Berk'in ağzından
"Biz seninle yan yana iki harf bile olamayız." dedi Selin. Ben de yıkılmıştım. Onla daha fazla tartışmak istemedim. Son söz olarak "Sadece bir yolu tarif edin gideceğim artık, sizle daha fazla tartışamam." dedim.
Selin direk "Ne yolu?" diye sordu. Ben de sırıtıp "Kalbine giden yolu..." dedim ve Selim beni dövmeden kaçtım.
Yeliz'in ağzından
Artık dayanamıyordum. Kimse benim dediklerime aldırmamıştı, ben ölürken herkes Selin'in yanındaydı.
*
Aklıma sahil geldi. Sahile doğru yürüdüm. Denizin kenarında uzun bir süre durup kendi kendime konuştum;
"Bu manzarayı özleyeceğim. İstanbul'un denizini, parklarını, caddelerini, kafelerini... her şeyini özleyeceğim. Evimi, arkadaşlarımı; ama en önemlisi Berk'i çok özleyeceğim. Ben onu seviyorum ama o Selin'i seviyor." Biraz durup devam ettim:
"Ölmeyi istediğim pek söylenemez aslında, ama asıl yaşadığım her gün ölüyorum. Yaşayan bir ölü olmaktansa sadece ölmeyi tercih ederim. Burada sevdiğim kişinin beni umursamadan acı çekmesi beni her gün öldürüyor. Aslında hayat da böyledir ya. Herkes birinin peşinden koşar ama dönüp de kendi peşinden koşanlara bakmaz hiç."
Son kez etrafa baktım. Son dakikalarımı yaşıyordum. Keyfini çıkarmak istemiştim. Dönüp baktığımda Berk'i gördüm. Gelip bana sarıldı ve "Sen bunca zamandır beni mi seviyordun?" diye sordu. Ben de umutsuzca "Evet." dedim.
Bana sarılmaya devam etti ve "Ne diyeceğimi bilemiyorum." dedi. Ben de son dakikalarımın keyfini çıkardım.
Biraz sarıldıktan sonra onu öptüm. Uzun bir süre sonra ona "Seni seviyorum. Selin konusunda bol şans." dedim ve denize doğru yöneldim. Son kez etrafa baktım. Gözümden bir sürü yaş süzüldü ve sonra da "Elveda..." deyip kendimi suya attım. Dibe batınca artık kendimi bıraktım ve gözlerimi kapattım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Pişmanlık
Любовные романыOkumanız Pek Tavsiye Edilmez. Sadece Ilk Kitabım Olduğu Için Hala Yayında...