Uyanıp hazırlandıktan sonra Ferit'le el ele kahvaltıya indik.
Kahvaltıya indiğimizde herkes çoktan masaya geçmişti bile.
Bizde Ferit ile geçip kendi yerimize oturduktan sonra Latif Bey Halis ağayı kahvaltıya çağırmaya gitti.Biz Halis ağanın gelmesini beklerken Emre karşıdan Ferit'e doğru,
"Ferit,"
"Efendim?"
"Şirkette yeni anlaştığımız iş için seninde birkaç tane imza atman gerekiyor.Bir de akşam bir yemek ayarlamışlar daha iyi tanışmak ve konuşmak için.Uygun mudur senin için?"
"Uygun uygun.Kahvaltıdan sonra hemen şirkete geçeriz o zaman.Akşam da şirketten yemeğe.Olur mu?"
"Aynen öyle yapalım."
Ferit ile Emre Fuat abinin pozisyonunda çalışıyorlardı.Ferit ara sıra çizimlerde yapıyor Emre'de ona yardımcı oluyordu.Geçen hafta da Fransız bir adamla ortak olmuşlardı.Ve şimdi de Fransa'da açılacak yeni şirket için yoğun bir tempoda çalışıyorlardı.Bütün bunlar olurken Emre ile Ferit'in arası ise gittikçe daha iyi oluyordu.
Kahvaltıdan sonra Ferit ile odaya çıktık.Ben oturup bebek gelişimi hakkında bir kitap okurken Ferit ise çantasına birkaç dosya ve dün Emre ile bitirdikleri çizimi koyduktan sonra çantasını alıp yanıma geldi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Görüşürüz hayatım,iyi çalışmalar."
"Görüşürüz bebeğim.Bak kendini sakın yorma birşey olursada beni ara.Anlaştık mı?"
"Anlaştık."
Alnımı da öpüp kalktıktan sonra odadan çıktı.Bende kitabı
okumaya dalmışken kapının çalmasıyla dikkatim kapıya döndü.
"Gel!"
Kapı açıldığında gelenin Asuman olduğunu gördüm.
"Gelebilir miyim Seyrancığım?"
Gülümseyerek,
"Gel Asuman."
Asuman karşımdaki tekli koltuğa oturduğunda gözleri elimdeki kitaba kaydı.
"Bebek gelişimi için kitap mı okuyorsun?"
"Evet,bu hafta içinde dört kere bitirdim kitabı."
Asuman uzanarak elimdeki kitabı kenara koydu ve ellerimi tuttu.
"Seyran sen korkuyorsun değil mi?"
"Yani...Evet."
"Neyden korkuyorsun peki?"
"İyi bir annelik yapamamaktan."
"O zaman korkma.Çünkü sen çok güzel bir anne olacaksın."
"Öyle mi diyorsun?"
"Aynen öyle diyorum."
"Alp nerede normalde bırakmaz seni?"
"O uyuyor,dün gece çok geç yattı.Sabah da erken kalkınca alamadı uykusunu."
Başımı salladım.Aklıma gelen fikirle heyecanla Asuman'a döndüm.
"Asuman bir kızlar günü yapmaya ne dersin?"
"Valla hiç hayır diyemeyeceğim Seyran."
"Gülgün anne de gelir ablamı da alırız.Alp'e de Dicle'ler bakar."
Asuman ayağa kalktı ve odadan çıkmadan önce bana bakıp,
"O zaman ben şimdi gidip hazırlanayım Gülgün anne ve Suna'ya da haber vereyim.Aşağıda buluşalım."
"Olur."
Ablam ile Abidin abi yalıda yaşıyorlardı.Abidin abi de kendine bir şirket kurmuştu.Ferit ve Emre'de ortak olmuşlardı.Oto galeri gibi birşey di ve gayet iyi bir miktar kazanç sağlıyordu.
Asuman odadan çıktıktan sonra kalkıp kıyafet seçmeye koyuldum.
Üstüme gold saten ip askılı bir buluz onun üstüne ise deri siyah bir blazer ceket,altıma ise siyah deri bir etek giydim.Etek dizimin biraz üstünde bitiyordu.Yüzüme güzel bir makyaj yapıp salık bıraktığım saçlarımın önlerinden küçük tutamlar alıp arkada birleştirdim.
Aynada kendime son kez bakarken tekrar şükür ettim.
Sekiz buçuk aylık hamile olmama rağmen karnım o kadar da büyük değildi.Bu da benim şansımdı her halde...
Çantamı da aldıktan sonra odadan çıkıp aşağı indim.
Herkes hazırlanmış beni bekliyordu.Yanlarına gittiğimde vakit kaybetmeden evden çıktık.
İlk önce bir alışveriş merkezine gitmiştik.Resmen bütün mağazalara tek tek girdikten sonra poşet poşet alışveriş yapmıştık.Şimdi de bir lokantada oturmuş yemek yiyor ve sohbet ediyorduk.
"Ay keşke Nükhet hala da gelseydi!"
Normalde Nükhet halaya da teklif etmiştik ama işleri olduğu
için nazikçe reddetmişti.İfakat Hanım ise zaten kahvaltıdan
sonra ortadan kaybolmuştu.
"Keşke,başka bir zaman onunla da çıkarız."
Yemeğimizi bitirdikten sonra da bir müzeye gitme kararı aldık.Aslında müzeye sadece davetliler girebiliyordu ama Gülgün annenin bir tanıdığı sayesinde girebilecektik.
Müzeye ilk girdiğimizde hepimizin ağzı açık kalmıştı çünkü her şey mükemmeldi.
Tablolar kısmında gezmeye başlarken tabloların derinliği ile
hayranlığım gitgide artıyordu.Tablolara bakmaya devam ederken çalan telefonumla durup çantamdaki telefonumu çıkardım.Ferit arıyordu.Hemen telefonu açıp kulağıma koyduğumda gözlerim önünde durduğum tabloda geziniyordu.
"Alo Ferit?"
"Seyran ne yapıyorsun,iyi misin?"
"İyiyim Ferit,Gülgün annelerle kız kıza geziyoruz işte."
"Biliyorum."
"Nereden biliyorsun?"
"Ee güzelim magazine yakalanmışsınız.Gündem de siz varsınız."
"Ne diyorsun hiç fark etmedik bile."
"Ee işleri bu,neyse ben seni daha fazla tutmayayım.Görüşürüz,"
"Görüşürüz aşkım."
Telefonu kapatıp çantama koyduğumda hala tabloya bakıyordum.Çok güzel bir tabloydu.
Tam o sırada arkamdan gelen flash sesiyle arkama döndüğümde ablamın beni çektiğini gördüm.Gülerek yanına gittiğimde çektiği fotoğrafı bana gösterdi.Omzumla omzunu hafifçe iteklediğimde,
"Güzel çekmişsin,at bunu bana."
"Atarım atarım."
Müzeyi gezdikten sonra hava yavaştan karardığı için eve geri döndük.Eve geldiğimiz gibi herkes kendini odasına attı.Biraz dinlenip üstümü değiştirdim ve telefonda gezinmeye başladım.Bugün Ferit'ler iş yemeğinde olacağı için ve Halis ağada yemeğe inmeyeceği için rahattım.Ablamın bana gönderdiği fotoğrafı da instagrama koydum.SeyranKorhann_📸@SunaŞanlıı
FeritKorhann,SunaŞanlıı ve diğer 93.518 kişi beğendi.
Fotoğrafı paylaştıktan sonra telefonu bırakıp bugün aldığım yeni kitabı okumaya koyuldum.Kızımız için isim bakıyordum.
Ben böyle isim bulmak için kitaba kendimi iyice kaptırmışken kapı açıldı ve içeri Ferit girdi.
Elimdeki kitabı bırakıp ayağa kalktım ve kollarımı Ferit'in boynuna doladım.Ferit'te elleriyle belimi sararken bir yandan da saçlarımı kokluyordu.
"Hoş geldin sevgilim."
"Hoş buldum."
Beraber koltuğa geçtiğimizde Ferit'in göğsüne sokulmuştum.
"Ne yapıyordun?"
"Kızımıza isim bakıyordum."
"Sevdiğin bir isim var mı ya da dikkatini çeken."
Başımı salladım.
"Alisa;Asil ve soylu demek.Hem isim hem de anlamı çok güzel."
"Alisa Korhan.Çok güzel oldu Seyran."
"Peki senin aklında yok mu bir isim,sadece benim kararımla olmaz."
"Valla sevgilim sen bu işleri hiç bana bırakma çünkü hiç iyi değilim.Yani benim bulabileceğim max isim İfakatsu falan olur."
İkimizde kahkahalarla gülerken,
"Alisa Korhan,diyoruz o zaman?"
"Aynen öyle diyoruz.Yalı halkına hayırlı olsun."
_________________________
45 oy 15. Bölüm?
Finale son 4...
Çok güzel bir bölüm oldu umarım siz de seversiniz.
Bu aralar hem psikolojik hem de fiziksel olarak çökmüş hissediyorum ve bu da bölümlere yansıyor.Bu yüzden kusura bakmayın.
Diğer bölüm görüşmek üzere.Hoşçakalın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalı Çapkını | Je t'aime [TAMAMLANDI]
Misterio / Suspenso*"Je t'aime" Fransızca da "Seni seviyorum" anlamına gelir.* "Bir susun artık!" Aslında kimse yoktu,kimse konuşmuyordu,yapayalnızdı.Kafasını ellerinin arasına alarak omuzları sarsıla,sarsıla ağlamaya devam etti. "Lütfen,susun artık!" Kimse yoktu,kims...