SÜSEN
Korkuyla depoya ilerlerken derin bir nefes aldım. Kapının önüne gelmem ile duraksarken Sarp'ın sözleri beynimde yankılandı.
"O depoya git ve kontrol et Süsen. Berk yaşıyorsa onun işini orada bitir. Yoksa hepimiz öleceğiz."
Depoya adım atmam ile yerde yatan Berk ile yutkundum. Yavaş yavaş ona doğru adım atarken acıyla inlemişti. Gözlerimi depoda gezdirdim. Her yer kan içindeydi. Berk'in başında durmam ile gözleri hafifçe aralandı.
"Yardım et lütfen"
Sarp'ın sözleri şimşek misali beynimde çakıyordu.
Berk yaşıyorsa onun işini orada bitir.
Berk'in yüzündeki kanlar yüzünü tamamen kaplarken kolları'da aynı şekildeydi. Göğsünün hemen altında duran bıçak ile titrek bir nefes verdim.
"Onu çıkar!"
Zar zor ağzından kelimeler dökülürken dizlerimin üzerine çöktüm. Ona yardım edersem Sarp'ın ölümüne sebep olacaktım. "Lütfen." dedi yalvarırcasına. Elim bıçağa giderken yutkundum. Bıçağı tek hamlede çıkarırken Berk derin bir nefes almıştı. Çıkardığım bıçağı yere fırlatırken tuttuğum nefesi bıraktım.
"Niye geldin?" dedi nefes nefese. Üzerimdeki hırkayı çıkarıp Berk'in yarasına bastırırken yüzü buruşmuştu.
"Seni öldürmem için buraya gönderildim ama yapamam."
Berk gözlerini kırpıştırırken elini alıp elimin üzerine koydum.
"Ambulans gelene kadar dayan. Umarım yaşarsın."
Depodan çıkıp yürümeye başladım. Soğuk rüzgar bedenime vururken adımlarımı hızlandırdım. Hırkayı Berk'in yarasına bastırdığım için üzerimde sadece sporcu atleti vardı. Arabaya binmem ile telefonum çalarken aramayı onaylayıp arabayı çalıştırdım.
"Süsen gittin mi? Yaşıyor mu?" Sarp'ın endişeli sesi ile depoya bakarken hızlandım.
"Yaşıyordu." dedim gaza basarken. "Öldürdün ama değil mi?" dedi merakla. Karşımdan gelen ambulans ile derin bir nefes aldım. Depoya gelmeden önce ambulansı aramıştım. Ambulans yanımdan geçerken dudaklarımı birbirine bastırdım. "Süsen cevap versene! Onu öldürdün değil mi?" deyince direksiyonu sıktım. "Öldürdüm." dedim yalan söyleyerek. Derin bir nefes verdi. "Tamam, hemen yanımıza gel." deyince telefonu kapatıp yan koltuğa attım.
-
Kapı açılırken Sarp beni karşılamıştı. "Gel canım" diyerek bana temas edecekken onu itip içeri geçtim. Olayı öğrenip buradan defolup gitmek istiyordum. Salona adım atmamla Emir ve Özge ile göz göze gelmiştim. Sarp koltuğa otururken bende koltuğa oturdum.
"Teşekkür ederim Süsen. Hayatımızı kurtardın." dedi Özge gülümseyerek. "Olayı dinlemek istiyorum." dedim net bir şekilde. Emir ve Özge Sarp'a bakarken ben ise bakışlarımı üçünün üzerinde gezdiriyordum.
"Bana tecavüz etmeye kalktı."
Özge'nin dediği şey ile kaşlarım havaya kalkarken Emir ve Sarp'a baktım. Birbirlerine kaçamak bakışlar atıyorlardı ve bunu benim fark etmediğimi düşünüyorlardı.
"Berk'in seni istemediğini düşünüyordum. Çünkü etkilemek için bin bir türlü kılığa girdiğini hatırlıyorum."
Özge kurduğum cümle ile yutkunurken bakışlarımı Sarp'a çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İz
Teen FictionBir mermi" dedi ve çevirip tabancayı bana uzattı. "Kendi kaderini kendi ellerinle yazacaksın. Eğer silah patlarsa ölüp gidersin ama eğer boş çıkarsa Berk'in uyanıp seni öldürmesini bekleyeceğiz." dedi ciddi bir şekilde. Elimdeki tabancaya bakarken...