𝐃𝐨𝐮𝐳𝐞 - 𝟏𝟐

141 19 18
                                    

Tarih hocasına dersini dinlediğimi ifade eden bir bakış attıktan sonra akıllı tahtaya ders anlatmaya döndüğünde direkt telefonuma baktım. Yeonjun'a yazmama rağmen bakmamıştı ve resmen dersin ortasında çevrimiçi olmasını bekliyordum. Ekranda beliren aktif yazısıyla telefonu sessize aldığımda aktif olmasına rağmen mesajıma bakmaması kaşlarımın çatılmasına neden oldu.

hyung • Çevrim İçi

hyung
benim beomgyu
13.58
( gönderildi )

sana bisey vermem gerekitpdu ama unutmusum
13.58
( gönderildi )

bugub musaitsen gelip veriyim
olur mu
13.58
( gönderildi )

aktifsin ve bakmiypr musun cidden?
13.59
( gönderildi )

yazıyor...

hyung
goeuldum kapali
okuyorum yazdiklarini yoksa 🤠
13.59

haa
ben de sey sanmistim
13.59
( gönderildi )

hyung
ne sanmistin bakalim
13.59

ya
biliyosub iste
14.00

hyung
👁️👅👁️
14.00

OSMZKWMKZMEKZMS
YA BU NEY
14.00
( gönderildi )

hyung
dil iste
dilci degil misin sen
14.00

🤨
bundan bahsettigimi hatirlamitorum??
14.01
( gönderildi )

hyung
ups
pot kirmisimm 🫣
14.01

hyung
napicam simdi
14.01

evine davet edebilirsin hyung 😋
14.01
( gönderildi )

hyung
hm
bana verecegin sey neymis gorelim bi
14.02

hyung
okul cikisina seni almaya gelirim
ayrikma bi yere cocuk
14.02

ayrilmaam
🥳
14.02
( gönderildi )

"Evet çağımızda evlilik— Beomgyu, ne var elinde?" İsmimi duyduğumda panik yaparak aceleyle elimdeki telefonu yanımda uyuklayan Jeongin'e ittirdiğimde başımı sağa sola salladım yanıma gelen tarihçiye karşı. "H-hiçbir şey." Gergince güldüğüm sırada elimdeki telefonu kilitleyerek Jeongin'in pantolonunun cebine sıkıştırdım. Bu sırada uykusundan sıyrılarak ayık kafayla beni izleyen Jeongin'e gözlerimle telefonumun olduğu yeri işaret ettim.

"Hocam Beomgyu telefonla uğraşıyor." Arka sırada varlığından bile bir haber olduğum Amerikan söze girdiğinde tarihçinin kaşlarını çattığını görüp hemen müdahale ettim. "Salak salak konuşma be!" Elimi sıraya vurarak bağırdığım sırada sınıftan yükselen kahkahalarla ben de sırıtmama engel olamadım. "Kesin gürültüyü, derhal ikiniz de müdürün odasına. Çabuk!" Tarih hocası resmen gürleyerek emrettiğinde süt dökmüş kediden hallice şekilde yavaşça sınıftan çıktım.

Amerikanın da arkamdan geldiğini kapının kapanmasıyla anladığım sırada kameralar için kör noktada olduğumuzu fırsat bilerek arkamdaki çocuğa döndüm. Kolundan tutarak temizlik malzemelerinin konulduğu koridora onu çektiğimde kaşlarını çattı. "Bak amacın ne bilmiyorum ama benden sana bir tavsiye, burayı o zorbalık yaptığın Amerika sanma. Sana dar ederim bu okulu." Kolunu sıkarak konuştuğumda dişlerini sıktı.

𝐭𝐫𝐞𝐚𝐜𝐡𝐞𝐫𝐲 | yeongyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin