Sınır: 100 oy, 150 yorum.
***
Okul çıkışı Aslı ile buluşacağımız kafeye doğru giderken bir yandan Alican ile mesajlarımızı tekrar okuyordum. Dün başlayan sohbetimiz gece yarısına kadar sürmüştü. Kendimizi o kadar kaptırmıştık ki WhatsApp aklımıza gelmemişti bile. Instagramda konuşmak daha çok hoşumuza gitmişti sanki.
Kafeye girdiğimde ileride oturan Aslı'yı görmüş ve hızlı adımlarla ona ilerlemiştim. O da beni görünce hemen kalkmış ve sarılmıştı. Ordan oraya yalpalarken sarılmayı bırakmadan konuştum.
"Aynı şehirdeyiz ama farklı şehirlerde gibi yaşıyoruz."
"Cidden ya. Keşke üniversitelerimiz yakın olsaydı."
Sarılmayı bıraktıktan sonra masaya karşılıklı olarak oturup birbirimize sırıtmaya başladık.
"Konuşacak çok şey var."
İkimiz de birer kahve sipariş ettikten sonra ilk olarak Aslı anlatmaya başlamıştı. Diş hekimliği okuduğu için gerçekten dersleri ve hayatı çok yoğundu.
"Özel bir klinikte staja başlayacağım haftaya. Çok heyecanlıyım."
"Kızım sen geleceğin en iyi diş hekimlerinden birisi olacaksın. Heyecanlanma."
"Bu ülkede ne kadar iyi olsam da karşılığını alamam ama Almanya ihtimalini düşünerek bunu görmezden geleceğim."
Aslı çoğu akrabası orada olduğu için sürekli Almanya'ya gidiyordu. Almancası da çok iyiydi. Okulu bitirdiğinde kuzeniyle orada klinik açmayı düşünüyordu. Bunun için imkanlarının yeterli olması ihtimali daha yüksek tutuyordu.
"Almanya şansını sakın kaçırma zaten. Senin için çok iyi olur."
"Peki sen? İtalya'yı düşünüyor musun hâlâ?"
"İtalya'ya bu yaz zaten gideceğim ama kalıcı mı olur bilmiyorum. Buradaki düzenimi orada yeniden kurmak çok zor olur."
"İyi bir iş bulursan yine değerlendirirsin."
"Araştıracağım biraz."
Aslı kahvesinden bir yudum aldıktan sonra imalı gülümsemesiyle konuyu değiştirdi.
"Asıl konuya gelelim artık. Alican ile nasıl gidiyor? Dökül bakalım."
Bu konuyu konuşmadan ayrılmamız mümkün olmayacağı için ona baştan sona anlatmaya başladım. Her detayı vermeye çalışırken yüz ifadesine bakıyordum.
"Dün olanlar bize tamamen bir kapı açtı sanırım."
"Açtı açtı. O anı görmeyi çok isterdim."
"Ya Aslı. Böyle yapacaksan anlatmam bak."
"Şaka yapıyorum sakin. Devam et."
"Alican o kadar tatlı ki Aslı. Tanısan sen de bana hak verirsin."
"Çağırsana."
Dediği şeyle kahve boğazımda kalınca öksürüp ağzımı peçeteyle sildim.
"Ne?"
"Enişte adayımdan bu kadar iyi bahsediyorsan tanımak isterim. Çağır bence. Hem bu bahaneyle görmüş olursun."
"Belki işi vardır. Böyle aniden çağırmak uygun olur mu?"
"Çocuk elinden gelse senin yanından ayrılmayacak. Davet etsen bir şey kaybetmezsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sᴡᴇᴀᴛᴇʀ ᴡᴇᴀᴛʜᴇʀ {ᴀʟɪᴄᴀɴ sᴀʙᴜɴsᴏʏ}
Fanfiction"𝑨𝒏𝒅 𝒏𝒐𝒘, 𝒔𝒐 𝒍𝒆𝒕 𝒎𝒆 𝒉𝒐𝒍𝒅 𝑩𝒐𝒕𝒉 𝒚𝒐𝒖𝒓 𝒉𝒂𝒏𝒅𝒔 𝒊𝒏 𝒕𝒉𝒆 𝒉𝒐𝒍𝒆𝒔 𝒐𝒇 𝒎𝒚 𝒔𝒘𝒆𝒂𝒕𝒆𝒓."