Giriş

78.9K 2.7K 768
                                    

Not: Giriş bölümü geçmişten bir kesit içerdiği için ilahi bakış açısıyla ve artan betimlemelerle ele alınmıştır.

Asla okumayacağını bilmeme rağmen her fırsatta okutmaya çalıştığım babama ve bu satırları okuyan sana ithafen...

Asla okumayacağını bilmeme rağmen her fırsatta okutmaya çalıştığım babama ve bu satırları okuyan sana ithafen

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

GİRİŞ

Perdeler açıldı, oyun başlasın;
Geçmişin ağıtlarını duymaya hazır mısın?

Yıllar önce

Gecenin kasvetli havasında, karanlık odanın tek aydınlık kaynağı titrek bir lambanın loş ışığıydı.

Genç kadının kasıklarından yükselen acı, bedenini ele geçirmişti ve acı dolu çığlığı, sessizliği parçalayarak karanlık odada yankılandı.

O an, genç adamın uyandığı andı. Sevdiği kadının yüzünde terler vardı ve acı içinde kıvranıyordu. Adam, hayat arkadaşının yeşil gözlerine baktığında yaşadığı çaresizlik ve acıyı görebiliyordu.

Sevdalı olduğu yeşil gözler, ona aşkla değil, acıyla bakıyordu.

Kadının içindeki acı, bir kez daha sesini buldu ve odanın dört bir yanını sardı. Bu tarifsiz bir ıstırapla dolu yürek burkan bir çığlıktı. Canı o kadar fazla yanıyordu ki, bu acı kelimelerle ifade edilemez, sadece hissedilebilir bir derinliğe sahipti.

Yeşil gözleri bir ormanın en gizemli köşelerindeki yeşillik kadar canlı ve büyüleyici olmasına rağmen şimdi o gözlerden acılarla dolu göz yaşları süzülüyordu.

Adamın yüzünde derin bir endişe ve korku vardı. Ya minik kızına veya sevdalı olduğu kadına bir şey olursa? Düşüncesi bile adamın kalp atışlarını hızlandırıyordu.

Korkuyla, uğruna her şeyi feda edebileceği karısına baktı. "Ne oldu, iyi misin? Karnın mı ağrıyor? Tamam, sakin ol derin derin nefes al hastaneye gidiyoruz."

Asıl sakin olması gereken adamın kendisiydi. Normal bir günde adamın bu halleri kadını güldürürdü ancak şu an düşüneceği tek şey doğmak için sabırsızlanan çocuğuydu.

Kadın, yaşadığı acıya daha fazla dayanamazken kasıklarında başlayan sızı tüm vücudunu ele geçirmişti. Birdenbire, sessizliği yırtan bir çığlık dudaklarının arasından firar edip tüm odayı doldurdu. "Ah!"

Gözlerinden sicim sicim yaşlar akarken uğruna her şeyini feda ettiği adama baktı. "Kızım geliyor!" diye haykırdı. Yaşadığı acı kelimelerle anlatılamazdı.

FELAKETE GEBE                            Ailem Aşiret Mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin