13. Bölüm Beyim

266 10 2
                                    

Vote atıp yorum yapmayı unutmayın 🥰

Medya;Metehan ve Zeynep♡

Evliydik ve 1. Ayımızı doldurmuştuk. Allah'a şükürler olsun ki sıkıntısız bir şekilde bu ayı yok etmiştik.

Bahçedeki çiçekleri suladıktan sonra İçeriye yemek yapmaya mutfağa geçtim. Ama inanın kafamda herhangi bir yemek yok dolabı açtığımda patlıcan ve kabaklari görünce patates patlıcan kabak türlüsü yapmaya karar verdim. Sırayla hepsini soyup kızarttım.
Bir tepsiye alıp fırına attım. Yanına da pirinç pilavı yapmaya karar verdim.

Ha bu arada Metehan yukarıda duş alıyor. Onu demeyi unuttum. Yemek yaptıktan sonra sofrayı hazırladım. Merdivenlerden yukarıya Metehan'ı seslemek için çıktığımda odadan bağırma sesleri geliyordu. İçeri girdiğimde arkası kapıya dönüktü.

-Siz ne diyorsunuz? Ne demek Hiranur daha iyidir. Siz benim sizin yiğeninizle evli olduğumu bildiğiniz halde neden diğer yeğeninizi benimle evlendirme peşindesiniz. Bunu bana nasıl söylüyorsunuz?

Ben doğru duydum değil mi? Bu sefer diğer teyzem kuzenimi Metehan'la evlendirmek istiyor. Allah'ım ben neyin içine düştüm? Tam arkamı dönüp gidecekken Metehan bana döndü. Yüzüme bakınca kaşları çatıldı. Telefonu kapatıp yanıma geldi.

-Özür dilerim Metehan

-Dileme. Senin bir suçun yok. Ben gereken cevapları onlara verdim sen içini rahat tut.

-Teşekkür ederim.

Alnımı öpüp nefesimi içine çekti.

-Yemek hazır gidelim mi?

-Ben yarım saat önce yiyeceğimi yedim.

-Edepsiz. Sen iyice edepsizleştin

Diyip elimle ağzını kapattım. Bu hareketine karşılık avuç içimi öptü.
Elimi geri çekince gür kahkahası tüm odayı sardı. Elini tutup;

-Hadi Metehan yemek soğuyacak

-Tamam gülüm.

Merdivenlere yaklaşıp aşağıya inecekken havalandım.

-Allah bana el ayak üç de göz vermiş Metehan. Benim sağ ayağımı sol ayağımdan uzun sağ kolumu sol kolumdan kısa yaratmış. Elhamdülillah yürüyebilirim.

-Biliyorum yürüdüğünü ama ben sevdiğim kadını kucağımda taşımak istiyorum belki olamaz Fehime

İkimizde güldük mutfağa gelince beni yere bıraktı hazırladığım masaya geçti. Yemekleri tabaklara koyup önüne koydum.

-Doğruyu söyle annemden öğrendin bu yemeği sevdiğimi.

-İsabet olmuş desem ne dersin? Ayrıca sevdiğini bilmiyordum.

-Hımmm anladım. Sende haklısın doğru düzgün birbirimizin ne sevdiğini ne sevmediğini bilmiyoruz.

-Rolleri mi değiştik? Genelde ben çok erken evlendik diye düşünüyordum.

-Sana bunu düşündüren ne Zeynep? Benden bazı şeyleri saklıyorsun ve ben bunun farkındayım.

-Metehan fark edersen düşünüyordum dedim. Düşünüyorum demedim.

-Anladım onu zaten ama kalbime söz geçiremedim Zeynep. Ben seni bir buçuk yıldır seviyorum. Daha fazla dayanamadım. Mantığım senin üniversiteyi bitirmeni beklememiz söylerken kalbim o kadar bekleyemezsin dedi. Ben ilk defa mantığımla değil duygularımla hareket ettim. İlk defa duygularımla hareket ettiğim için pişman değilim.

-Metehan ben seni ilk gördüğümde içimde garip bir kıpırtı oluştu. Korkmuştum açıkçası Evlilik.Bu kelime beni çok korkutuyordu. Yakın çevremdeki insanları yaşadıklarını yaşamak beni çok korkuttu Metehan. İstemsiz olarak evlenmek istemedim. Ama ben şimdi anlıyorum ki herkes bir değil. İyi ki diyorum bazen kader seni karşıma çıkarmış.

-Korkularını yenmene sevindim. Ama ben yemek yemezsem birazdan seni yiyecem haberin olsun.

-Hadi yiyelim afiyet olsun.

-Allah razı olsun Hatun.

Gülüp yemeğime odaklandım. Ondan sonrada daha konuşmadık. Yemek bittikten sonra Metehan salona televizyonu ayarlamaya geçti. Bende bulaşıklar toplayıp yanına gittim. Salondaki koltukta oturmuş televizyonu İnternete bağlıyordu. Sessizce arkasından yaklaşıp yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. Yanına gidip oturunca şakağıma öptü.

-Zeynepim gülüm ben 3 gün sonra işe başlayacağım. Ve sanırım göreve gideceğim. Ben yokken kendine iyi bak tamam mı?

-Hemen mi? Göreve gideceksin.

-Hemen değil belli olmaz. Ben gidersem sana haber veririm.

-Ne kadar sürüyor görevlerin?

-Belli olmuyor öyle oluyor ki bir ay bile sürebiliyor.

-Anladım Allah yardımcınız olsun.

-Amin hatunum.

-Çay koyayım mı?

-Olur Vallah'a Karadeniz damarlarım yükseldi.

-Tamam ben koyup geliyorum.

Mutfağı geçip çay koydum. Telefonum çalınca salona gidip kimin aradığına baktım. Teyzemler kuzenlerim annem görüntülü konuşuyorlardı. Ben açmamaya karar verip telefonu yerine koydum.

-Açmıyacak mısın?

-Yok onlar bensiz daha mutlular

-Emin misin?

-Evet

Metehan yanıma gelip telefonumu eline aldı.

- Metehan sakın açma.

-Onlar senin ailen Zeynep. Sen istesen de istemesen de onlarla konuşmak zorundasın. O yüzden ben bu telefonu açıcam sen de konuşacaksın.

-İstemiyorum Metehan

Dememle Metehan'ın telefonu açıp elime vermesi bir oldu. Yüzüne bakınca kahkasını saklamaya çalışıyordu ama çok komik gözüküyordu. Teyzemlerle konuşmaya başladım. Daha sonra teyzem;

-Metehan nerde Zeynep

-Televizyonu ayarlıyor teyze.

-Niye ne oldu ki televizyona

-Televizyonu yoktu dün gelip kurdular.
Metehan da kanalları ayarlamaya çalışıyor.

-He anladım kolay gelsin.

-Sağol teyze.

-Sen napıyorsun Zeynep

- Çay koydum suyun kaynamasın bekliyorum teyzecim.

-Ben Metehan oğluma dedim ki Hiranur'la evlen

Bunu teyzem bana dedi ben yanlış duymadım değil mi? Duymadın Hadi ağzının payını verelim Zeynep.

-Teyze bunu Metehan'a mı dedin?

-Evet ona dedim bence sen değilde Hira daha da yakışırdı.

-Bir daha bana veya Metehan'a Hiranurla evlen veya Hiranurla evlensin diye bir şey söylerseniz terbiyemi bozarım. Hiranur'u yakıştırıp beni niye yakıştıramıyorsunuz acaba. Ayrıca ben evlendim ve o da evli bir adam uzak durun.

Diyip telefonu kapattım. Üst kata çıkacakken Metehan elimi tutup beni durdu.

-Nereye?

-Biraz uyumak istiyorum.

Kafasını salladı. Odaya girdim kapıyı kapatıp kendimi yatağa yatıp ağlamaya başladım. Bir kaç dakika sonra tam uykuya dalmak üzereyken belimde hissettiğim kollarla arkama dönüp onun kolları arasına iyice sokuldum.

-İyi geceler Hatunum

-İyi geceler Beyim.


Vote atıp yorum yapmayı unutmayın bir sonraki bölümde görüşünceye dek Allah'a emanet olun 🥰

PÖH BEY'İN AŞKI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin