0.8

949 45 12
                                    

"Selma teyze beni gördüğüne sevinecek mi bilmiyorum, uzun bir ara oldu belkide beni hatırlamıyordur." demişti Kerem dudaklarını büzerek yüzüme bakıyordu.

Cemre arabayı kullandığı için bizi arka tarafa atmıştı bunu özellikle yapmıştı Keremle yakın olmam için.

Benimde hoşuma gittiği için umursamadım, onu çok özlemiştim bırakmaya asla niyetimde yoktu.

"Unutmadı Kerem seni özledi o da benim gibi öyle düşünme lütfen seni görünce emin ol seni bırakmıyacak." demiştim doğruyu söylüyordum annem bırakmazdı Keremi o da özlemişti benim gibi.

"Sen öyle diyorsan dediğin gibi olsun güzelim." demişti diğer kolunu omzuma atarak beni kendisine iyice yakınlaştırmıştı.

Nefesini tenimde hissederken heyecandan nefesimi tutuyordum, kalbim deli gibi çarpmaya devam ederken belli etmemek için dışarıya bakıyormuş gibi etrafa bakınıyordum, görebildiğim kadarıyla tabii.

"Kolyemi çıkarmamışsın ilk günkü gibi boynunda duruyor, ve sana çok yakışıyor tıpkı bir kar tanesini andırıyorsun Beren." demişti gülümseyerek elini boynumdaki kolyeye götürmüştü.

Keremin bana doğru eğilmesiyle dahada gerilmiştim, hem tenini hissediyordum hemde bana doğru dahada eğiliyordu, Keremin omzunda yatıyormuş gibi görünsemde kendimi düşürmemek için tutuyordum kendimi.

"Beren uygun bir zamanı bekliyorum, sana bir şey söylemem gerekiyor içimde daha fazla tutamam, o kadar yıl geçmişken daha fazla tutamam kendimi emin oldum çünkü söyleyeceğim şeyden ve kararım kesin sende duyduğunda sevineceksin." demişti emin sesiyle.

Merak etmeye devam etsemde 'tamam' anlamında başımı sallamıştım.

Cemre kulağındaki kulaktıktan dolayı bizi duymadığı için rahatlıkla konuşuyorduk, tabii Keremin bana dahada yakınlaşmasını saymazsak.

Cemre başını bize doğru çevirerek kulaklıklarını çıkarmıştı, otuz iki diş sırıtmaya devam ederken kaşlarımı çatmıştım.

Kerem Cemrenin bize baktığını gördüğünde kendini toparlamıştı. Cemre boğazını temizleyerek "Eve geldik, dicektimde." demişti kıkırdayarak.

Uzandığım yerden kendimi toparlayarak oturur pozisyonuna geçmiştim. Camdan baktığımda eve geldiğimizi fark etmiştim, ne ara eve vardığımızdan haberim bile yoktu Keremleyken zaman kavramı diye bir şey kalmıyordu.

~~~~~~

"Hadi." diyerek kapıyı açmıştım arabadan çıktığımda Keremde inmişti. Cemre kapıya doğru giderek zile basmıştı.

Heyecandan Kerem ellerimi sımsıkı kavramış şekilde derin bir oh çekmişti, annemin onu nasıl karşılayacağını merak ediyordu içten içe.

"Korkma bir şey olmayacak." demiştim gülümseyerek.

Kerem başını 'umarım' dermişcesine sallamıştı korkuyordu korkması bana garip gibi gelsede onu anlamak için alttan almıştım.

Kapıya doğru yanaştığımızda kapıyı açan kıvırcık saçlı ela gözlü bir adam çıkmıştı, tanıyordum onu ama beklemiyordum onun eve geleceğini.

Şaşırmış tavrımla ona bakarken Cemre bana bakarak "Eski sevgilinin evde ne işi var lan." demişti. Kerem bana baktığında yutkunarak bunun bir şaka olacağını düşünmüştüm, öyle umuyordum.

"Bu kim." demişti Kerem kulağıma fısıldar gibi konuşmuştu. "Arda, eski sevgilim onunla ayrılmıştım ama kendisi tam bir takıntılı istemiyorum onu anlamıyor şimdide eve gelmiş eve nasıl girdi bilmiyorum annem evdeydi annem eve almış olamaz." demiştim.

Arda bize bakmaya devam ederken gözlerinin içine bakmıştım, sinirliydim o ise mahçup tavrıyla gözlerini kaçırmıştı.

Annem arkada belirmişti. "Arda gelenleri içeriye alsana içeriye yavrum." demişti. Arda geriye çekildiğinde Cemre içeriye girmişti.

O da benim gibi şaşkındı.

Sıra bize geldiğinde anneme bakmıştım. Annem şaşırmış şekilde bana bakarken birleşmiş ellerimizi havaya kaldırmıştım, özelliklede Ardanın görmesini istiyordum, beni aldatmıştı ve ondan ölesiye nefret ediyordum.

"Anne Keremi getirdim sana." demiştim gülümseyerek.

Keremde bana bakarak gülümsemişti.

O an Ardanın varlığını bile unutmuştum, Kerem unutturmuştu onu bana onu bir kez daha sevdiğimi anlamıştım...

Bana kalsa onun güzel gözlerinde ölmeyi tercih ederdim.

Sezon Finali

böyle gitme ; kerem aktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin