Niye hayat böyle olmak zorundaydı ki, bir kere de istediğimiz gibi gitseydi olmaz mıydı? Karar vermiştim artık buna bir son vermem hayatımı benim yönetmem gerekiyordu çünkü bu şekilde kendime acı çektirmekten başka bir şey yapmıyordum.
Hukuk okuyacaktım artık daha çok ders çalışmaya başladım aslında dersin üstüne daha çok gidince yaptığımı anladım. Günlerim evden okula,okuldan kütüphaneye,kütüphaneden eve şeklindeydi işin garip kısmı ise 2 haftadır rahattım, kaya ve diğerleri okula gelmiyordu ve bu derse daha çok odaklanmamı sağlıyordu. Hira abla bana çok yardımcı oluyordu.
Bir karar vermiştik onun iş gereği burdan gitmesi gerekiyordu. Beni de götürmek istiyordu ama kararsızım hukuk isteyen birinin farklı ülkede eğitim görmesi bana zor geliyor ama orda çalışırsam orda eğit,m görmezden sıkıntı olmadı.
Bunları düşünürken okula geç kaldığımı fark ettim. Bu hep böyleydi sabahları aşırı dalgın olmaya başladım ve hocalar bu yüzden bana kızıyordu. Ama bu benim elimde olan bir şey değildi(kesinlikle yalan benim elimde olan birşey)
Hızlı hazırlanma sonucunda artık evden çıkabildim. İnsanların bakışı üzerimde ve ben bundan çok fazla rahatsız olmama rağmen birşey yapamıyorum. Sakın bir şekilde okula gidip kütüphaneye gitmek istiyorum ama sanki bu pek mümkün olamayacak gibi içimde bir korku var.
Okula gelmiştim ama karşımda gördüğüm şeyle durmak zorunda kalmıştım. Neler oluyordu burda, insanlar niye toplandı?Niye okul tabelası değişti? Niye bora ve kaya okul dışında mutsuz bir şekilde duruyordu? Aklıma böyle soruların cevabını anlamak için adı Ada olan kızın yanına gittim. Bu aralar zaten okulda tek konuştuğum kişi adaydı.
"Ada ne oluyor burda neden insan-" konuşmamı yarıda kesip gelmeme aşırı mutlu olmuş gibiydi. "Kızım sonunda geldin neler olduğunu biliyor musun?" Salak mı bu ya "he biliyorum vahiy yolu ile geldi" bu deme göz devirdi ve komikti cidden "neyse dalga geçme okul müdürü okulu satmış ondan artık kaya ve Bora olmayacak onlarda okuldan ayrılıyor amatek sıkıntı burda ki kimse yeni müdürü istemiyor ve nedeni ise yeni gelen müdür okulu yıkıp buraya avm yapmak istiyormuş." İnanamıyorum bunlar 1 günde nasıl olmuştu yeni gelen müdürü şimdiden aşırı merak ettim. Neden böyle bir şey istiyor sınavlara bu kadar az kalkmışken niye şimdi neden okul bitince değil? Zaten 1 hafta yeterince mutlu oldum bir olay çıkmasa şaşardım.
"Bu dediklerin de ciddi misin? Dalga geçmiyorsun dimi yoksa valla oturur ağlarım sınava bu kadar az kalmışken ne alaka şimdi ya okul bitimini bekleyemiyor mu bu adam yada kadın" sinirlenmiştim düzenim bozulsun istemiyordum. Bunu istememek en büyük hakkım diye düşünüyorum.
"Bilmiyorum, bildiğim herşeyi sana anlattım zatn" bunu derken hemen boraya doğru gittim ona diyecektim hep anı kararlarım yüzünden başıma bunlar geliyor ya şimdiden stres yapmıştım bile, "nıe gidiyorsunuz" demek istiyorum, "neden babanız bunu yapıyor" diye sormak istiyorum herşeyi sormak istiyorum ama biliyorım bunları sorucak zamanım yok en doğru soru ney ki ne sormam gerekiyor ki gitmeyin demek istiyorum sadece kara değil bora ile güzel arkadaşlığım var onu seviyorum, onun yanında kendimi güvende hissediyorum bu yüzden istemiyorum.
"Selam" Allah'ım bu nasıl bir giriş böyle selam ne demek "selam tatlı kız nasılsın?" tatlı mı ne kadar yalancı bu da böyle "iyim demek isterdim ama diyemiyorum bu olanlardan sonra ve okuldan gidicek mısınız? Neden? Ve neden okul yeri AVM oluyor?baban neden anı bir karar alarak böyle birşey yapıyor? Hem siz nereye gidiceksiniz?" aman allahım ne kadar çok soru sordum ben acaba ama ikisine de bakınca bana gülümseyerek baktıklarını gördüm çok mu komik gözüküyordum acaba.
"Yaramaz kız çok soru soruyorsun ve hiç birini aklıma tutmadım bebeğim. Tek hatırladığım okuldan gidicek mısınız oldu ve evet gidiyoruz artık seni zorbalayan bir zorban yok seni çok özleyecem" Ben o kadar boşuna mı konuştum ne demek sadece ilk sorduğum soru aklında kalmış ve bu iyi bir haber değil miydi? Beni zorbalayan biri yoktu artık ben bunu hiç düşünmemiştim. Sonunda tamamen kurtuluyorum ama neden sevinemiyorum? Neden gitme demek istiyorum ki bu doğru değil dimi? Belki ona da alıştığım için böyle düşünüyorumdur.
"Merak etme ben herşeyi aklımda tuttum ama bazılarına cidden cevap veremem Kaya'nın aksine artık sana iyilik yapan ve seninle pizza yiyen kimse olmayaca-"
"Dur bir saniye siz beraber pizza mı yiyorsunuz,ciddi misiniz?" kaya nie bu kadar sinirlendi ki bu çocuğu anlamak cidden çok zor birşey "evet canımız sıkılınca parka gidip yiyoruz neyse boşversene sen senin işin gücün zorbalık yapmak" kesinlikle haklıydı onun tek bildiği kötülük yapmak "ben sadece bu aptala zorbalık yaparım diğer kızlar umrumda bile değil çünkü onlar daha güzel hemde akıllılar."
Onlar daha güzel
Onlar daha güzel
Onlar hem güzel hemde akıllıNeden bu cümle canımı yaktı cidden böyle mi düşünüyordu. Hayır kızım üzülmek yok neden üzülüyorsun salak mısın sen mutlu ol üzülücek bir olay yok zaten ortada abartma lütfen.
"Kendine yeni bir okul beğensen iyi olur, babam burayı verdi ve verdiği adamda derhal burayı AVM yapmak istiyor diğer sınıflar için zor olmaz ama son sınıf öğrencileri için cidden zor bir durum olucak kendine dikkat et ve umarım belki karşılaşırız bu biraz zor olsa da seni tekrar görmek için elimden geleni yapıcam ufaklık"
Ben yeni okulu nerden bulucam şimdi çok kolay gibi diyor ama değil eve en yakın yer bu okul hemen geliyordum ve bu okula alıştım ne kadar rezil anılarım ile dolsa bile Bora'nın dediklerine göre ülke değiştiricekler yada şehir.
"Umarım karşılaşırız,sizi çok özleyecem" ne dedim ben sizi mi dedim kara aniden bana bakması ile aklım başıma gelmişti
"Beni özleyeceğine emin misin ezik?"
"Yani evet sonuçta eve gidince bir ton küfür edeceğim kimse olmayacak bu biraz kötü bir durum olucak." oh be hemen çözdün kızım işi aferin sana
"Haklısın." bu kadar mı neyse daha ne bekliyorum ki
"Bende seni özleyecem ve bizim gitme saatimiz geldi"
Gitme saatimiz geldi. Bu kadar kolay diyip benim kalbimin ağrımasına neden olan bu cümle de neyin nesi böyle bana ne oluyor, artık kendimi tanıyamıyorum.
Bora gitmişti ama kara durup beni izlemeye devam ediyordu, içimdeki ses konış kızım diyordu dök içini kurtul diyordu ama bir yanımda hala onun üzerimde bıraktığı korku vardı. Ne yapmam gerekiyordu konuşmalı miyim? Evet diyordı konuş bir daha bu fırsat eline geçmez. Tamam dedim konuşucam."Neden bana böyle yaptın neden hayattımı ceheneme çevirdin?" sustu gözlerimin içine baktı dudaklatı aralandı ama sonra hemen kapattı bir cevap bekliyorum ufak bir cevap çünkü her gün bu soruyu düşünmekten sıkıldım.
"İnsanı yaşadığı şeyler büyütür. Duygularını davranışlarını insanlardan nasıl görürse öyle büyür bak bende öyle büyüdüm." ne demek istiyordu yine bilmece şeklinde konuşuyordu.
"Sana böyle davranmamın bir nedeni vardı, senden kurtulmanın ve sana bağlanmamanın en iyi yolu buydu lütfen beni anla" bir nedeni varmış, bana bağlanmak istememiş ama o benle konışmasa ben onla konuşmazdım ki neden böyle yaptı.
"Tamam anlamadım ama olsun kendine dikkat et görüşürüz."
"Görüşürüz deniz kızı"
Deniz kızı...
Bu sondu bu hayattımın dönüş noktasıydı olucak dedi iç sesim başarıcaksın. Evet olucak kendime ilk kez bu kadar güveniyorken bırakamam, bunu yapamam bu çok zor ben LUNA, her ne kadar ismimi sevmesem de başarıcaktım kurtulmak için tek seçenek ya yap yada yapma ama ben yapıcam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dönüm Noktası
Teen FictionGeçmişin seni büyütür. Duygularını ve davranışların insanlardan gördüğün şekildedir.