Multide Deniz Hazer ;)
Sabah yattığımda saat 8'di. Umarım erkenden uyandırmazlardı.
Birkaç saat sonra kapımın açılırken çıkarttığı gıcırtılı sesle uyandım ve gözlerimi araladım.
Karşımda hâlâ uyuyan bir yandan da pantolonunun düğmesini açmaya çalışan bir Aras vardı.
Ne yapıyordu bu pis sapık?
"Obaa hop dedik Aras Bey napıyon?"dedim bağırarak.
"Tuvaletimi yapıcam Deniz ne işin var tuvalette ilk ben girdim." dediğinde kahkaha atmaya başladım.
Gözlerini aralayıp şaşkın gözlerle etrafa baktı.
Hadi ama hâlâ mı anlamamıştı bursanın tuvalet değil benim odam olduğunu.
"A-ama ben tuvalete giriyordum. Burası tuvalet değil miydi ?" dedi.
"Burası tuvalet ama Aras ben tuvalette uyumayı çok sevdiğim için yatağımı buraya taşıdım. Hem gece kalk tuvalete yürü falan zor oluyodu." dedim dalga geçerek.
"Tamam o zaman." diyip odadan çıktı.
---------
Kalktım ve bir güzel kahvaltı sofrası hazırladım.
Desem inanmayın çünkü beceremiyorum.
En son makarna yapmaya çalıştığımda ilk olarak makarnaları yakıp daha sonra tencereyi yakıp aha sonra ise alevleri söndüriyim diye sağa sola sallayarak alevi söndürmeye çalıştığım annelerinizin her işine yaradığı sarı bezi yakıp ve daha da sonra elimin yanmasından dolayı bezi yere atmamla oluşan halının yanması olayı sonucunda küçük çaplı olarak doğan fakat daha sonra büyüyen bir yangın çıkmıştı.
Ve hepsi bu saçmasalak bir makarna yüzündendi.
Tamam en sevdiğim yemeklerden biri olabilirdi ama sen nasıl böyle bir yangına sebep olabiliyorsun gözünü sevdiğimin makarnası.
Koltuğa oturmuş çalışmayan televizyonun siyah ekranına bakıyordum.
"Oo bu filmi daha önce görmemiştim. Konusu ne ki bu filmin?"diye sordu Aras.
Aklı sıra dalga geçmeye çalışıyordu.
"Misafir olduğu bir evde tuvaleti gelen bir adamın yanlış bir odaya girip az kalsın kızın önünde pantolonunu çıkartıp işeyecekken kızın onu uyarmaya çalışması ve ona bağırıp çağırmasıyla ilgili.
Filmin en sonunda da kız oğlanı bıçaklayarak öldürüp tuvalete gömüyor. Ahh mutlu sonlar işte. " dedim."Aman ne komik. Ne yapayım yani odaları karıştırdıysam."dedi.
Bu sırada ise Yağmur mutfakta kahvaltı hazırlıyordu.
Koltuğa iyice uzanıp sadece gözlerimi dinlendirmek istedim.
-------------------------------------
Uyandığımda saat akşam 7'ydi ne ara bu kadar çok uyumuştum anlamıyorum.
Ayrıca ben koltukda uyumuştum. Şimdi ise odamdaydım. Yaşasın sihirli güç.
Sol tarafıma dönmemle bir çift gözle karşı karşıya gelip çığlık atmam bir olmuştu.
"Ne bağırıyorsun kızım kulağımı siktin." diye bağırdı Aras.
"Korktum be." dedim. Arkasından devam ederek "Hem sen neden benim hiber harika, konforlu, yumuşak, rahat, mütüştürük yatağımda ve benim yanımda yatıypsun?"diye sordum
"Mütüştürük? "dedi soruma soruyla cevap vererek.
"Kendi mütüşmel kelimelerimden biri şimdi sana açıklayamam. Çok uzun üşeniyorum."dedim
Yağmur akşam yemeğini hazırladığında bize seslendi ve hep beraber sofraya oturduk.
Yemeğimizi yerken konu okul meselesine takıldı.
"Ben lise terkim."dedim açık ve net bir şekilde. Senem'i öldürdükten sonra liseyi bırakmıştım.
"Aynen bende kovulmuştum."dedi Arasda.
"Ne yani liseyi en başından mı okumamız gerekiyor şimdi?"diye sorduğumda
"Orası bende. Düzgün bir okul bulalım da ben hallederim."dedi Aras.
"Bende kayıdımı buraya aldırım."dedi Yağmur.
Okulların açılmasına daha vardı. Fakat ben okula mokula gitmek istemiyordum.
Yağmur düşüncelerimi okumuş olucak ki.
"Yeni bir hayat yeni bir okul yeni bir ortam Deniz lütfen cana yakın olmayı dene ve arkadaş edinmeye çalış tahmin ettiğin kadar da kötü olmaz."dedi gülümserken.
"Deniz Hazer ve cana yakınlık?"dedi Aras kahkaha atarken.
Tamam fazlasıyla soğuk bir kız olabilirdim ama elimden geleni yapıp samimi ve cana yakın olmaya çalışacağıma kendimi inandırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ KATİL
Teen FictionKader önceden anlımıza yazılmış bir yazı mıdır yoksa insanlar kendi kaderlerini kendi mi belirler? Deniz simsiyah bir kız tek bir şeyi dışında gözleri o kadar mavi ki insanı büyülüyor, aynı zamanda o bir katil, o en yakın arkadaşının, babasının ve ç...