2~ My Secret Love Too

559 63 98
                                    

Yorum ve oylarınızı bekliyorum ❤️ iyi okumalar🥂

~2

Bangchan

Sabah yine kalbimin hızlı hızlı atmasıyla beraber, heyecanla uyanmıştım. Vücudumun yatağın içinde sırıl sıklam terlediğini farkettim. Yine rüyamı hatırlamıyordum. Son zamanlarda rüyamda birisi vardı. Bunu biliyordum ama asla rüyalarımı hatırlamıyordum.

Yavaşça doğrulup terliklerimi giydim. Odamdaki banyoya ilerleyip ılık bir duş aldım. Kalbimin çarpıntısını hissedebiliyordum. Neden olduğunu az çok tahmin edebiliyordum ama kabul etmek de istemiyordum.

Hemen üzerime her zaman olduğu gibi siyah birşeyler giydim. Hava biraz esintiliydi. Ama yinede ince birşeyler giymiştim.

Her sabah olduğu gibi bu sabahta telefonumu kontrol etmek için elime aldım. Birçok bildirim vardı. Dikkatimi çeken bir bildirimin üzerine tıkladım.

Dün paylaştığım fotoğrafin altına Yuna'dan gelen bir yorum vardı.

"Sevebilirsin, çünkü zaten o kişi senin özgürlüğündür

Gördüklerimle beraber kalbim daha da atmaya, heyecanlanmaya başlamıştı.

Bu hislerin telaffuzu yoktu sanki.

O benim özgürlüğümdü.

Kalbimi yerimden uçuran bu duygunun tüm bedenimi ele geçirmesine izin verdim. Gözlerim kapanmış, dudaklarıma minik bir tebessüm düşmüştü.

Dinlediğim tüm güzel şarkılar, piyano çalarken hissettiğim o hafif duygu, yağmur yağdığında oluşan o toprak kokusu, güneşli günlerde var olan neşe.. hepsi bana onu hatırlatıyordu.

Onu düşleyerek açtım gözlerimi, yavaşça.

Bu kez telefonum elimdeyken üstten gelen bir bildirim, dikkatimi ona vermemi sağlamıştı.

"Set aşkı gerçek oluyor! Ünlü televizyon oyuncusu Kim Yu-Na ve dizi partneri Park So-Youn hakkında ilişki detayları..."

Bu haberi gördüğüm esnada dudaklarıdaki minik tebessüm yok olmuş, yerini hissizliğe bırakmıştı.
Sırtımdan aşağıya doğru soğuk sular dökülüyordu. Bunu beklemiyordum. Yu-Na'nın sevgilisi olduğu gerçeğini kabullenmek istemiyordum.

Yıllardır aynı şirkette çalışıyorduk. Ama ben Yuna'ya hislerimden bir türlü bahsedememiştim. Sadece üyeler biliyordu ve ben de onu sevdiğini kabul etmek istemiyordum zaten. Korkuyordum...

Çünkü bir kadını sevmek basit bir şey değildi bana göre. Sevdiğim kadını kendinden bile çok sevmem gerektiğine inanıyordum. Onu asla üzmemeliydim. Kendini her şekilde kontrol etmeli, ve ona saygısızlık yapmamalıydım.Sevdiğim kadına bebeğim gibi ilgilenmeliydim.

Böyle düşünüyordum. Kadınların oyuncak olmadığı, sevilip bir kenara atılmaması gerektiğini, herkesden ve herşeyden çok sevilmesi, saygı duyulması gerektiğine inanıyordum. Günümüzde var olan pek çok erkeğin aksine. Kadının yaptıklarının değil, erkeğin aldığı aile eğitiminin önemli olduğuna inanıyordum.

Bu yüzden hiçbir kadına aşık olmak istememiştim. Onu kırmaktan, üzmekten, yanlışlıkla olsa da bağırmaktan korktuğu için..

Ama olmadı, yapamadım. Onu ilk gördüğünden beri aklındaydı. Hafif çekik olan gözleri, omzunda biten saçları, dolgun ve biçimli dudakları... Onu şirketin spor salonunda gördüğümden beri aklındaydı.

Üyeler Yuna'ya aşık olduğumu sürekli söylüyordu. Ama kabul etmiyordum. Belkide korkuyordum. Alacağım cevaptan, yada eskisi gibi olamayacağımızdan. Bir kadını sevmenin sadece onu görmek kadar basit olmaması gerektiğini düşünüyordum. Ama farketmemiştim ki, onu ilk defa gören gözlerim deli gibi aşık olmuştu Yuna'ya.

Two Same Hearts || BangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin