23.Bölüm

1.2K 99 25
                                    

Yattığım yerde rahatsızca kıpırdadım. Kıpırdadığımda gelen inleme sesi ile durdum.

"Deldin geçtin göğüsümü." Dedi ardından inleyen ses.

Dirseklerimden destek alarak doğruldum. Zorla açtığım bir gözle inleyen sese baktım.
Yağmur! Üstüne yığılmış kalmışım kızın.
Doğrulup yatakta oturur hâle geldim. Ardımdan Yağmur da doğruldu.
Önce kolunda ki saate baktı.

"Ne uyumuşuz be." Dedi hayretle.

Sonra bana bakıp gülümsedi.

"Aç mısın? Ben çok açım. Seni bile tekrar yiyebilirim şuan." Dedi sırıtarak.

Yaptığı ima ile yüzüm yanmaya başlamıştı. Omzuna vurup yataktan kalktım.

"Umarım evde bir şeyler vardır. Bende çok acıktım." Dedim ona bakarak. Konuyu hemen değiştirmeye çalıştım.

"Var var. Önce bir banyoya girelim sonra ben bir şeyler hazırlayacağım." Dedi o da bana uyarak.

Oh güzel yemeği Yağmur yapıyorsa aç kalmayacağım demektir.
Yağmur arkamda duran dolaba yaklaşıp içinden bir kaç kıyafet aldı.

"Bunlar senin. Banyo da bornoz var. Seninle birlikte girmek isterdim ama şimdi birlikte girersek çıkamayız." Dedi gülerek.

"Ya yeter ya aaaa. Sapık oldu başıma." Dedim bende gülerek.

"Sapığınım kızım sapığınım." Dedi yanağımdan öperek. Hâlâ açıkta olan göğüslerine bakmamak için kendimle savaş veriyordum. Gözlerimi dudaklarına odaklayıp dudaklarına kısa bir öpücük bırakıp çekildim.

"Burada ki banyoya sen gir,zaten senin odan burası. Ben kendi odama gidiyorum." Dedi kapıya yönelirken.
O çıktığında bende hemen kendimi banyoya attım. Hızlıca duş alıp banyodan çıktım.

Geldiğimizde bakmaya fırsat bulamadığım odaya baktım. benim zevklerime göre döşenmiş bir odaydı,Yağmur'un kendi elleriyle seçtiği belliydi. Beni bu kadar çok tanıması biraz ürperticiydi. Benim odam olduğu çok belliydi. Geniş ve büyük eşyaları olan,koca bir kitaplık ve yanında ders masası bulunan bir odaydı. İki kişilik bir yatak ve biraz uzağında bulunan büyük bir elbise dolabı vardı. Penceresi bahçeye bakıyordu. Pencereden bahçeye baktığımda koltuk takımı,yemek masası ve barbekü yeri vardı.

Odadan çıkıp uzun koridorda gözlerimi gezdirdim. Tam bir adım atacaktım ki aşağıdan gelen Yağmur'un sesi ile durdum.

"Sonra gezersin evi,gel yemek yapıyorum yiyelim." Diye bağırdı.

Havada kalan ayağımı merdivenlere yöneltip aşağıya indim. Merdivenlerin karşısında duran büyük camlı kapıları olan mutfağa girdim.

Yağmur ocağın başında bir şeyler pişiriyordu. Yanından geçerken poposuna bir şaplak atıp bar sandalyelerine oturdum. Şaşkınca bir bana bakıp birde poposuna bakıyordu.

Gülmemek için yanak içlerimi ısırırken o işine devam etti. Yaşadığımız şeyden sonra bu şekilde rahat olmamız gerginliğimi azaltmıştı. Yağmur'un beni utandırıp gereceğini düşünmüştüm ama bana çok sakin ve rahat bir şekilde yaklaşmıştı.

"Ne yapıyorsun?" Diye sordum başımı elimle destekleyerek. Oturduğum yerden ocağı göremiyordum.

"Aşırı güzel bir şey yapıyorum. Bir kaç ay önce içli köfte yapıp buzdolabına atmıştım,buraya getirdim. Onu pişiriyorum." Dediğinde midem bayrakları çekmeye başlamıştı.
(Yazarın canı çektiği için içli köfte. Özel bir sebep yik)
"Ya yemin ediyorum çok seviyorum seni." Dedim sandalyemden kalkıp yanına giderek.

My Cousin (gxg) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin