XXI

59 36 9
                                    

İki gün sonra

Mutfakta yemek yaparken Nehir'le sohbet ediyorduk, Kerim'in Nehir'e olan ilgisi giderek artmaya başlamıştı ve son günlerde sıkça bir araya geliyorlardı.

Ben, o sırada yemeği fırına yerleştirdim ve kapağını kapatıp dağıttığım etrafı temizlerken bir yandan da Nehir'in anlattıklarını dinliyordum.

"Bugün beni yine dışarıya yemek yemeye davet etti Mira, sence bu ne anlama geliyor?" Dedi.
Sesi mutluluk doluydu.

"Kerim'in seninle bir derdi var sanırım, her gün dışarı çıkmalar falan bir şeyler söylemek istiyor gibi..."

"Yeter artık söylemezse ben söyleyeceğim."

"Kerim senden çekiniyor olmasın, belki de o da seni seviyor ama söyleyemiyor, olamaz mı?"

Nehir, düşünceli bir şekilde başını salladı. "Belki de öyledir, ama benim de ona olan hislerimi açıklamam gerekiyor. Artık bu durumun üzerine gitmek istiyorum."

Ben, Nehir'in kararlılığını takdir ettim ve ona destek olmaya karar verdim. "Haklısın Nehir, bu durumu netleştirmenin zamanı geldi. Belki de Kerim de seninle aynı duyguları paylaşıyordur. Ona açılmadan bilemezsin."

Nehir, içindeki kararsızlığı bir kenara bırakarak gülümsedi. "Doğru söylüyorsun. Artık cesaretimi toplamalıyım ve ona hislerimi açıklamalıyım. Eğer reddederse, en azından ne hissettiğimi bilir ve bundan sonra nasıl hareket edeceğimi planlayabilirim."

Nehir'in bu kararlılığı beni de cesaretlendirdi. "Senin yanındayım Nehir. Sana destek olacağım ve her ne olursa olsun seni desteklemeye devam edeceğim."

Nehir, minnettar bir şekilde gülümsedi ve bana sarıldı. "Teşekkür ederim, gerçekten iyi bir dostsun."

Sonraki günlerde Nehir, Kerim'le yalnız kalmak için fırsatlar armaya başladı. Ona olan hislerini açıklamak için doğru zamanı bekliyor. Bir gün, Nehir ve Kerim yemek yerken Nehir'in içinde bir cesaret dalgası yükseldi.

Nehir, yavaşça nefes aldı ve Kerim'in gözlerine baktı. "Kerim, seninle bir şey konuşmak istiyorum."

Kerim, Nehir'e dikkatlice baktı ve ona teşvik edici bir şekilde gülümsedi. "Tabii, her zaman dinlemek için buradayım."

Nehir, içindeki heyecanla birlikte hislerini Kerim'e açıklamaya başladı. "Kerim, son zamanlarda seninle daha fazla vakit geçirmek beni mutlu ediyor. Seni tanıdıkça, içimdeki hislerin sadece arkadaşlık olmadığını fark ediyorum. Ben... Seni seviyorum, Kerim."

Kerim, Nehir'in hislerini açıklaması karşısında şaşkınlıkla gözlerini açtı. Birkaç saniye sonra, yüzünde bir gülümseme belirdi. "Nehir, ben de seni çok seviyorum. Ama seninle aynı şekilde hissettiğimi nasıl bilebilirdim?"

Nehir, şaşkınlıkla gözlerini büyüttü. "Gerçekten mi?"

Kerim, Nehir'e doğru ilerledi ve onun ellerini tuttu. "Evet, gerçekten. Her gün seninle geçirdiğim zaman, kalbimdeki hislerin büyüdüğünü hissediyordum. Seni seviyorum, Nehir."

Nehir, bu mutlu son karşısında sevinçle gülümsedi ve Kerim'e sarıldı. Artık ikisi de hissettiklerini açıklamış ve birbirlerine olan sevgilerini kabul etmişlerdi.

Akşamı beraber geçirdiler. Dans etmek için elini Nehir'e uzattı. Nehir, gülümseyerek Kerim'in elini kabul etti ve onunla dans etmeye başladı. Birlikte müziğin ritmine ayak uydurarak, mutlu bir şekilde dans ediyorlardı. İkisi de birbirlerinin gözlerine bakarak, içlerindeki sevgiye karşılık veriyorlardı.

Dansları sırasında Nehir, Kerim'e doğru eğildi ve onun kulağına fısıldadı: "Seninle olmaktan çok mutluyum. İyi ki seni tanımışım." Kerim ise gülümseyerek Nehir'in saçlarını okşadı ve "Ben de seninle olmak istediğim için çok mutluyum. Seni seviyorum, Nehir" dedi.

Geceyle DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin