Poyraz'dan
1 ay
1 aydır yok
1 ay önce evlendiğimiz gün canını kollarımda verdi
Ve ben hala kendimde değilim
Annemgil geliyorlar teselli etmeye çalışıyorlar,yemek yedirmeye çalışıyorlar. Ben ise onun telefonundan fotoraflarımıza, mesajlaşmalarımıza bakıyor,tebessüm ediyordum. Odadan çok gerekmedikçe çıkmıyordum.
Onun yattığı yerde bize aldığı tişört vardı. En son bunu giydiğinde nezarethaneye girmişti.
Benim yüzümden!
Ayağını sakatlamıştı
Benim yüzümden!
Hastalığının farkına varmamıştı
Benim yüzümden!
O benim yüzümden ölmüştü!
Onu ben öldürmüştüm!
Beynim her saat her dakika bunları tekrar ediyordu.Onu ben öldürdüm,onu ben öldürdüm..
Telefonu çekmeceye koyup dolabıma doğru ilerledim. Güneş'in yanına gidecektim.
Onu gömdüğümüzden beri her gün mezarına gidiyor,her şeyi anlatıyordum.
Dolaptan en güzel kıyafetlerimi çıkarıp giyinmeye başladım. Ondan sonra Güneş'in üzerine makyaj masasında olan parfümümü alıp sıktım. Onun yanında güzel görünmem ve güzel korkmam gerekiyordu.
Saçlarımı taradıktan sonra telefonumu alıp odadan çıktım. Mutfağa gittiğimde kahvaltı yapıyorlardı. Masaya oturduğumda annem çayımı koyuyordu. Ruh gibiydim.
Sadece ben de değil, Meltem'de böyleydi. Nedenini bilmiyorum ama Güneş yüzünden olmadığını biliyorum. Güneş vefat ettikten sonra 2-3 hafta kendine gelememişti. Alıştı ama artık. Benim yapamadığımı o yaptı.
Son 1 haftadır çok durgundu. Ona nedenini sorduğumda ise bir şey olmadığını,merak etmemem gerektiğini söylemişti.
Sadece Meltem'le konuşuyordum. Oda ara sıra,çok değil.
Bir kaç şey atıştırdıktan sonra Güneş'in yanına gideceğimi her zaman ki gibi söyleyip evden çıktım.
Arabaya bindikten sonra sağıma baktım. Aklıma gelinlik baktığımız gün geldi. Tebessüm ettim.
Daha sonra önüme dönüp anahtarı taktım. Arabayı çalıştırdıktan sonra mezarlığa doğru gitmeye başladım.
Mezarlığa geldiğimde Güneş'in yanına gidecektim ki mezarın başında ki kadın durmama sebep oldu.
Kimdi bu kadın?
Yüzüne baktığım zaman kim olduğunu anladım
Annesi
Güneş'in annesi gelmişti. Yıllar sonra,ilk kez.
Keşke Güneş hayattayken gelseydi. Eminim ki Güneş çok sevinirdi.
"Ne diyeceğimi bilmiyorum"dedi kadın
"Yıllar sonra seninle ilk defa karşılaşıyorum. Ne yalan söyleyim,seninle ilk karşılaşmamızın mezarlıkta olacağını düşünmezdim. Hepsi eşim yüzünden"
Baban demiyordu,eşim diyordu
"Eşim,yani baban seni benden hep sakladı. İyi dedi,mutlu huzurlu dedi. Bir kere seni görmeme izin vermedi. 'Uzaktan bakayım'dedim. 'Hisseder'dedi. Yıllar önce seni yetimhaneye bıraktığı zaman da görmeme izin vermemişti. Şimdi sorcaksın 'Niye beni bıraktınız?'diye. İyiliğin için. Seni yetimhaneye vermemizin nedeni yaşaman içindi. Bizim o zamanlar durumumuz çok kötüydü. Abinin okulu vardı. Okul masrafları ev masrafları derken sana yetişemiyorduk. 'Yetimhaneye bırakalım'dedi eşim. 'Orada ona iyi bakarlar. Durumumuz iyi olunca onu yanımıza alırız' dedi. Alamadı. Ben yıllarca evlat hasreti çektim. Eşime her gün sordum. Nerede, n'apıyor,nasıl. Bana hep 'İyi,mutlu' diye bana kısa cevaplar verdi. 'Karşısına çıkalım,belki bizi kabul eder' dedim. 'Bırak'Dedi. 'O bizsiz mutlu'"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GELECEKTEKİ KARIN (texting)TAMAMLANDI
Short StorySiz: ÖMRÜĞÜÜMMMM Siz:KURT BAKIŞLIM Siz:BAKIŞLARINDA HAYAT BULDUĞUM 0544***:Kimsiniz? Siz:Gelecekteki karın ; ) (Watpadde "Gelecekteki Karın" adına sahip ilk kitaptır)