Merhaba iyi akşamlar. Biraz durağan ve kısa bir bölüm ama umarım idare edersiniz. 😊
İyi okumalar dilerim.💚
***
Ulaştırma Bakanı 🚲🏇
"Ne yaptığınızı sanıyorsunuz! Defolun odamdan hemen! Benden uzak durmanızı size kaç defa diyeceğim!"
Tzuyu biraz bağırarak konuşuyordu onlarla. İki kadın birbirlerine baktı endişeyle, sonra kapıya yöneldiler. İçlerinden biri arkasına dönüp Tzuyu'ye üzgünce baktı.
"Tzuyu, konuşamaz mıyız?"
Tzuyu ona kaşlarını çatarak bakıyordu.
"Seninle konuşmayacağımı kaç defa söyleyeceğim! Defolun odamdan!"
İki kadın odadan çıktığında Tzuyu sinirden ağlamaya başladı. Kapısını kilitledi ve kendini yatağına atıp gözyaşlarını durdurmaya çalıştı.
O ana kadar da Sana'nın odasından duyuluyordu Tzuyu'nin kadınlara bağırışları. Sana onun, ablalarıyla kavgalı olduğunu düşünerek çok üstelemedi ama sonra Tzuyu'nin sesinin ne kadar kötü geldiğini fark edince o da kötü hissetmeye başladı.
Aslında Sana, birileri için kötü hisseden bir kişiliğe sahip değildi. O popüler biriydi ve insanları önemsemezdi, sadece onu isteyen ve onunda istediği kişilerle flört eder, inşaları kendine hayran bırakır ve sonra onları hayatından çıkarırdı. Onlara değer vermezdi. Ancak Tzuyu konusunda duyguları biraz farklı işliyor gibiydi.
Tzuyu çok güzel bir kızdı ve Sana'ya kendisinden sonra en güzel kim diye sorsalar Tzuyu derdi. Onun güzelliği hafife alınacak gibi değildi.
Sana onu okulun ilk günü, Mark kıza taş atarken görmüş ve onunla flört etmeyi kafasına yazmıştı. Sonra Jihyo'nun yanlarından kalkıp Mark ile olan olaya müdahale için gidişini ve aralarına girişini izledi. Kızlara neler olduğunu, Mark'ın o kıza neden böyle davrandığını sormuştu. Jeongyeon ona kısaca durumu anlattığında Sana hedefini on ikiden vurmanın zor olacağını anlamıştı. Tzuyu belli ki kadınlardan hoşlanmıyordu ama Sana bunu değiştireceğine söz verdi kendi içinde.
Tzuyu'yi lavaboya kadar takip edip 1 dakika kadar sonra içeri girdi. Onu aynadan izlerken Sana bir an dizlerinin bağının çözüldüğünü hissetti. Neden bilmiyordu ama Tzuyu onu heyecanlandırmıştı. Sana bu duygulara biraz yabancıydı aslında. Daha önce onu heyecanlandıran bir erkek ya da kadın olmamıştı pek. Bu yüzden biraz tuhaf hissediyordu. Aynada gözleri kesiştiğinde yüz ifadesini değiştirmemek için zor tutmuştu kendini.
Ona yaklaşıp kravatını düzeltirken ise kalbinin biraz tuhaflaştığını hissetti. Kalbi, lunaparkta bir gondola ya da bir hız trenine binmiş gibi kasılmalar içindeydi. Parmaklarının üzerinde yükselip dudaklarına bir öpücük bırakmak istemişti bir an ama avını ürkütmemeliydi özellikle de böyle zorlayıcı bir avı...
Sonraki anlarda Sana ona yılışırken aldığı tepkilerden hoşnut değildi ancak pes etmedi. Dolabındaki katil yazısını gördüğünde ona üzülmüş ve biraz da olsa rahat bırakmıştı ama sonra aklını dağıtabilmesi için daha fazla yılışmak istedi.
Okula giderken onu takip ettiği sırada Tzuyu yüzünden yola doğru düşeceği sırada onu tutup kendine çekmesi Sana için bir şey ifade etmiyordu ancak kızın onu kendine çektikten sonra sarılıp hızlı nefesler alışı, ona değer veriyormuş gibi, korkmuş gibi görünmesi Sana için çok şey ifade ediyordu. Sana, kızın sadece onun için değil, herhangi biri içinde böyle korkacağını tahmin ediyordu ancak yine de kendini değerli hissetmişti kolları arasındayken. Sonra yine Tzuyu'nin o korkusunu atlatabilmesi için ona yılışmaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Stupid Trouble 📚📖🖊✅️(SaTzu) (gxg)
FanficKız, Tzuyu'nin gömleğinin yakasını havaya kaldırdı. Sonra çözülmüş kravatı alıp Tzuyu'nin ensesinden önüne doğru sarkıtarak ayarladı ve kravat şeklini alması için uçları oradan oraya atıp durdu. Tzuyu, nasıl yapıldığını hiçbir zaman öğrenemediği içi...