little squirrel || Minsung

kedi:/

     
      " Yavrum bjseyim yok bak gerçekten iyiyim" uyandığından beri sadece canımın yanıp yanmadığını soran bu minik bedeni ikna etmeye çalışıyordum. Her ne kadar bana inanmasada uğraşmıştım en azından.

  
Jisungdan

     Minho geleli birkaç gün olmuştu bile ama ne yazıkki ne olduğunu anlatmıyordu.  Merak ediyormuyum aslında evet ediyorum. Ortadan öylece kaybolup sonrasında morluklar içinde eve gelmişti sonuçta.

     Bu sefer onun göğsünde yatmıyordum aksine o benim dizlerimde yatmış ve kucağına kediyide almış televizyon izliyordu. Zaten bu kediyi buldugundan beri tek yaptığıda buydu. Benimle ilgilenmeyi bile bırakmıştı adeta.

  Oturduğum yerden biraz kıpırdanıp doğruldum bunu hissetmesiyle kediyi yere bırakıp bana bakan minhoya aldırmadan inşallah arkamdan gelir umuduyla mutfağa geçtim ve evet gelmişti kapıya yaslanıp ciddi bı ses tonuyla " niye trip atıyorsun ki " demişti sadece. Harbiden neden trip atıyordum ki bunu bende bilmiyordum.

"Gıybet In The House" WhatsApp konuşması

Sıkıldım

Çocuk adam :
Buluşalımmı

Köpecik:
Olur aslında

Kanguru:
Ben gelmiyorum
Hastayım

Çorba yapmamı istermisin lix
İyi gelir

Kanguru:
Sağol hannie
Hyunjin yaptı
Siz benim yerime de eğlenin
Daha sonra beraber çıkarız

Çocuk adam:
Eminmisin hyung
İstersen sana gelelim
Oyun falan oynarız

Kanguru:
Yok bebeğim
Sizede bulaşmasın

Köpecik:
Tamam lix
Dikkat et kendine

-------------------------

     Çocuklarla konuştuktan sonra minhoyuda ikna edip hazırlandık. Artık 8 kişi takılıyorduk gerçi bu gün hyunjin ve Felix yoktu ama olsun. Muhtemelen önce yemek yemeye gider sonrasında da sinemaya falan giderdik. Çok nadir plan yapan insanlardık hepimiz.

    Restorana gelmiş changbin ve jeonginin gelmesini bekliyor bu sıradada yemek seçmeye çalışıyorduk.hepimiz pür dikkat menüyü incelerken dikkatimizi çeken jeongin ve changbin olmuştu. İkiside maske takmıştı fazla incelemedi kimse ama maskeleri çıkarınca belli olmuştu ne olduğu ikisininde dudakları şişti. Bebek ekmeğim artık masum değildi sanırım.

    Yemeğimizi yedikten sonra seungmin hayvanat bahçesine gitmeyi teklif etmiş ve bizde kabul etmiştik.

  
    Yeşilliğin içinde akan minik şelaleler ve büyük ağaçlar. İnsana huzur veren kuş sesleri sonrası hayvanların yanına gelmiştik bile. Çokça hayvanın olduğu bu yerde minho yine bir kedi bulmuş onla oynuyordu. Bu çocuğun kedi aşkı insanı ölüme sürükler resmen. Bulduğu kediyi bana getirip geçen gün sorduğu soruyu tekrar sordu  " jisungie bu minigi evde besleyelim"  evet o gün eve aldığı kediyide bu şekilde almıştı işte. O kadar masum gözüküyorduki hayır bile diyemiyordum. Gerçi desem bile bı şekilde yine bakardı o kediye.

Minhodan
  
     Jisungdan izin almak bu zamana kadar yaptığım en basit şeydi sanırım. Bana bu kedinin burda beslendiğini sahibi olduğunu söylemişti ama durmamış ve görevlilerle konuşmuştum. Jisungdan onay aldıktan sonra sincapların olduğu bölüme gelmiştik. Şakasız gerçekten çok tatlılardı zaten jisung sağolsun sincapları çok seviyordum. Elimden tutup beni oyuncak bölümüne sürükleyen bu minik sincabıda çok seviyordum mesela.