yazı mıdır yoksa insanlar kendi kaderlerini kendi mi belirler? Deniz simsiyah bir kız tek bir şeyi dışında gözleri o kadar mavi ki insanı büyülüyor, aynı zamanda o bir katil, o en yakın arkadaşının, babasının ve ç...