32

3.7K 215 29
                                    

Sonunda eve vardıklarında Mavinin anahtarını bulmasını bekledi deniz. Kediyle tanışacağı için çok heyecanlanmış, hatta ona ev hediyesi olarak yaş mama bile almıştı. Anlaşılan o ki gereğinden fazla seviyordu kedileri, maviyse biraz kıskanmıştı bu durumu, evine gelmeyi kendisi için değilde kedi için kabul etmişti nasıl olsa. Kim olsa kıskanırdı ona göre.

"Peki onunla uyuyabilir miyim~?"

Mavinin son anahtarı çevirişiyle kapı açılmış koridorda onları bekleyen kedi miyavlayarak denizi selamlamıştı. Denizse gerçeklikten tamamen koparak kedinin yanına damlamıştı. Hızlıca yanına oturup kedinin kendisini koklamasına izin vermişti.

"Biliyor musun, benim de adım deniz, adaşız yani. Güzel kokuyor muyum?"

Mavinin varlığını dahi unutmuş, tamamen kediye odaklanmıştı. kedinin elini koklamayı bırakıp sürtünmesiyle mutluluk çıplığı atıp onu sevmeye başladı. Çenesini iki parmağıyla ileri geri okşuyordu. Kedininde keyfi yerindeydi.

"Bölüyorum pardon ama, içeri geçsek olmaz mı denizim?"

Deniz ona bakarak başını salladı ve mavinin gittiği odaya gitti. Tahminlerine göre burası onun odasıydı, aynı zamanda kedinin. Mavinin peşinden yatağa oturdu.

"Birlikte mi uyuyosunuz, inanamıyorum yatağı bile var!"

Odanın köşesinde duran küçük yatağa bakarak dudaklarını büzmüştü. Gerçekten kediye hayran olmuş gibiydi.

"Aç mısın, bişeyler hazırlayayım mı sana?"

Başını olumsuz anlamda salladı ve kapıdan içeri gelen kediyle tekrar ona kenetledi bakışlarını. Minik gri kedi küçük adımlarla yanlarına geldi, fakat yatağa çıkamayacak kadar kısaydı bacakları hala. Denizde bunu anlamış olacak ki yavaşça kediyi eline alıp yatağa çıkardı. Tabiki teması kesmeden onu mıncıklamaya başladı. Maviyse kıskanmadan edemiyordu.

"Ben de burdayım deniz, hadi ama ya."

Denizin kafasını kaldırıp onun triplerine gülmesiyle o da gülmüştü. Sonunda kediden ellerini çekip maviyle ilgilenmişti. Yanağına hızlı bir öpücük bırakıp kaçmıştı, hayallerimizin oldukça altında bir hareketti bu.

"Çok saol ya, sırtıma vursaydın keşke yorduk seni."

"Ya ama sizi hergün görüyorum, denizi ilk defa gördüm!"

Mavi hafifçe başını sallıyıp mutfağa gitti. Küçük bir kapla geri döndü.

"Denize mama vermeyecek misin?"

Deniz hızlıca gözlerini pörtletip yerdeki çantasına ulaşmak için yere oturdu. Mavinin koyduğu kaba aldığı yaş mamayı dökerken kedi yataktan atladı ve mamayı yemeye başladı. Şimdi ikisi yerde oturmuş kedinin mamasını yemesini izliyorlardı.

"Deniz."

"Hm?"

Deniz gözlerini kediden ayırıp maviye odaklandı. Mavi bunun yerinin ve vaktinin olmadığını biliyordu ama artık ne o, ne de biz dayanabiliyorduk.

"Biraz erken, biliyorum, seni sıkıştırmak da istemiyorum. Ama benim hakkımda ne düşündüğünü bilmek istiyorum artık?"

"Nasıl yani?"

"Beni ne olarak görüyorsun deniz?"

Deniz gözlerini kediye çekip düşündü. Maviyle olan anılarının tümünde mutluluk ve heyecan vardı. Kalbini hızlandıran anlar da olmuştu, içini ısıtan da. Çok şey yaşamamışlardı ama onun için bi yıl gibi geçmişti o günler. Yaptıkları hiçbir şeyden pişmanlık duymamıştı. Hatta size küçük bir sır vereyim. Birkaç gece uyumadan önce onunla hayaller bile kurmuştu. Sanırım bunlar duygularını anlamasına yardımcı olmuştu.

Blue's Sea | BxB | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin