Boşluktaydım. Kelimenin tam anlamıyla kendimi boşlukta hissediyordum. Yaptıklarımın bir cezası mıydı bu? Yeonjun'u üzmemin cezasını Tanrı beni iki kere kandırarak mı veriyordu?
Kai'nin beni sevdiğini düşünüyordum. Ben de onu seviyordum çünkü, ona değer veriyordum. Ardından beni aslında sevmediğini, sadece Yeonjun'a inat olsun diye birlikte olduğunu öğrenmiştim.
Bana anonimden yazan bir aşığım vardı. Başta rahatsız olduğumu düşünsem de sonraları ona ve sözlerine ihtiyacım olduğunu, beni gerçekten sevenin o olduğunu anlamıştım.
Beni böyle sevenin kim olduğunu düşünürken bunun, Kai yüzünden aramıza mesafe koyduğum Yeonjun olduğunu öğrenmem büyük bir şok etkisi yaratmıştı. Zamanla içimde başta anonime, sonra Yeonjun'a karşı bir şeyler oluştuğunu fark etmiştim.
Yeonjun'u öptükten sonra dedikleri vicdanımda ağır yaralar bırakmıştı. Ona kendimi affettirmenin yollarını ararken onun da aslında beni Kai'den geri almak istediği için bir oyuna kalkıştığını öğrenmiştim.
Beni yaralayan iki olayda da karşı tarafta Jay denen adam vardı. Kai'yle de, Yeonjun'la da iletişim halindeydi. Ve ben onun kim olduğunu bile bilmiyordum.
Elimdeki taşı karşımdaki denize fırlattığımda çıkan sesle gülümsedim. Diğer elimdeki biradan büyük bir yudum aldıktan sonra ayağa kalkmaya çalıştım. Başımın dönmesiyle birkaç saniye durakladıktan sonra yerdeki içi boş şişelerle dolu poşeti alıp arabaya bindim.
Yan koltuktaki telefonumu elime aldığımda Taehyun'dan, Beomgyu'dan ve Yeonjun'dan sayısız arama olduğunu fark ettim.
Bir süre sonra bu aramalar mesajlara dönüşmüştü. Taehyun'un isminin üstüne tıkladım önce. Attığı son mesaja baktım.
taehyun
sikeyim soobin, cevap ver artık
elimizdeki tek arabayı da alıp gittiğin için peşinden bile gelemiyorum
Taehyun'un mesaj kısmından çıkıp Beomgyu'nun ismine tıkladım.
beomgyu
aramızdaki en mantıklı insanın taehyun'dan sonra sen olduğunu düşünürdüm
artık düşünmüyorum, şu yaptığına bak
böyle saçmalıkları bir tek ben yaparım zannediyordum
rolümü çalmana izin veremem, biraz daha cevap vermezsen yürüyerek arayacağım seni
Kıkırdayıp Beomgyu'nun da mesaj kısmından çıktım. Elim Yeonjun'un ismine giderken vazgeçip telefonu kapattım.
Yanımdaki koltuğa geri bırakacağım sırada ekranın parlamasıyla bildirim kutusuna baktım.
Uzun bir süre sonra yawnzzn size bir mesaj gönderdi. Mesajı görmek için tıklayın.
Sertçe yutkundum. Yeonjun'la konuşmak istemiyordum ama ne yazdığını çok merak ediyordum. Merakım gururuma ağır bastığında bildirimin üstüne tıkladım. Direkt olarak Yeonjun'la olan mesaj sayfasına girdiğimde yazdığına baktım.
yawnzzn
dahlia'ya inanma
bu tehlikeli sevgilim
Daha yeni dinmiş yaşlarıma yenileri eklenirken uygulamadan çıktım ve aramalara girdim. Kai'nin ismini bulup üstüne tıkladıktan sonra kulağıma götürdüm. Bir süre çaldıktan sonra telefonun açılmasıyla nefesimi tuttum. "Soobin?"
"Kai, neredesin?"
"Bu seni ne ilgilendirir?"
"Yanına geleceğim, konuşmamız gereken şeyler var."
