Zayn o gün annesinin isteğiyle kız kardeşlerini dışarı çıkarmıştı ve onlarla birlikte olmanın o an gerçekten iyi hissettirdiğini düşündü. Her ne kadar bazen sigaralarını saklasalar, ve özel hayatıyla ilgili öğrendiklerini babalarına söyleseler bile Zayn onları gerçekten seviyordu.
Bu bazen sinir bozucu olabiliyordu. 22 yaşındaysanız istediğiniz her şeyi yapabilme özgürlüğünüz vardır ve Zayn bunların hiçbirini yapamıyordu.
Sigara içmesine, veya gece klubüne gitmesine bile karışan bir ailesi vardı ve o hiçbir zaman bu konular nedeniyle tartışmaktan çekinmiyordu."Ne düşünüyorsun?" Doniya'nın sesini duyduğunda düşüncelerinden sıyrılıp ona baktı. Bir şey söylemedi, sadece Safaa ve Waliyha'nın menülerini seçerkenki kararsızlıklarını izlemeye devam etti.
Önce alışveriş yapmaya, ve sonra eğlence merkezine gitmişlerdi. Şu an ise Burger King'delerdi. Her ne kadar onlara az katılsa ve sadece izlese de, onun da eğlendiği söylenebilirdi."Sana bir soru sordum, Zain. Lanet olası ağzını açar mısın? " Zayn tekrar ona baktı ve ismini böyle söylemesine karşın yüzünü buruşturdu.
Liam da önceden onu sinirlendirmek için çoğu zaman Zain derdi ve aralarında küçük tartışmalar geçerdi.
Evet, Zayn bu konu yüzünden bile tartışacak bir karaktere sahipti."Sadece düşüncelere dalmışım. Hepsi bu." Sonra omuz silkti.
Doniya bir süre gözlerini kısarak onu süzdü. "Ne var biliyor musun? " Duraksadı ve Zayn'in onunla göz teması kurduğundan emin oldu.
"Annemin zoruyla bizimle bir şeyler yapıyorsun. Ama istemediğin o kadar belli ki. Yani, söylesene, neden bizimle gerçek bir ilişki içinde değilsin? Senin için havalı değil miyiz yoksa? Oh, ya da dur, sigara paketini kaybettin, öyle değil mi? "
Zayn şaşırmış bir yüz ifadesiyle ona baktı. Doniya yanılıyordu. Zayn daha az önce onları sevdiğini düşünmüştü.
"Saçmalık! Bunun havalı olmakla veya başka sikik bir şeyle ne alakası var? Ben sadece fazla konuşmak istemiyorum. " Tekrar omuz silkti.
Tam o sırada Safaa ve Waliyha yanlarına geldi ve birlikte masalardan birine oturdular. Zayn önündeki hamburger ve kızarmış patatese baktı. Karnı aç değildi fakat bunu yemesi gerektiğini düşünüyordu, yoksa Doniya bu konudan bile onun umursamaz, havalı olduğunu çıkarabilirdi.
"Sen hiçbir şey istemiyorsun ki." Doniya'nın yemeğini yerken sessizce konuşmasını Zayn duymuştu. Az öndeki söylediklerine cevap vermişti ve Zayn aslında onun haklı olduğunu düşündü. O tüm bu şeylerden sıkılmış gibiydi ve hiçbir şey istemiyordu.
Ama ona tekrar bir cevap vermedi.
Hepsi sessizce yemeklerini yediler ve oradan eve gitmek üzere ayrıldılar.Eğer Zayn gerçekten umursayan ve eğlenceli bir ağabey [bunu kullandığımda ingilizce'de abi kelimesinin olmadığını söylüyorlar.ama ben older brother olarak biliyorum,aslında bu önemli değil.yani sonuçta ben türkçe konuşuyorum ve bu hikayeyi çevirmiyorum.istediğim kelimeyi kullanabilirim,teşekkürler.] olsaydı onlarla sohbet eder, erkek arkadaşlarından bahsetmelerini söylerdi. Ama Zayn, kahretsin o çok farklıydı.
♥♥♥♥
Liam gününün bir kısmını yazmaya çalışarak geçirmişti. Tabii ki, hiçbiri istediği gibi olmamıştı ve şu an elinde hiçbir şey yoktu. Biraz paraya ihtiyacı vardı. Ama biliyordu, eğer bir şeyler yazabilse bile ihtiyacı olduğu kadar paraya sahip olamayacaktı.
Onun daha farklı şeyler yapmaya ihtiyacı vardı. Bir kafede çalışmak olabilirdi mesela, öyle değil mi?Bu fikir aklına geldiğinde önündeki kağıt ve kalemleri aceleyle toplayarak dışarı çıkmıştı.
Daha önceden bu konuda deneyimi olmuştu. Öğrenciyken çıkışlarda çalıştığı küçük bir mekan vardı. Zayn her gün onun yanına giderdi ve vakitlerinin çocuğunu orada geçirmiş olurlardı.
Liam bunlar aklına geldiğinde yüzüne yapışan sersem gülümsemeye engel olamadı. Şimdi düşündüğünde, o günlerin gerçekten hayatının en anlamlı zamanları olduğunu düşünüyordu.