😻
----------Gelmişti.
Şuan ne mi yapıyorduk?
Kucak kucağa düğüne gidiyorduk. Çünkü gerizeklı Cenkin ısrarıyla onun arabası ile gidiyorduk. Hayır yani adamların ne güzel jipleri vardı.
Nasıl bir insan buna rağmen 'Benim babamın arabası ile gidelim eğlenceli olur?' Diye tuttururdu ki?
Önde Cenk onun yanında Caner arkada da biz vardık. Ve hayır ben Esatın kucağında falan değildim.
Yasin meraklı gibi Rasimi kucağına oturtmaya çalışsa da zorla elinden alıp ben onun kucağına oturmuştum. Oh olsun.
Yasin de Esat ile yan yana oturuyordu.
Allah'ta belamı verseydi de annem gilli geri çevirmeseydim.
"Abicim değiştir şu şarkıyı ya!" Diye bağırdı Rasim. Sonuna kadar katılıyordum. Bize ne abicim arabandan ana.
"Siz ne anlarsınız müzikten bir kere hım." Diyerek burun kıvırdı Cenk. Caner yanına geldiğinden beri sapık kamyoncu dayılar gibi davranıyordu. Bir şivesi eksikti.
Hafif öne uzanarak Bluetooth'tu kendime bağlamak için açmıştım. Ardından geri yerime oturuken Rasim rahat mı diye ona bakmak için dönmüştüm.
Bir de ne görem dağ ayusu bana bakıyor. Yüzümü ekşiterek ona cevap verip Rasimi kontrol ettim. Gayet iyiydi keyfi Yasinle bakışıyordu.
Yerimde yayılırken elime telefonumu almıştım.
YouTube'de geziniyordum. Hangi şarkıyı açsam Cenk ibinesi anısı var kapat diyordu.
En sonunda 'bu kız' şarkısında karar kılmıştım. Herkesin sevdiği şarkıya denk getirmiştim sanırım ki araba sessizleşmişti.
Yavaş yavaş ve sessizce düğün yerine gidiyorduk.
-------- İlahi bakış açısı
Gençler düğün yerine varmışlardı. Kır düğünü olduğu için tam gün batımına denk gelmişlerdi.
Üç genç merakla bakarken, diğer üç genç bu elit ortamda nasıl halay çekilir diye kara kara düşünüyordu. Onlar halay için gelmişlerdi. Yoksa bu kadar kalabalığın içinde durucaklarına parkta çekirdek kola yaparlardı.
Gençler içeri doğru girerken bir anda önlerinde eğilen yaşlıları görünce irkilmişlerdi. Hepsi şaşkınlıkla birbirlerine bakmıştı.
Yaşlı kadın ve amcayı gören gençler hala ne olup ne bittiğini anlamamıştı. Yaşlılar artık düzeldiğine bir ağızdan 'annyeonghaseyo' demişlerdi.
Hepsinde jeton düşünce gülmüşlerdi. Rasim, Cenk ve Efe aynı anda eğilmişlerdi. Arakadaki üçlü ise bir anda eğilen üçlüye gülerek bakmıştı. Sonrasında ise birlikte ailelerin olduğu masaya doğru gitmişlerdi.
"Oo paşalara bak sonunda geldiler." Demişti Efenin babası.
Efe ise gülerek annesinin ve babasının ortasına oturmuştu. Herkes kendi ailesinin yanına oturunca üç genç ayakta kalmıştı.
"Gençler siz niye ayakata kaldınız otursanıza." Demişti Rasimin annesi. Cenk hem ağzına birşeyler tıkarken hemde konuşmuştu.
"Boşver Hacer teyze onlar ayakta duramaktan zevk alıyorlar." Demişti. Cenkin annesi Gülsüm hanım ise oğlunun kafasına vurarak kafasını tabağa koymuştu resmen.
Masada ki herkes gülerken Efenin babası ayağa kalkmış ve gençler için üç tane sandalye almıştı. Esat ise sandalyeleri Hazar beyin elinden almış ve taşımıştı.