3

279 46 24
                                    

Gece yarısından beri uyuyamıyordu nikolai.

Ağlama sesi vardı. Çok ağlıyordu bazen çığlığa dönüşüyordu bu ağlama sesleri. Ölmek istemiyorum diyordu. Yardım istiyordu ama kimse onu duymuyordu.

Yine her zamanki gibi hafızasını kaybetmek istemişti.

Nikolainin hafızası çok iyi değildi. Annesinin ölümünden beri bir şeyi çok kolay unutabilirdi. Babası onu ne bir doktora götürmüştü nede onun için uğraşmıştı. Yinede o yaşları için silik birkaç yüz hatırlıyordu. Bazenleri çocukluk arkadaşını özlüyordu. Yüzünü hatırlamasa da onu gerçekten özlüyordu.

Bunları düşünürken Dolmuş gözlerini elinin tersiyle sildi ve kafasını iyice yastığa gömdü.

Çığlık sesleri tüm gece boyu devam etti.
Sabah uyandığında ise kapıya birisi sertce vuruyordu.
Telaşla yataktan kalktı ve kapıya koşup delikten baktı.

E-evet efendim?

Geç kaldın.

Kapının açılmasıyla yatağın kenarındaki kıyafeti hızlıca üzerine geçirdi ve kadının yanına geldi. Kapıdan çıktığı anda menekşe gözlüyü görmesi bir olmuştu. Odaları çok uzak değildi.

Ortak salona geldiklerinde yine herkes buradaydı.
Bugün yine bir duyuruları olacaktı ama ondan önce menekşe gözlü tekrar nikolainin yanına geldi ve elini tuttu.

Konuşmamız lazım.

Nikolai kafasını hızlı hızlı sallayıp onun peşinden gitti. Süreleri çok azdı ve yakalanma korkusu onu yakıp kavuruyordu.

Yine dünkü geldikleri alana vardıklarında menekşe gözlü nikolaiye döndü.

Nikolai sana bir şey sormak istiyorum.

Beyaz saçlı kaşlarını merakla kaldırıp soran gözlerle ona baktı.

Nedir?

Geçmişini hatırlıyor musun?
Geçmişteki kişileri, olayları, mutlu anılarını hatırlıyor musun?

Nikolai bu soru karşısında şok olmuştu. Neden durduk yere bunu soruyordu? Geçmişini hakkında bir şey hatırlamıyordu. Hatırlamak istese bile zihni buna izin vermiyordu.

Birkaç olay dışında.. hatırlamıyorum.

Tahmin ettiğim gibi.

Nikolainin içindeki duygu büyümeye devam ediyor onun kim olduğunu daha fazla sorgulama istediği getiriyordu. Başka bir tarafa dalıp gitmişken bir anda gelen itirafla gerçekliğe döndü.

İsmim fyodor.

Nikolai gülümseyip ona baktı. İsmini söylemesinden gerçekten minnettar görünüyordu.
Fyodor ise dalgın dalgın onu süzüyor sanki bir şeyi kabullenmek istemiyor gibi düşüncelere dalmış görünüyordu.

Dünkü kadının sesini duyduklarında fyodor hızlıca nikolainin elini kavradı ve büyük salona hızlıca ilerlemeye başladılar. Zaman onlar için durmuş gibiydi geç kaldılarsa bu ikisinin sonu bile olabilirdi.

Şansları yaver gitmiş olacaktı ki birkaç çocuk kapının önünde durmuş onların görünmesini engelliyordu. Nikolai derin bir iç çekti ve kadını dinlemeye başladı.
Onun sesinden tekrar ve tekrar midesi bulanıyordu.

Tekrardan merhaba sevgili çocuklar.
Gece iyi uyuyabildiniz mi?

Nikolai gözünü hafifçe çevirdiğinde fyodorun hala yanında olduğunu fark etti. Bu sefer yanından ayrılmasını istemiyordu.

Bugün sizden daha büyükler için eğitime başladık. Şeytan acıyı sevmez. Mutlu bir yaşam sürmeniz için şeytanı sizden uzaklaştıracağız. Öldüğünüzde her zamankinden rahat olacaksınız. Hatta bize teşekkür bile edebilirsiniz!

Bu lanet yerde bir dakika bile kalmak istemiyorum! Gece uyuyamadım bile. Neden insanlara bunu yapıyorsunuz?

Kürsüdeki kadın başını ağır ağır konuşan çocuğa çevirmişti. Yüzü siyah bir örtüyle örtülü olduğu için yüz ifadesi belli olmuyordu. Salonda sessizlik hakim olmuştu.

Burdan gitmek istiyorum aptal inançlarınız umrumda değil! Kimseyi öldürdüğünüze tanık olamam

Yine sessizlik.
Kimse hareket etmiyor veya konuşmuyor.

Şeytan mı? İnsanların beyinlerini bunlarla doldurmayın hepiniz şizofrensin-

Bir silah sesi, biraz kan ve çığlıklar.
Konuşan çocuk boynundan bir pompali silahıyla vurulmuş yerde öylece yatıyor, kan etrafa yayılıyordu. Herkes panik olmuş kaçmaya çalışırken fyodor ise nikolaiyi sıkıca tutmuş kıpırdamaması için kulağına hızlıca fısıldamıştı.

Birkaç siyah giyinimli kişi daha farklı kapılardan girerek ellerindeki pompalıları kaçmaya çalışanlara doğrultmuş ateş etmişlerdi. Ortalık kan gölüydü ve nikolai titremekten başka bir şey yapamıyordu. Fyodorda ise hiçbir mimik belirtisi yoktu. Yalnızca sıkıca yanındaki beyazlıyı tutuyor kıpırdamaması için dua ediyordu.

Kürsüdeki kadın tekrar aynı yavaşlıkta önüne dönmüş devam etmişti.

Nerde kalmıştık.

Christmas Kids| FyolaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin