Jungkook alfayla ettiği dans sonrası çok bunalmıştı. Biraz hava almak, ortamdan uzaklaşmak ve derince nefeslenmek istiyordu. Zira Yohan Jungkook'un burnunun dibinden bir dakika uzaklaşmamış, sürekli sarılmış, nispet edercesine dudaklarını Jungkook'un güzel saçlarından hiç çekmemişti.
"Ben biraz bahçeye çıkacağım." Yohan'ın yanındaki alfayla sürüler hakkında konuşmasını fırsat bilmişti. Benimle gelmez ve ben de rahat bir nefes alırım diye düşünmüştü.
"Birlikte çıkalım."
"Sen alfayla sohbetine devam et Yohan. Biraz serinleyip geleceğim."
"Dikkatli ol." Alfa ellerini istemeyerek ayırdı nişanlısının ellerinden.
Jungkook bahçeye adımladığında bahar esintisi o güzel saçlarını hareketlendirmişti. Biraz ilerleyerek davet yerinden uzaklaştı. Mutlu değildi. Üzülüyordu kendi haline. Birkaç ay sonra hiç istemediği bir alfanın eşi olacaktı.
Aynı sıralarda sigara içmek için davet yerinden bahçeye çıkan Taehyung'un gözleri takıldı Jungkook'a. Yanına gitse ve bir selam verse uygunsuz kaçar mıydı? Sonuçta o nişanlı biriydi. Yanlış anlaşılır mıydı?
Kafasındaki tüm tedirginliklere rağmen Jungkook'a doğru adımladı. Delta oluşuna güveniyordu. Gelip de kimse ona hesap soramazdı.
"Merhaba." Tok ve kalın ses Jungkook'un kulaklarına iliştiğinde başını çevirdi.
"Ah, merhaba."
"Biraz hava almak istediniz sanırım." Taehyung aslında iyi laf yapardı. Mutlaka konuşacak bir şeyler bulur, yanındakileri asla sıkmazdı. Sevdiklerine karşı eğlenceli bir adamdı.
"Evet, içerisi fazla boğucu olmaya başladı." Jungkook yanındaki kurdun delta olduğunu biliyordu. Aslında onu daha önce hiç görmemişti ancak davette herkes onun hakkında öyle bir konuşuyordu ki tüm hayat hikayesine kulak misafiri olduğu söylenebilirdi.
"Dans ederken yorulmuş olmalısınız."
"Alfa dans etmeyi seviyor."
"Alfan."
"Nasıl?"
"Ondan alfam diye bahsetmeniz gerekmez mi? Siz nişanlısınız."
Jungkook konuşmak istedi. İçindekileri dökmek, doyasıya ağlamak istedi ancak deltaya güvenebilir miydi?
"Evlenmeyi istediğim pek söylenemez."
Taehyung şaşırmadı. Jungkook'un yüzündeki hüznü görmüştü zaten. Tanıdıktı.
"Neden istemediğin bir şeye devam ediyorsun?"
"Lider ve büyükannem öyle istedi."
"Ya sen? Sen istedin mi Jungkook?"
"Adımı size söylediğimi hatırlamıyorum delta."
"Davette konuşurlarken duydum."
"Gerçekten de tüm kurtların lideri sen mi olacaksın?" Birden bire alakasızca sorduğu soruya şaşırmıştı Taehyung.
"Zaten öyleyim."
"Yani şimdi hangi sürü olduğu farketmeden istediğin sürüde söz hakkına mı sahipsin?" Jungkook ilgiyle deltaya dönmüştü. Bu sorularının bir amacı vardı.
"Ben bir deltayım Jungkook. Yaşanmış ve yaşanacak tüm yılların başıyım. Ben ölene kadar da öyle olacak."
"İsteden başka sürüden birini alıp kendi sürüne götürebilir misin?"
"Seni alfadan ayırmamı mı istiyorsun?" Taehyung hafifçe gülerek sormuştu. Jungkook'un şaka yaptığını zannetmişti.
"Fena olmazdı. Ancak büyükannem çok üzülür. Sanırım sadece onun yüzünden isteyemem bunu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouvaille /Taekook
Fiction généraleYüzyılın deltası Taehyung, yaşadığı yıl boyunca vitasına rastlayamamıştı. "Ah Jungkook, demek senin de içinde bir sızı var..." Omegaverse Semetae