Jimin' in dediği gibi gece olunca iki şişe içki alarak yoongi'nin odasının önüne geldim.
Kapıya vurduğumda izin verdi, içeri girerek şişeleri arkama gizledim, bana bakarak kalktı.
"Niye uyumadın?"
Şişeleri gösterdiğimde güldü.
"Geceleri içmeyeli uzun zaman oldu"
"Güzel, hadi içelim"
Balkona çıktık, şişeyi uzattığımda aldı, açarak içtik, su gibi içtiğinde yutkundum.
"Ne yapıyorsun?"
"İçiyorum"
"Su mu bu, yavaş iç"
"Dayanıklıyım"
Kafamı salladım ve yine bir kaç yudum içtim, kafamı omuzuna koyduğumda yanağını yasladı, güldüm.
Şişe ile oynadım ve yıldızlara baktım.
"Hiç aşık oldun mu?"
"Evet"
"Kime?"
Kafamı kaldırıp ona baktığımda derin bir nefes aldı.
"Benden bir yaş büyüktü, ona kapıldığımı hissetmiştim, gün geçtikçe de ona bağlanmıştım, asker olduğunda sevinmiştim, yanımda olucak ve ben onu sürekli görecektim ama işler öyle gitmedi tabi. O savaş için olan tabuya girdi ve öldü. 5 yıl oldu"
"Hala ona mı aşıksın?"
"Aşk diyemem ama onu hatırladığımda içimde bir burkulma oluyor, galiba ben sadece aşık oldum sanmıştım"
"Ama unutamamışsın"
"Hoseok kendimi onda fark ettim, normal değil mi?"
"Bilmem"
Şişeyi ağızıma dayayıp büyük bir yudum aldığımda bana döndü.
"Sen nasıl fark ettin?"
"Ben başından beri biliyordum, kızlar yerine erkekler ilgimi çekiyordu, kızlar yerine erkekler beni tahrik ediyordu, hiç yanlış olduğunu düşünmemiştim ama babama söylediğimde beni azarlamış ama hiç müdehalede bulunmadı"
"Babama hiç söylemedim, ailem çok katıydı"
"Şimdi neredeler?"
"Annem uzakta ve sessiz sakin bir yerde babam ise öldü, ülkesi için canını verdi, bir gün bende onun gibi şerefimle ölücem"
Sözleri yutkunmama neden oldu, ölüm kelimesine alışıktım ama onun ağızından duymak kalbimi ağrıtmıştı.
Elimi koluna koyarak yüzüne yaklaştım.
"Ölmekten korkarım"
Gözleri yüzümde dolaştı ve gözlerime kenetlendi.
"Hepimiz ölücez , o zaman hepimiz eşit olacağız"
Dudaklarına yaklaştığımda sırıtı.
"Sarhoş mu oldun?"
"Belki"
Dudaklarımı yumuşak dudaklarına bastırdığımda üst dudağımı emdi, titreyen ellerimi yanaklarına koyarak üstüne gittiğimde elleri belimi kavradı ve beni kendine çekti.
Alkol tadı yoğunken sıcak dili dudaklarımda gezindiğinde dilimi diline sürttüm.
Geri çekildiğimde dili dudaklarında gezindi.
"Uyuyalım hadi, geç oldu"
"Uyumaktan daha iyi şeyler de yapabiliriz"
Yakalarını tutarak açtığımda beyaz teni yutkunmama neden oldu, belimdeki elleri sıklaştı.
"Ayık kafa ile daha iyi olur"
Eğilerek beyaz tenini öptüğümde derin bir nefes bıraktı.
"Hadi hoseok"
"Ama bana dokunmanı istiyorum"
"Kendinde olduğunda sana dokunacağım"
Geri çekildiğimde kalktı ve beni de kaldırdı, yatağa oturduk, uzandığında yanına uzandım ve ona yaklaştım.
Bana sıkıca sarıldığında güvende hissettim ve huzur ile uykuya daldım.
/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope : Loss
Fanfiction"Sen kendine doğru mu diyorsun. Krallığımı yıkıp yaktın, şimdi kelleni alsam ne yapabilirsin ki?" "İsteseniz de yapamayacağınızı bilmemeniz ne komik kralım"
