Bölüm10

748 8 19
                                    

Merhabaa ben geldim🌚

Yeni bölümü aslında önceden yazmıştım ufak tefek düzenlemeler yaptım ve yayınlayayım dedim😄

Yeni bölüme hemen geçelim iyi okumalar ve iyi geceler dilerim💖💖
*******************************

Bölüm Karakteri

Bölüm Karakteri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Helin URAL💙

*******************************

Bölüm Barla'nın ağızından...
Bölüm sözü: Bağazı yanlışlardır vardır, içinden çıkamadığınız...

********************************

Beni Aldattın

Bağazı yanlışlar vardır, içinden çıkamadığınız. Düşünür durursunuz, çözüm yolu ararsınız ama bulamazsınız. Olduğunuz yerde durursunuz ve ölmekten beter olursunuz.

Odanın kapısı deli gibi çalıyordu. Kızlar rahatsız olmasın diye kalktım ve kapıyı açıp "Git buradan Berk!" Diyecekken üzerime doğru yürüdü.

"Ne bu tavırlar?
Asıl sana ne oluyor Berk?
Bana bişey olmuyor, sen kaçıp gidersen bende bu hâle gelirim tabi!
Bana bağırma üç oldu bu!
Barla abartıyorsun bağazı şeyleri!
Hâlâ bağırıyorsun Berk.
Sinirlendirdin beni!
Bağırma artık.
Ne halin varsa gör!
Hey hey Ne oluyor size?"

Diyen Esilaya bakamadım bile. Yumruklarımı sıkıp ağlamamak için dişlerimi sıktım. Esila bana yaklaşıyorken odadan hızlıca çıktım ve asansör beklemeden koşarak aşağı indim. Çıkışa geldiğimde karnıma batışmalar olsada takmadım ve kumsala gittim.

Yürüyüş yapmak, denizin sesini dinlerken ağlamak çok iyi gelmişti bana. Denizi çok severdim ama yüzme bilmediğim için çok korkardım. Bir cesaretle ayakkabılarımı ve çoraplarımı çıkarıp elime aldım. Ayaklarımı dalganın ulaştığı yere götürüp suyla temas etmesini sağladım. Saçlarım hafif rüzgarda salınıyordu.

Bir kaç insandan başka kimse yoktu. Sakin bir geceydi, Derin bir nefes alıp verdim. Suyun olduğu yerde yavaş yavaş yürüdüm. Otelin clup tarafına geldiğimde burasının diğer yerden çok farklı olduğunu anlamıştım.

İnsan nüfusu demekki buradaymış. Yine burada şezlong vardı ve önlerinden geçerken bir erkek manzaralar yürüyebiliyormuydu yahu? Diyerek soru sordu kendi kendine ve adama dönme ihtiyacı duydum. Sağıma soluma bakarak kime söylediğini idrak etmeye çalışırken adam yattığı yerden elindeki şişesiyle kalktı.

İçerken yanıma adımladı ve şuursuzca merhaba dedi. Hiç bişey demeyerek gidecektim fakat kolumu sıkıca tutup nereye diye sordu. Cevap vermek istemediğimden kolumu çekmeye çalıştım. Adam şişenin ucunu yine dudaklarıyla buluşturup beni çekmeye başladı. Artık itiraz etmem gerekti bu manyakların ne yapacağı belli olmazdı.

TEKLİF Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin