Piercing | HYUNLIX/MİNSUNG

Bölüm -2

"Dur kanka burası."

Felix arabayı durdurdu ve dükkanın önüne park etti. Dükkanın önünde iki çocuk oturmuş sigara içiyordu. Bir sürü dövmeleri vardı. Bunlar dükkan sahibi olmalıydı.

Felix Jisung tam arabadan inerken kolundan tutup durdurdu.

"Hangisi kanka?"

"Kanka sigara içen."

"İkisi de sigara içiyor!"

"He pardon. Ayağının dibinde kedi dolaşan var ya. O."

"He sarışın olmayan."

"Aynen sarışını sana yapcaz."

"Sus da in."

İkisi birlikte arabadan indiler. Sarışın çocuk onların geldiğini görünce sigarasını yere atarak söndürdü ve ikisine gülümsedi.

Felix o gülümseyince kendini tuhaf hissetmişti. Güzel bir gülümsemesi vardı.

"Hoş geldiniz. Ne için gelmiştiniz?"

Felix Jisung'un ağzının suyunu akıta akıta bahsettiği çocuğu izlediğini görünce soruyu duymadığını anladı. Jisung'un karnına dirseğini geçirdi ve soruyu kendisi cevapladı.

"Arkadaşım piercing yaptıracak."

Jisung acıyla öne eğilmiş karnını tutuyor ve Felix'e ters ters bakıyordu. Sarılı çocuğun ona baktığını görünce kendini toparladı.

"Evet piercing yaptırmaya geldim."

"Pekala sizi içeriye alalım."

Jisung'un ki de sigarasını söndürdü ve dördü birlikte içeriye girdiler.

"Sizi şöyle alalım."

Sarışın çocuk Jisung'u bir koltuğa yönlendirdi. Felix'de ayakta onu beklemeye başladı.

"Aklınızda bir şey var mı?"

"Kaşımı deldireceğim."

"Peki yapalım."

"Ama bir isteğim olacak."

"Tabiki."

"Beni şu arkada kasada oturan çocuk delebilir mi?"

Felix ve diğer ikisi aynı anda Jisung'a döndüler. Jisung kurduğu cümle yüzünden hiç utanç duymuş gibi görünmüyordu. Felix ise gülmemek için kendini çok zor tutuyordu.

Jisung'un bahsettiği çocuk tuhaf bir bakışla yerinden kalktı ve Jisung'un yanına gitti. Sarışın çocukla aralarında kısa bir bakışma geçti. Sarışın çocuk hafifçe sırıtarak aradan çekildi.

"Nasıl isterseniz öyle olsun."

Felix gülmemek için yanağının içini ısırdı.

Sarışın çocuk Felix'e döndü.

"Ayakta kaldınız, isterseniz sandalyelere oturabilirsiniz."

"Ah, teşekkür ederim."

Felix en yakınındaki sandalyeye oturdu.

"İsminiz neydi?"

"Felix."

Sarışın çocuk Felix'in yanındaki sandalyeye oturdu.

"Memnun oldum. Hyunjin ben."

Hyunjin. Bu isim kulağına çok hoş gelmişti.

"Bende çok memnun oldum."

Hyunjin göz ucuyla Jisung'un oraya baktı.

"Arkadaşım Minho. Burası bana ait. O da yanımda çalışıyor."

Felix dükkana kısaca göz gezdirdi. Zevkli bir dizaynı vardı.

"Siz mi dekore ettiniz?"

"Çoğunluğunu evet. Beğendin mi?"

"Evet. Çok hoş."

Hyunjin gülümsedi.

"Sen neden bir şey yaptırmıyorsun?"

"Ben iğneden korkarım."

"Seni arkadaşın mı peşinde sürükledi?"

"Biraz öyle oldu. İsmi Jisung."

"Jisung. Sana ufak bir sır vereyim mi?"

"Tabi."

Hyunjin hafifçe Felix'in kulağına doğru eğildi. Felix kalbinin hızlandığını hissetti ama bu yersiz hızlanmaya bir anlam veremedi.

"Arkadaşım Minho dün Jisung'u dükkanın önünden geçerken görmüş. Dünden beri başımın etini yiyor o çocuğu bulalım diye. Bakıştıklarını söyledi. Beğenmiş senin arkadaşını. Bu gün buraya gelmeniz çok sürpriz oldu."

"Oha ciddi misin? Buraya gelme sebebimiz Jisung'un Minho'yu beğenmesi. Hatta iki saniye bakıştık kesin o da bana aşık demişti de inanmamıştım. Doğruymuş."

İkisi birlikte kıkırdadılar.

"Yapalım bunları. Harika bir çift olurlar."

"Kesinlikle."

Onlara doğru gelen Jisung sohbetlerini bölmüştü.

"Kanka bitti. Nasıl olmuş?"

Felix Jisung'un kaş piercingine baktı. Çok seksi olmuştu.

"Bok gibi olmuş."

Jisung göz devirdi ve kasaya yöneldi. Felix ve Hyunjin'de sandalyeden kalktı.

Hyunjin elini sıkması için Felix'e uzattı.

"Tanıştığıma memnun oldum tekrardan Felix. Bu güzel sohbet için teşekkür ederim. Yine beklerim."

Felix gülerek Hyunjin'in elini sıktı.

"Jisung beni muhtemelen her gün buraya getirecek zaten. Bu yüzden daha çok kez görüşmemiz gerekecek."

Jisung Felix'in kolunu tuttu ve çıkışa doğru çekiştirdi.

"Milletle fingirdeşmen bittiyse gidelim hadi!"

"Jisung dursana bi oğlum!"

Çıkarken son kez Hyunjin'e döndü.

"Görüşürüz!"