11. Bölüm

1.2K 41 17
                                    


"Berk'i bu hale getiren Emir Şimşek ve Sarp Kılıç. Sarp Süsen'in kuzeni."

"Oha" dedi Aylin. "Süsen katil miymiş!" dedi Tankut'a bakarak. "Ben senin beynine tüküreyim!" dedi Oğulcan Aylin'e bakarak. "Kuzen, benden duymanı istemezdim ama gerçek bu" Pamir gülerek bana bakarken Ömer sırıtıp yanıma geldi ve elimi tuttu. "Benim herşeyden haberim var." dedi Pamir'e bakarak. Pamir'in yüz ifadesi değişirken sırıttım.

---

"Süsen söyle" dedi inatla. "Berk'in o hale gelmesinde kuzenimin parmağı var." dedim dan diye. Ömer hiç bir şey demeden bana bakınca yutkundum. Ömer'e her şeyi eksiksiz bir şekilde anlatınca yatakta kalkmıştı. "Kuzenin nerede şuan" dedi bana bakarak. "Bilmiyorum. Yemin ederim bilmiyorum." dedim ve yanıma gittim. "Tamam" dedi ve telefonunu eline aldı. "Ne yapacaksın?" dedim Ömer'e bakarak. "Yapınca görürsün" dedi ve telefonu kulağına götürdü.

---

"Berk'in o hale gelmesinde Süsen'in parmağı yok. Aksine Süsen Berk'in hayatını kurtardı." dedi Ahmet Bey'e bakarak. Pamir gözlerini devirirken Oğulcan sırıtarak bizi izliyordu. "Sen öyle diyorsan öyledir oğlum ben ikinize de güveniyorum." deyince gülümsedim. Suzan Hanım sesini çıkarmazken Pamir ağzının içinde bir şeyler geveliyordu. "Pamir bahçeye gelir misin?" dedi Ahmet Bey. Pamir başını sallarken ikisi de salondan çıkmıştı. "Ben eve gidiyorum." dedi Suzan Hanım. Ayağa kalkıp direkt salondan çıkarken yutkundum. Ömer'in yüzüne bile bakmamıştı.

"Yine de Süsen'in parmağı varmış" dedi Aylin. "Kes sesini Aylin!" dedi Ömer. "Yalan mı söylüyorum ya! Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar sözü çok doğruymuş. Hemen de zorunuza gidiyor." dedi sinirli bir şekilde.

"Dokuz köyü bilmem ama sen biraz daha konuşmaya devam edersen ben seni bu evden kovacağım!" dedi bağırarak.

Aylin bakışlarını kaçırırken Ömer'in bakışları bana döndü. "Ne teklif etti?" dedi sakince. "Boşver" deyip gidecekken belimden tutup engel olmuştu. "Süsen söyle!" dedi. "Delireceksin" dedim gözlerine bakarak. "Söyle" dedi sabırsız bir şekilde. Bakışlarımı Aylin ve Tankut'a çevirdim. Bize bakıyorlardı.

"Bir gece" dedim sessizce. Ömer gözlerime bakarken kurduğum cümleyi anlamaya çalışıyordu. Vücudu kasılırken elimi bırakıp bahçeye doğru yürüdü. "Oğulcan Süsen'i bahçeye çıkarma." dedi ve kapıyı sert bir şekilde kapattı. "Ne dedin çocuğa!" dedi Aylin. Oğulcan yanıma gelirken Aylin'in üzerine yürüdüm.

"Bak zaten sinirim tepemde! Rahat dur belanı benden bulma!"

Aylin oturduğu sandalyeden kalkarken Oğulcan aramıza girmişti. "Durmuyorum ya durmuyorum! İki kuzeni birbirine düşürdün, bir de hala utanmadan konuşuyor musun?" dedi bağırarak. "Senin kuzenin nişanlı birine göz koyarken sorun yok, ben Ömer'e söyleyince mi sorun oldu gerizekalı!" dedim sinirle. "Süsen uyma şuna ya!" dedi Oğulcan. "Ya bırak ben şunun ağzını yüzünü patlatayım." dedim ciddi bir şekilde. "Sen bana bir dokun, avazım çıktığı kadar bağırırım." dedi arsız bir şekilde. "Aylin!" dedi Tankut. "Kendine gel." deyince omuz silkmişti.

On beş dakika geçmişti. Ben salonda dönüp dururken Aylin sinirle bana bakıyordu. "Hepsi senin yüzünden!" dedi bağırarak. "Aylin kes sesini!" dedi Tankut. Oğulcan koltukta otururken silah sesi ile birbirimize bakmıştık. "Oğulcan!" dedim korkuyla. Ömer'in salona girmesi ile derin bir nefes alırken Aylin ayağa kalktı. "Pamir'e mi bir şey oldu!" dedi Ömer'e bakarak. "Kuzenin bir süre aramızda olamayacak Aylin, şansına küs." dedi ve yanıma geldi. Tankut ve Aylin'in gözleri büyürken ikisi de koşarak salondan çıkmıştı.

İzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin