1.8

473 48 92
                                    

Birkaç gün sonra Jungsu'dan

Kafenin kapısından içeri girdiğimde kısaca etrafa göz gezdirip tanıdık yüzleri aramaya başlamıştım.

"Jungsu" yukarıdan gelen Felix'in sesi ile merdivenlere yönelip Eun, Han ve Felix'in görüş alanıma girmesi ile ister istemez gülümsemem genişlemişti.

"Etütüm biraz geç bitti kusura bakmayın, şarjımda bitmişti haber veremedim" Felix'in yanındaki boş sandalyeye otururken bir yandan da açıklamamı yapıyordum.

"Tahmin ettik zaten merak etme. Sen de geldiğine göre hemen konuya geçiyorum. Lily kafayı yemek üzere, haftasonu kabul etmese bile zorla gittim yanına. Chan'ın kaba tavrı onu çıldırtmak üzere ilk zamanlar ki hali ile uçurumlar var diyor. Kafe olayını anlattım size zaten, dışarıdan birkaç kişinin ilişkilerine bakışı da onu etkilemiş" Han hızlıca konuya girdiğinde Felix rahatsız olmuş bir şekilde dinliyordu.

Haklıydı tabii ki kim en yakın arkadaşının kötü bir yönünden bahsedilmesini isterdi.

" Chan da çok iyi sayılmaz ama bugün yine okulda yok gibiydi. Sabah onu gördüğümde berbat haldeydi" Felix'in biraz rahatlatmak adına Chan hakkında bir şeyler söylemek istemiştim.

"İyi de her şeyi Chan batırdı tam Lily onu affetmek üzereydi" Han sesini yükselterek konuştuğunda araya Eun girmişti.

"Bence biz artık bu olaya dahil olmayalım çünkü hem onlarla olan ilişkimiz hem de kendi aramızda ki ilişkimiz zedelenecek diye düşünüyorum." masada birkaç saniye sessizlik olmuştu.

"Eun haklı bence de artık bu olaya dahil olmamalıyız." Felix kalın ses tonu ile konuştuğunda son kelimeyi özellikle bana bakarak söylemişti büyük ihtimalle az çok pes etmeyeceğimi biliyordu.

"Barıştırmak adına hiçbir şekilde karışmam ama Chan bir daha Lily'i aynı şekilde rahatsız ederse tavırlarımı görmezden gel olur mu Felix?" Han sinirle masadan kalktığında Eun da derin bir iç çekip kalkmıştı.

"Sanırım Eun bundan bahsediyordu biraz önce" diye mırıldandığımda Felix oflayarak masadaki suyunu tek yudumda bitirmişti.

"Bir şekilde her şey yoluna girecek Felix, sadece biraz iki tarafında zamana ihtiyacı var." elimi destek verircesine omuzuna attığımda beklemediğim bir şekilde boşta olan elimi avuçları içine almıştı.

"Chan'ın daha kötü olmasından korkuyorum"

"Biz yanındayız, sen yanındasın. Sen elinden geleni yaptın onun için"

Derin bir iç çekip dudaklarını bir şey söyler gibi oynatmıştı.

"Biraz yürümek ister misin hava soğu-"

"Olur, yürüyelim" elimi bıraktığında boşluğa düşmüş gibi hissetmiştim.

Bu boşluk hissi kapıdan çıkana kadar sürmüştü.

"Seninle fazla ilgilenemedim birkaç gündür"

"Saçmalama Felix arkadaşının yanında olman gerekiyor hem benim öyle bir isteğim yok"

"Yani seninle ilgilenmemi istemiyorsun?" Lee Felix sizi her an her koşulda kızdırmaya çalışabilirdi.

"Felix!"
"Tamam kızma, kızma" birkaç gündür ilk defa böyle gülüyordu.

"Büyük ihtimalle birkaç güne ilk kar yağacak birlikte bir şeyler yapabiliriz istersen" havaya bakarak konuştuğunda ben de ister istemez gökyüzüne bakmıştım.

"Olabilir" çıkmıyorduk ama dışarıdan gören biri rahatlıkla sevgili olduğumuzu düşünebilirdi ki okulda çoğu kişi sevgili olduğumuzu sanıyordu. Defalarca randevuya çıkmıştık, sürekli birbirimizle yaptığımız tatlı tariflerini paylaşıp pastane pastane geziyorduk. Okulda ben onun yanına bir teneffüs gitmesem o benim yanıma geliyordu.

505 - Bang Chan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin