ÖLÜLER DÜNYASI İBLİSLERİ

96 10 152
                                    

(Tahmin edersiniz ki beğenmediğim bir bölüm oldu. Ama son kısmındaki tepkilerinizi merak ediyorum.)

Buzdan şato sessizdi. Ejderhalar bile her zamanki gibi sağda solda kükreyip uçuşmak yerine farklı noktalara konmuştu.

Leonardo buzdan şatonun merdivenlerinden şatonun kafasının içindeki odaya çıkana kadar duvarların içinden belli belirsiz sesler duymuştu. Kraliçenin büyünün anıları sakladığını söylediği düşünülürse bunlar onun anıları olmalıydı. Leonardo onun kafasının içindekileri merak ediyordu ama bin yıllık bir süreyi deneyimlemek istediği pek söylenemezdi.

Lavin'i buzdan tahtında otururken bulmuştu ve yalnız değildi.

Yanı başında birkaç elf bekliyordu. Lavin'in donuk ve sakin ifadesini görünce Leonardo, onun nasıl böyle sakin kalabildiğini merak etmişti. Kendisini yıllarca hapsedenlerle aynı yerde kalabilmesi beklenmedikti.

Elfler doğanın canlı yaşam formlarıydı ve evrenler arası geçişi istedikleri zaman yapabilen tek varlıklardı. Sadece istemeleri yeterliydi. Gözlerini kapatıp açtıklarında farklı bir evrene geçmiş olurlardı. Geçiş üzerindeki kontrolleri sayesinde Lavin'i buraya hapsetmişlerdi. Buz kraliçesi evrenler arasındaki en güçlü büyücülerden biriydi ama sihri belli büyüler üzerinde güçlüydü. Elflerin ona koyduğu kilidi istese de açamazdı.

Genç bir erkek elf ziyaretçiyi görünce öne çıktı. Sivri kulakları uzun saçlarının arasından dışarı çıkıyordu. "Gelmen iyi oldu." dedikten sonra bakışları duvarda gezinen Lavin'e baktı. "Biz de tam vampirler dahil burada yaşayan herkesin artık kendi dünyasına gönderilmesi gerektiğini konuşuyorduk."

Lavin kaşlarını çattı. "Ben de neden yüzyıllar içinde değil de bugün bunu istediğinizi sordum, Estes. Yüzyıllardır onların benimle olduğunu biliyordunuz. Gerekli olduğunda saklanma ve en olmadık, gereksiz zamanlarda ortaya çıkma huyun hiç değişmiyor."

Estes dediği elf, onun gibi sakinliğini korudu. "Burada yaşayanlar buradaki sihir akışlarına uyum sağlayarak yaşıyordu. Ama son zamanlarda artan ziyaretçilerin akışları rahatsız ediyor. Bunu senin çiğnememen gereken başlıca kural, unutma."

Leonardo elfin duygusuz sesinde nedense üstü kapalı bir tehdit sezmişti.

"Sen yapmamam için beni tehdit etmek yerine tekrar ederse nasıl kendini kurtaracağını düşün. Sen bana yasak koyamazsın, emir veremezsin. Tek yapabileceğin ceza vermek. O da bana işlemez."

Lavin cevabını verdikten sonra başını Leonardo'ya çevirmişti ama Estes tekrar dikkatini çekti. "Şu konuda bir anlaşalım, kraliçe(!)" Sesinde bariz bir küçümseme vardı. "Sihir akışları yabancı maddeleri kabul etmez. Eninde sonunda kendine bir düzen oturtmak zorunda. Bu yüzden etrafındaki canlıları parçalayıp içine alabilir. Onları kendi dünyasına göndermelisin. Ejderhalar ve diğer yaratıklar için bu bir sorun değil. Onlar doğanın parçaları ve sizin aksinize doğa onları korur. Sihir doğanın parçasıdır. İstesen de istemesen de dediğimizi yapacağını ikimiz de biliyoruz. Eğer yapmazsan..."

Sadece bir göz kırpma süresi içinde Lavin'in gücü bedeninin etrafında şekillenip bir ejderha formunu aldı ve tahtın etrafına onları tehdit eder bir şekilde dolandı.

GEÇMİŞİN SESLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin