34

143 10 0
                                    

Elimde tuttuğum kaşığı zorla ağızıma götürüyordum. Jin, Jungkook'a ve bana sırıtarak bakıyordu bu demek oluyor ki her şeyi biliyordu.

"Jin yeter!" Jungkook, benim bu halimden huzursuz olmuştu. Babam bahçedeydi ve yaşanan aile olaylarından sonra iyice çökmüştü. Utanıyordum halimden.

Jin, Jungkook'a kısa bir bakış atarak bana döndü. Bakışlarında o aptal gülümseyişi görüyordum.

"Jimin bu akşam Jungkook ile caddelere akacağız gelmek ister misin?"

Bakışlarım Jungkook'a çevrildiğinde, yüzüm anında buruşmuştu.

"Gidecek misiniz gerçektende?" Jin'e inanmıyordum.

"Gideceğiz." Jungkook uzanıp çenemden sıkıca öperken, duyduğum kahkaha ile yüzüm buruştu. Ayağa kalkmaya çalışsam da hissettiğim sızı her hareket ettiğimde acıyordu.

"Jimin sen kal evde baban ile." Sesimi çıkarmadan yavaşça ayağa kalktım. Babam ile oturup uzun bir konuşma yapmak istiyordum.

Bahçeye doğru ilerlerken kafamda dönüp dolaşan onca soru vardı, abim... Abim'in ölmeden önce Jeon Jungkook'dan uzak dur diyişi, ama ona söz vermeyişim... Evet, abime söz vermeyişim beni daha az rahatlatmıştı. Jeon Jungkook kötü birisiydi ailemi dağıtmıştı ama gece Jungkook ile yaşadıklarım?

"Jimin?" Bakışlarımı babama  çevirdim. Utanç duygusu vücudumu yakıyordu.

"Ben..." Babam hem sinirli, hemde kızgındı.

"Biliyorsun Jimin ailemizde bir sen ve ben kaldık ve artık bu evde daha fazla kalamayız." Başımı salladım.  

"Gideceğiz oğlum, evimize döneceğiz." Başımı önüme eğdim. Jungkook'un buna asla izin vermeyeceğini babamda bende iyi biliyorduk aynı zamanda o evde çok anım vardı abim aklıma geldikçe içimde bir şeyler kopup gidiyordu. Annemi evin içinde pek görmezdim zaten.

"Baba gidemeyiz bunu sende çok iyi biliyorsun o evde yapamayız." Babamın yüzünde oluşan o ifade canımı yakmıştı. Belkide canımı asıl yakan şey Jungkook ile gece yaşadığım ilişkiydi. Bunu nasıl yapmıştım bilmiyordum. Derin bir nefes vererek başımı salladım. Belkide babam haklıydı Jungkook ve  Jin gittikleri zaman bizimde buradan gitmemiz gerekiyordu. Jungkook bana acı verecekti ama onda kalmıştım artık.

"Gidelim baba..."

...

Jungkook ve Jin'in gidişinin ardından bizde uzaklaşmıştık. Elimde tuttuğum iki çanta ile başımı eğdim. Ormanda silüet olayından önce yaşanan onca şeyler, sonrası... Babam  geçen zaman içinde çok kötü durumdaydı.

"Nereye gidiyoruz?" Uzun bir sessizliğini ardından cevap geldi.

"Babaannene gideceğiz biraz orada kalacağız." Şaşırmıştım. Tam bir şey diyeceğim sırada duyduğum silah sesleri ile babam ile birlikte açık bir apartman dairesine doğru girdik. Kafamı uzattığımda giden siyah araç ile derin bir nefes verdim.

"Gittiler demek." Babam ile kısa bir bakışmanın ardından terk edilmiş apartmana baktım küçük bir kedi yanımdan geçip giderken bakışlarım anlık babama kaydı.

"Geç oldu geceyi  burada geçirelim sabah devam ederiz." Sesimi çıkarmadım. Babam çantalardan birisini soğuk betona yaslayıp uyumaya hazırlanırken, dolu gözlerim ile yere bakıyordum.

Dışarıdan her silah sesleri geldiğinde babam irkilerek uykusuna devam ediyordu ama ben tüm geceyi ayık bir şekilde geçirmiştim.

Tanrım lütfen her şey eskiye dönsün... Ben ailemi özledim.

...

Jungkook, Jin'i helikoptere bırakarak eve doğru yol aldı. Birde baba olacaktı aptal! Henüz kendisini idare edemiyordu. Jungkook sinirle gülerek silahını çıkarıp birkaç kere camdan dışarıya sıktı.

...

"Jimin ben geldim."

"Bay Park?"

Ses yok. Jungkook silahını koltuğun üzerine fırlatarak üst kata doğru ilerledi. İçinde çok kötü bir his vardı.

"Jimin?"

"Bay Park?"

Jungkook parmaklarını saçlarından geçiterek bakışlarını boş evde gezdirdi.

Siyah ejder bir kez daha kaybetmişti.

...

Bölüm sonu.

ŞEHİR EŞKİYASI / JİKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin