Olduğum yerde dururken yüzümde büyük bir gülümsemeyle etrafa bakıyordum. Hemen karşımda izleyicilerin olduğu kısımda annem,babam ve Orkun vardı. Hemen yan koltuklarında da Aslı ve Alican yan yana oturuyorlardı. Ben de birazdan belgemi alıp arkadaşlarımla birlikte kep fırlatacaktım. Sonunda mezun oluyordum.
Orkun bu akşam tekrar dönecekti. Mezuniyetimi kaçırmamak için günübirlik gelmişti. Okulda işleri vardı. Annem ve babam ise birkaç gün benimle kalacaklardı. Mezuniyetimden sonra biraz benimle vakit geçirmek istiyorlardı.
Dün babamla oturup yüz yüze bir konuşma yapmıştık. Olayların konusunu açmamıştı ama alttan alttan dikkat etmem konusunda tavsiye vermişti.
Daha çok Alican ile nasıl tanıştığımızı ve aramızdaki ilişkiyi sormuştu. Sanırım ciddi olup olmadığımızı anlamaya çalışıyordu.
Ben de gayet kendimden emin bir şekilde onunla ciddiye olduğumu ve onu çok sevdiğimi söylemiştim. Bunun üstüne başka bir şey söylememişti. O ara telefonu çalınca konu kapanıp gitmişti.
Alican ile göz göze geldiğimde yüzünde çok gurur duyan bir ifade görmüştüm. Çok heyecanlı gözüküyordu. Sanki ben değil de o mezun oluyor gibiydi.
"Beste Aytekin!"
İsmim okunduğunda salondakiler herkesi alkışladıkları gibi beni de alkışlamışlardı. Alican ve kardeşim Orkun alkış bittikten sonra ıslık çalmışlardı. İçten içe kahkaha atmak istiyordum. Kendimi çok mutlu hissediyordum. Sevdiklerim buradaydı.
Aslı da çok mutluydu. İkimiz de ilk iki sene mezuna bırakmıştık. Üçüncü sene beraber İstanbul'u kazanıp gelmiştik.Onun bir senesi daha vardı. Diş hekimi olmak biraz daha çaba istiyordu.
Diplomamı aldıktan sonra hocama teşekkür edip izleyicilerin olduğu tarafa döndüm ve el salladım. Kendimi karnesini alan küçük bir çocuk gibi hissediyordum.
Alican babama çaktırmadan bana öpücük attığında gülümseyerek cevap verdim. Okula gelir gelmez içeri geçtiğim için aralarında ne muhabbet geçtiğini bilmiyordum. Aslı onları tanıştırmış olmalıydı. Zaten ortamı ısıtacak tek kişi Aslı idi.
"Keplerinizi atmanız için sayıyorum. 10,9,8..."
Kepimi saçımı bozmadan kafamdan çıkarttıktan sonra ben de diğerleri ile beraber geri saymaya başladım ve bittiğinde havaya fırlattım.
Alkışlar eşliğinde tekrar kepi yerden aldıktan sonra törenin bitmesini ve bizimkilerle kavuşmayı bekledim.
*
Tören bitince arkaya geçip arkadaşlarımla fotoğraf çekinmeye başlamıştım. Kendi aramızda çekindiğimiz fotoğrafları telefonumuzdan çekiyorduk.
Daha sonrasında albüm için uzun bir süre fotoğraf çekinmiştik. Hem sınıfça hem de tek tek bir sürü fotoğrafımız olmuştu. İçeride işim bitince dışarı çıkıp ayağımdaki topuklulara dikkat ederek beni bekleyen ailemin yanına gittim.
"Ben geldim!"
Yanlarına gittiğinde babam ve Alican gayet rahat bir şekilde sohbet ediyordu. Duyduğum kadarıyla futbol hakkında konuşuyorlardı.Beni gördüklerinde konuşmayı kesmiş ve ayağa kalkmışlardı.
"Büyüdü de mezun oldu."
Annem bana ilk sarılan olmuştu. Mutlu bir andı ama yine de annem duygusallaşıyordu.
"Yaşlanıyorum anne."
Annemden ayrıldıktan sonra babama yaklaşıp sarılmıştım. Ondan hâlâ biraz çekiniyordum. Yanıma gelince beni kıracak bir harekette bulunmamıştı ama ilk cümlelerini unutamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sᴡᴇᴀᴛᴇʀ ᴡᴇᴀᴛʜᴇʀ {ᴀʟɪᴄᴀɴ sᴀʙᴜɴsᴏʏ}
Fanfiction"𝑨𝒏𝒅 𝒏𝒐𝒘, 𝒔𝒐 𝒍𝒆𝒕 𝒎𝒆 𝒉𝒐𝒍𝒅 𝑩𝒐𝒕𝒉 𝒚𝒐𝒖𝒓 𝒉𝒂𝒏𝒅𝒔 𝒊𝒏 𝒕𝒉𝒆 𝒉𝒐𝒍𝒆𝒔 𝒐𝒇 𝒎𝒚 𝒔𝒘𝒆𝒂𝒕𝒆𝒓."