Bölüm ismi: Dilek Feneri
Gözlerimi yorgunlukla açarken, kaşlarımı çattım. Sabah olmuştu fakat Mia hala uyuyordu. Beni uyandırmasına alışık olduğumdan, hala uyuyor olması garip hissettirmişti.
Bir süre öylece uzanırken, Mia'yı izledim. Her haliyle gözüme fazla güzel görünüyordu. Kalbim hızla çarparken, yavaşça yataktan kalkarak hazırlanmaya başladım. Bir yandan da şarkılarımızdan birini mırıldanıyordum.
Bir kıyafet alıp banyoya girdim. Hazırlanarak çıkacağım sırada ise, Mia'nın sessizce yatakta oturup gözlerimin içine bakıyor olması, korkuyla birkaç adım geri çekilmeme sebep olmuştu.
"Mia... Ne yapıyorsun?"
"Sana da günaydın Felix. Biraz fazla uyumuşum sanırım... Güçlerimin ikisi de zihnimde kavga ediyorlardı, ikisini susturmaya çalışıyordum. Sanırım zihin gücü, yüz ifadelerimi de etkiliyor..."
Mia uyku sersemliğiyle mırıldanarak konuşurken, gülümsedim.
"O halde sen hazırlan, ben kapıda seni bekliyorum."
Mia beni onaylarken, sessizce kapıya çıkarak beklemeye başladım. Gözlerim açılan kapıya döndüğünde, gülümseyerek yanıma gelen Maria'ya baktım.
"Günaydın Felix."
"Günaydın."
İkimiz de sessiz kaldığımızda, gözlerim Maria'nın boynundaki kolyeye çarptı. Bu, benim verdiğim gül kolyesiydi.
Maria, ne düşündüğümü anlamış olacak ki, kolyeyi tutarak konuştu.
"Bu kolyeyi takmayı seviyorum çünkü değerli bir arkadaşımdan hediye. Ayrıca bu kolyeyi bana hediye ettiğin gün oyuna döndük ve yıllar sonra Kevin ile buluşmak için bir şans elde ettim. Umut taşıdığına inanıyorum."
Söyledikleri gülümsememe sebep olurken, ikimiz sohbet etmeye başlamıştık.
🎮
"Hatırlıyorum... Jisung'un üzerine meyve suyu dökülmüştü ve Jisung garsondan özür dilemişti..."
İkimiz de gülmeye başladığımızda, odanın kapısının açılması ile merakla Mia'ya bakmaya başladım.
"Aşağıya inelim mi?"
"Kevin nerede?"
Mia'nın sorusu ile, Maria gülümsedi.
"Kevin Alexander ve Adela'nın yanına gitti. İkisinin şu an herhangi bir gücü olmadığından, bir güç almak için pratik yapmak istiyorlarmış. Kevin da onlara nasıl yapılacağı hakkında bilgi verecekti."
"Anladım... O zaman aşağıya inebiliriz."
Mia gülümsediğinde, üçümüz birlikte sessizce aşağıya indik. Herkes, her zamanki gibi masada toplanmıştı.
"Günaydın."
Herkese gülümseyerek selam verip yerime oturduğumda, kahvaltı etmeye başlamıştık.
"Adela Hanım! Yemeğinizi böldüğüm için özür dilerim ama Kraliyet Ailesi'nden bir mektup geldi."
Gözlerimiz merakla gelen görevliye döndüğünde, Adela görevlinin elinden bir zarfı alarak ona gidebileceğini işaret etti. Merakla zarfı açtığında, hepimiz Adela'nın söyleyeceklerini bekliyorduk.
"Hepimiz, Kral Chester'ın özel davetlileri olarak bu gece Dilek Feneri etkinliğine davetliymişiz."
"Kral Chester ha? Kral Francis'in isteği üzerine yaptırdığı öyle belli ki... Böyle insanlardan nefret ediyorum. Bütün övgüyü hiçbir katkısı olmamasına rağmen kendisine istiyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Game Over² 《 Lee Felix 》
Fanfiction*Game Over serisinin 2. kitabıdır. Okumadıysanız, lütfen önce ilk kitabı okuyun.* Lee Felix yaptığı tüm hataları düzeltebilmek için Tanrı'ya yalvarır. Böylece, hayat ona ikinci bir şans sunar. *Olumsuz örnek oluşturabilecek davranışlar, kan ve şidde...