Bölüm 8: Babalar Ve Oğullar

12 0 0
                                    

"Usta Berhold'u nasıl bilirdiniz ?"

"O çok iyi bir ustaydı, iyi ve onurlu bir adamdı. Düşmanların gazabına uğradı ve onun kanını asla yerde bırakmayacağım." dedi Bert.

Cenazede kraliyetten pek çok kişi vardı. Askerler, büyücüler ve krallıkta isimler bulunuyordu. Bert geri döndüğünde öfkesi biraz olsun geçmişti.

Ekip arkadaşları sırayla Berhold'a başsağlığı diledi. Ardından Edward, Bert'in yanına gitti.

"Başın sağolsun dostum. Onun kanını yerde bırakmayacağız."

"Sağol dostum. Kimin yaptığına dair bir teori var mı ?"

"Diğer büyücülerin bahsettiğine göre Bavle Lightspell isimli birisi son zamanlarda Berhold'un çırağıymış. Ve cinayetten sonra kayboldu."

"Yani katilimiz belli."

"Aynen öyle, onu bulacağız."

Bert ve Edward kısa bir süre daha konuştuktan sonra Bert diğer büyücülerin yanına gitti.

"Büyücü dostlarım, Berhold cinayeti hepimiz için bir trajedi oldu. Berhold hep başa yeni ve genç birinin geçmesini isterlerdi. Ve izniniz olursa bende bu yeni gelecek kişiye Berhold'un öğretilerini öğretmek isterim."

Büyücüler genç birini duyunca şaşırmışlardı.

"İzniniz varsa ustamın işinin devamında bir parça olmak istiyorum. Yüksek generalin ekibindeyken pek burayla ilgilenemedim ve sonucu bu oldu. Bunun sorumlusu benim."

"Hayır dostum kendine suç yükleme. Sen ustanın hep yanındaydın ve kraliyet için en gerekeni yaptın. Suçlu biziz, görevimiz birbirimize destek olmak olmasına rağmen biz buna engel olamadık." dedi karşısındaki büyücü ve elini Bert'in omzuna attı.

"Bu hissi atlatmak için en azından Berhold'un istediği gibi bu işi geliştirmek istiyorum. En azından bir süre."

"Tabiki dostum sen Berhold'un belkide en sevdiği öğrencisiydin. Burda bize söz bile düşmez."

"Teşekkürler dostum."

O sırada Davin ile Edward konuşmaktaydı.

"Konuşturduğumuz elemanlardan bir isim aldım,Ragurg. Wesley ile çalışan eski birisi ve bence bize yardımcı olabilir. Gidip onunla görüşeceğim." dedi Davin

"Tamam Davin, iyi ki senin gibi bir dostum var."

"Aynı şekilde."

"Yanına Pavro'yuda al."

"Yine muhteşem ikili diyorsun yani."

"Aynen öyle. Bende adamların söylediği her şeyi birleştirip bir şeyler bulmaya çalışacağım. Adrian ve diğer sersemletin kaçması konusu hala düşündürüyor."

"Tamam dostum bol şans o halde."

"Sanada." dedi Edward ve kısa bir vedalaşmanın ardından ikisi ayrıldı.

Ardından Cara, Edward'a yaklaştı.

"Şimdi ne yapıyoruz." diye sordu Cara.

"Javo, Marto ve Maha'yı çağırabilir misin ? Kışlada toplanıp bütün bu durumları konuşmamız gerek. Sizinse fikirlerinize ihtiyacım var."

Cara başıyla onayladıktan sonra üçünü çağırmaya gitti. Edward ise kışlanın yolunu tuttu.

O sırada Harrison ise anne tarafından dedesi olan Richard Bloodhunter ile görüşmek için gitmişti.

Cennet FırtınalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin