Öğle molamda Nur ile konuşuyorduk. Birbirimizin hastalarını birbirimize anlatıyorduk. İkimizin de dinlediği acı hikayeler vardı.
"Sevgilisinden ayrılmak istediği için sevgilisi babasını öldürmüş. O günden sonra da kendine gelememiş kız" Dediğinde şaşkınlıkla gözlerim açılmıştı. İnsanlar bu kadar acımasız olmamalıydı.
"E hapiste mi şuan?" Dediğimde başını onaylar anlamda salladı. "İğrenç insanlar" Dedim mırıldanır bir tonda. "Sen ne yaptın?" Diye sordu.
"Sabahtan beri 3 hastaya baktım ama en çok içime oturan ilk hastamdı. Çocuk daha 3 yaşında"
"Ya nesi varmış 3 yaşında buraya gelecek kadar?"
"Annesini 2 yaşında kaybetmiş. Annesine benzetti beni. Anne dedi bana. Onunla konuştum işte oyunlar oynadım"
"Kıyamam ya. Annesi olarak mı bilecek şimdi bu çocuk seni?"
"Bilmiyorum"
Nihayet gün bitmişti. Saat 23.00 civarı çıkmıştım. Arabama yürürken telefonum çaldığında kayıtlı olmayan bir numaranın aradığını gördüm.
Kaşlarımı çatarak telefonu açtım ve kenarıda durdum. "Alo?"
"Kusura bakmayın. Rahatsız ettim bu saatte. Aysima'nın babasıyım ben hatırladınız mı?"
"A evet, Kazım Bey. Hatırladım. Buyurun ne oldu?"
"Yüzsüzlük olacak biraz ama Aysima sizi istiyor. Uyumuyor hiçbir türlü. Saat 9da yatağa gönderdim Ceren Abla gelmeden uyumam dedi. İnadına yapıyor zannettim ciddiymiş. Çok ağlıyor gelebilir misiniz?"
Ah Aysima'm. Ben nasıl anlatayım senin annen olmadığımı sana? "Tabi, tabiki telefona Aysima'yı verir misiniz?"
"Veririm" Dediğinde bir süre sessizlik olmuştu. "Ayo" Diyen sesle bunun Aysima olduğunu anladım. "Aysima, ağlamak yakışıyor mu güzelim sana?"
"Ceyen Abla şen geymeden uyumam"
"Tamam, ben geleceğim ama geldikten sonra ağlamak yok tamam mı?"
"Hı hı"
"Aferim prensesim. Şimdi telefonu babana ver ben geliyorum ağlama"
"Timam" Telefonu babasına verdiğinde tekrar konuştum. "Bu saatte çağırdım sizi de ama kusura bakmayın. Çok ağladı"
"Önemli değil. Zaten yeni çıkmıştım"
"Gelip alayım sizi"
"Hayır hayır. Siz konum atın ben gelirim arabamla geliyorum zaten"
"Peki, hemen atıyorum"
Telefon kapanıp konum geldiğinde arabamı yönlendirilen yere doğru sürmeye başladım. Tahmini yarım saat sonra bir evin önünde durmuştum. Konum burasını gösteriyordu.
(Kazımcan)
"Baba" Dedi Aysima kısık bir sesle. "Ne var Aysima" Dedim yüzüne bakmadan. Ona kızgındım. Başka bir kadını Buse'nin yerine koyduğu için kızgındım.
Bir yandan da diyordum ki anne diyebileceği birine ihtiyacı var. Buse öldüğünde Aysima daha 2 yaşındaydı. Hak veriyordum bir yandan.
"Baba. Ben öşüy diyeyim" Dediğinde yüzümü ona çevirdim. Dayanamayıp onu dizime oturttum ve sımsıkı sarılarak öpüp kokladım.
"Önemli değil kızım. Sen yeter ki ağlama"
Kapı çalmıştı. "Baba Ceyen Abla geydi" Diyerek heyecanla kucağımdan inerek kapıya doğru koştu. Bende arkasından aşağıya iniyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ona Benziyorsun/Kazımcan Karataş
Hayran KurguAysima Karataş, psikoloğu Ceren Aydemir'i ölen annesine benzetir. En fazla ne olabilir ki?