29

550 45 23
                                    

Yazar'dan

Arda Altayla konuştuktan sonra çok net bir karar almış apar topar hazırlanıp kulübe gitmiş ve sözleşmeyi feshetmek istediğini söylemişti.Real Madrid'in başkanı fesih durumunda yüklü bir miktar tazminat ödeyeceğini ve Arda'nın kulüpte kalması gerektiğini söylemişti ama Arda Real Madrid'e gelirken tereddüt etmediği gibi şimdi de giderken tereddüt etmiyordu.Kalbi buraya ait değildi.Kalbi Ferdisinde kalmıştı ve onu kimselere bırakmaya da niyeti yoktu.Gidecek ve tüm cesaretiyle Ferdinin karşısına dikilecekti.Sözleşme ile ilgili tüm detayları konuşup hallettikten sonra kulüpten ayrıldı.Eve dönerken yolda 1.5 saat sonrasına bulduğu uçağa bilet almış hızla eve gelmişti.Eşyalarını toplarken yatağının yanındaki komodinin üzerinde duran fotoğraf gözüne ilişti.Fotoğrafta Ferdiyle kendisi vardı.Üzerlerinde çok özlediği Fenerbahçe forması bir eli ferdinin boynunda kocaman gülerek Ferdiye bakıyor kıvırcık olan ise  bakışlarını kendine yöneltmiş hararetle bir şeyler anlatıyor.Arda çok seviyordu bu fotoğrafı.Bakarken her seferinde aynı duyguları hissediyordu.Saf mutluluk.O saf mutluluğu fotoğrafa her baktığında anımsıyordu.Bu yüzden bu fotoğrafı yatağının dibinden asla ayırmıyordu genç.Buraya Ferdi'yi unutmak için gelmişti ama yine de eve yerleştiğinde  yaptığı ilk şey bu fotoğrafı ait olduğu yere yatağının tam dibine koymak olmuştu.Ondan kaçarken bile ona ait parçaları beraberinde getirmişti.Fotoğrafa fazla daldığını fark eden Arda başını iki yana sallayarak kendine gelmeye çalıştı.Son ve en değerli eşyası olan fotoğrafı valize koyarken "Gittiğimi bilsen de içinde bir yerlerde beni bekleyen bir çocuk olduğunu biliyorum Ferdi Erenay Kadıoğlu ve bilirsin ben bekletmeyi hiç sevmem özellikle de seni"diye seslendi yaklaşık 5 saat sonra yanında olacağı sevdiğine.Her şeyini aldığına emin olduktan sonra son bir kere göz attı eve.Evim diyemiyordu çünkü onun evi Fenerbahçe onun evi Ferdisiydi.Son kez ardından bakarak "Hoşçakal Madrid" diyerek kapıyı ardından kapatmış ve hızla oradan ayrılmıştı.Hava alanına geldiğinde dakika sayıyor biran önce uçağa binmek istiyordu.Kafasından bir ton düşünce geçiyordu.Ya gittiğinde Ferdi onu kabul etmezse onu kardeşi olarak gördüğünü söylese o zaman ne yapacaktı.Reddedemezdi Ferdi küçüğünü hem reddetse bile Ferdisi onu özlüyordu.Ne olursa olsun kendi için bile olsa Ferdisinin üzülmesine müsaade edemezdi.En fazla gene uzaktan severdi Ferdiyi.Hem Altay abisi en doğrusunun bu şekilde olacağını söylemişti.Altay abisine çok güveniyordu.Zihnindeki düşünceleri bir kenara bırakıp pasaport kontrol sırasına girmişti.Pasaportun kontrolü de tamamlandıktan sonra geriye kalan tek işlem bineceği uçağın anonsunu duymaktı.Geçmek bilmeyen dakikaların sonunda Arda beklediği sesi duyduğunda mutlulukla oturduğu yerden kalkmış hemen dış hatlar yazısının olduğu yere yönelip valiz kontrolünün ardından uçağa binmişti.İçi kıpır kıpırdı.Her dakika gülümsüyor sadece 4 saat sonra sevdiğini görecek olmanın mutluluğunu yaşıyordu.Uçak kalktığında kafasını cama yaslamış hayaller kurmaya başlamıştı genç.Bundan sonra her şey çok farklı olacaktı.Aldığı bu ani karar mantıklı mıydı emin değildi ama çok doğru hissettiriyordu.Aşk korkakları sevmezdi ve Arda ilk defa bu kadar cesur hissetmişti kendini.Düşünceleri derinleşirken üzerine bir ağırlık çöktüğünü hissetti genç.Rüyasında Ferdiyi görmeyi dileyerek kendini uykunun tatlı kollarına bıraktı.Tatlı uykusunu bölen şey hostesin ona geldiklerini belirterek seslenmesiydi.Duyduğu ses ile hemen gözlerini açmış etrafına bakınmıştı.Gördüğü tanıdık hava limanı ile hemen ayaklanmış hostese teşekkür ederek valiziyle beraber uçaktan inmişti genç.Hava limanından içeri girmeden önce  hayranlarına takılmamak için akşam üzeri olmasına  rağmen güneş gözlüğünü takmış kafasına şapkasını geçirip başını eğerek hızla çıkışa doğru yol almıştı.Kimseye görünmeden çıktıktan sonra hemen bir taksiye atlamış ve Ferdinin adresini vermişti.Taksi Ferdinin evine yaklaştıkça gencin gerginliği de artıyor nefes almakta zorlanıyordu.Heyacandan bacakları titremeye başlamıştı bile.Zangır zangır titrerken Ferdinin karşısında nasıl ayakta kalacağını düşünüyordu genç.Onu daldığı düşüncelerden çıkaran şey taksicinin geldiklerini söyleyen sesiydi.Taksiciye parayı ödedikten sonra eve doğru hızla adımlamaya başlarken derin derin nefesler almayı da ihmal etmemişti.Tam kapının önünde durduğunda az önce aldıklarından çok daha derin bir nefes almış ve kapıyı tıklatmıştı.Gözlerini sımsıkı kapatarak kapının açılmasını bekliyordu.Kapının açılma sesiyle birlikte birkaç saniye bekledikten sonra kapattığı gözlerini deli gibi özlediği manzarayı görmek için aralamıştı.Sevdiği adam karşısında öylece duruyordu.Konuşmaya başlamadan önce Ferdiyle kendilerine özel olan o gol sevincini yapmak istemişti genç.Elini başına götürerek asker selamı verirken konuştu"Şansımı başka bir evrene bırakmak istemedim Ferdi Erenay Kadıoğlu".Ferdi gördüğü manzara karşısında şaşkınlıktan donup kalmıştı.Şuan hayal görüp görmediğini anlamaya çalışıyordu.Gördükleri gerçek olamazdı.Küçüğü şuan karşısına geçmiş ona kendilerine ait olan gol sevinciyle selam verip kendisine geldiğini söylemiyordu kesinlikle.Tüm bunlar ona zihninin  bir oyunuydu.Şoktan çıktıktan sonra gördüklerinin gerçek olup olmadığını anlamak için hızla kapıyı kapattı Ferdi.Arda Ferdinin bu şaşkın haline gülümsemeden edememişti.Birkaç saniye sonra kapıyı tekrardan açtığında Arda bıraktığı şekilde duruyor ve gülümsüyordu.Ferdi artık gördüklerinin hayal olmadığını anladığında hızla kollarını küçüğüne sardı.Deli gibi özlediği kokusunu içine çekti.Dudaklarını küçüğünün saçlarına yaslamış bir sürü öpücük kondurmayı da ihmal etmemişti.O sırada Arda da dudaklarını Ferdinin boynuna yaslamış öpücüklerini bırakıyordu.Uzun süre özlem giderdikten sonra Ferdi bedenlerini ayırmış ellerini küçüğünün yanaklarına çıkarmış göz teması kurarak konuşmuştu"Geldin". Mutluluğu sesinin tonundan tutun göz bebeklerine kadar belli oluyordu gencin.Bir aydır gözünün feri sönen Ferdinin gözleri hiç parlamadığı kadar büyük bir ışıkla parlıyordu."Evet Ferdi sana geldim" diye cevapladı küçüğü."İyi ki geldin küçüğüm"diyerek küçüğünün yanağına yasladı dudaklarını.Bir süre hiç kıpırdamadı o dudaklar.Birkaç saniye orda öylece soluklanmaya ihtiyaçları vardı.Daha sonra dudaklarını hareket ettirip derin bir öpücük bırakarak odağını tekrardan küçüğünün gözlerine vermişti."İyi ki geldim"dediğini duydu küçüğünün.Sormak istediği bir sürü şey vardı küçüğüne.Neden gelmişti,temelli mi gelmişti,hayallerine ne olmuştu, bundan sonra ne olacaktı."İçerde konuşalım"diyerek elini omzuna atmış içeri sürüklemişti küçüğünü.Küçüğü koltuğa oturduğunda o da yan şekilde ona dönük oturarak göz teması kurup merak ettiği ne varsa sormaya başlamıştı."Temelli mi döndün sen şimdi bebeğim"."Evet sözleşmeyi feshettim"dedi küçüğü.Ferdi şokla gözlerini kocaman açmıştı.Bu çok zahmetli ve riskli bir şeydi.Bu durumda yüklü miktarda tazminat ödemesi gerekiyordu.Real Madrid gibi bir kulüp az bir para da talep etmezdi.İkinci olarak da şuan sözleşme feshettiği için kulüpsüzdü ve Fenerbahçe Arda'yı geri almayabilirdi.Arda da Fenerbahçe'den başka takımda oynamazdı.Böyle olursa tazminatı ödeyemezdi haliyle.Aklına gelen ihtimlallerle kaşları çatıldı Ferdi'nin."Arda bunun ne kadar riskli bir şey olduğunu biliyorsun değil mi"diyerek sordu Ferdi.Küçüğünü ne kadar özlese de onun kariyerini ve hayatını mahfetmesini istemiyordu."Evet biliyorum ama değer"diye cevapladı küçüğü."Neye değer"diyerek cevabından korktuğu soruyu sordu genç.Küçüğü kendisini söylesin diye içinden dualar ediyordu şuan büyük olan."Sana değer Ferdi Aşka değer" Ferdinin duaları kabul olmuştu.Konuşmak istiyor ama konuşamıyordu.Zaten küçüğü de konuşmasına müsaade etmeden devam etmişti."Aşk korkakları sevmez Ferdi ve ben hayatımda ilk defa bu kadar cesur hissediyorum ben artık kaçmak istemiyorum sana olan aşkımı gizlemek istemiyorum anlıyor musun beni".Duyduğu cümlelerle gözleri dolmuştu Ferdi'nin.Kendi cesaret edip söyleyememişti ama 18 yaşındaki bu genç ondan daha cesurdu.Aklına Arda'nın hayalleri geldi.Biliyordu çok hayali vardı küçüğünün.Dünya çapında bir futbolcu olmak istiyordu.Türk'ün gücünü herkese göstermek istiyordu ama şuan kendi yüzünden hayallerinden vazgeçmiş ve çok tepki alacağı bir şey yapmıştı.Bir anlığına çok bencil hissetti kendini Ferdi."Hayallerin ne olacak Arda bir sürü hayalin vardı"diye sordu."Evet benim bir sürü hayalim vardı ama en büyük hayalim sensin Ferdi Erenay Kadıoğlu ve ben hayalimin peşinden gitmeye kararlıyım" diye cevapladı küçüğü.

Bu gece kendini mutluluktan öldürmek istercesine ardı ardına itiraflarda bulunuyordu.Ferdi küçüğünün yüzünü avuçları arasına alarak dudaklarını birleştirdi.2 yıldır hayalini kurduğu dudaklara kavuşmuştu sonunda.Büyük bir özlem ve tutkuyla öpüyordu küçüğünün dudaklarını.Küçüğü de aynı hasretle ayak uyduruyordu kendisine.Dudaklarını ayırdıklarında alnını küçüğünün alınana yaslamış ve beklediği cevabı vermişti  "O zaman hayallerini en güzel şekilde gerçekleştirelim Küçüğüm"

Ayyy selamm ben bunları birleştirirken çok duygulandım ya ufak bi ara ağlamış olabilirim.Söz verdiğim gibi Arda'yı getirdim.Umarım seversiniz.Bundan sonraki bölüm de Alker yazıp final vericem.Ay bir de hikayeye yabancı biri yorum atiyo hiç anlamıyorum bi de destan yazıyo delete melete diyo hikaye mi silinicek anlamıyorum İngilizcesi olan biri yalvarırım helppp İmdaaat yani  lütfen.

Altay'ın Kerem'i || Altay×Kerem Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin