( yeonun bulunduğu zaman lazer olayları falan hersey onceden olup bitmiş durumda yani suanki zamandalar)
Hemen telefonumu açtım. Hayatımda ilk defa doğru bir karar verecektim. Telefondan kore için uçak bileti bakmaya başladım. Sabah saat 10'a bir uçak vardı. Hemen uçak biletini aldım. Saate baktım. Saat 5'ti. Babam biraz sonra iş için uyanırdı.
SAAT 5
Babamın alarmı çalmaya başladı. Babam uyandı. Mutfağa kahvaltı hazırlamaya başladı. Yanına gittim.
Yeon: baba
Babam bana baktı. Endişeli bir surat ile yanıma geldi.
Babam: kızım noldu sana rengin kaymış.
Yeon: baba çok ani olucak biliyorum ama ben kore'ye bilet aldım.
Babam: neden kızım?
Yeon: babacım iznin varsa ben idol olmaya gideceğim. Sesim güzel. Dans desen zaten esneğim.
Babam: saat kaçta?
Yeon: 10
Babam: tamam canım kızım benim. Sana oradaki evin anahtarını vereceğiz. Biliyorsun baya büyük orası.
Yeon: saol baba
Koşup sarıldım. Annemde bizim sesimizden uyandı.
Annem: noluyor bakalım bu saatte?
Yeon: Anne iznin varsa bugün saat 10 da koreye gideceğim.
Annem: neden peki?
Yeon: Anne jyp ent. İdol seçmeleri var. Oranın saati ile 11 veya 12 . İznin varsa idol olmak istiyorum.
Annem: kızım bu zaman kadar seni zorlamadık. Eger istiyorsan idol olabilirsin. Olurda bırakmak istersen gelirsin güzel kızım.
Yeon: saol Anne
Babam kahvaltıyı hazırladı. Saat 6 buçukta kahvaltı bitmişti. Babam işe gitmek için hazırlandı. Hazırlandı ve çıktı. Annemde alnımdan öpüp babamın arkasından çıktı.
Bende valizimi hazırlamaya başladım. Scriptim yastığımın altındaydı. Kağıdı aldım ve Mutfağa gittim. Çakmağı yaktım. Kağıdı yaktım ve lavaboya attım. Bu kağıt lanetti. Valizimi hazırladım. Bütün eşyalarımı koydum. Sonrasında ise oturup birşeyler izlemeye başladım.
SAAT 7:30
Havaalanı 2 saat mesafedeydi. Herşeyimi kontrol ettim. Annemlerin verdiği anahtarı aldım. Pasaport ve kalan kimlik dahil Herşeyimi aldım. Evden çıktım ve bagaja bavulu koydum. Şoför koltuğuna bindim ve arabayı sürmeye başladım.
HAVAALANINDA
Havaalanına vardığımda daha yarım saat vardı. Kendime bir kahve aldım. Sonrasında ise uçağa geçtim. Uçağın şimdiden bazı koltukları doluydu. Önümde neredeyse 6 saat vardı. Bunu da kestirerek geçirecektim.
UÇUŞ SONU ( SAAT 16;50)
Koreye vardığımda hemen telefonu buraya ayarladım. Saat tekrar baktığımda 11'di. Hızlıca taksi ile eve gittim. Eve vardığımda kapıyı açtım. Üstümü giyindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~My love is a curly haired boy~ /// BANGCHAN
FanfictionGüzel ve kıymetli okuyucu bu kitaba bir göz atar mısın? Hem Türk hem de g.koreli olan yeon aylardır shifting deneyip bir türlü bunu başaramayan kızımız bir gece ilk defa bunu başarmıştır. acaba gittiği yerde idolü olan Christopher bang ile neler yaş...