4

30 8 5
                                    

                                                                                                                 𝔹.𝔻♡ 

DUA: Avukat beyciğim neredesin?

Dün yazdığımdan beri ses seda yoktu canım anonimimden.
*Yüreğine inmiş olmasın adamın, ah bu yaşta mapuslara mı düşecektik biz.

Ya saçmalama iç ses ne katili ne mapusu. İlk başlarda istemesemde sonradan kendimi onunla konuşuyorken buldum. Tesadüfen görevlendirildiğim arşiv toplama işi bana çok büyük bir bilgi vermişti.
Emin olmak için Bay F'ye yazdığımda görüldü atması ve hâlâ yazmaması bunun doğruluğunu ispatladı.

✁✃✁✃✁Dün Bu Saatler✃✁✃✁✃

En yakın arkadaşım ile boş dersimizde hocamızı kıramadığımız için arşiv kayıtlarını toparlamaya inmiştik sınıfça. Son dört yılın arşiv kayıtlarına geldiğimizde bir yandan da Safirle, şakalaşan sınıf arkadaşlarımıza gülüyorduk. Eski okulumda beni hiç böyle kabul etmemişlerdi. Onlardan farklı oluşum onların benden uzaklaşmasına hatta bana küçümseyerek ve iğneleyici bakışlarına neden olmuştu. O yıllarda ben bile neden böyle olduğumu düşünmüş ve bu durum beni isyan etme derecesine kadar getirmişti.

Ama bu okul yeniliklerin kapısı oldu benim için. İğneleyici ve küçümseyen bakışlar yoktu, soğuk davranmalar yoktu tam tersine bütün sınıf arkadaşlarımla ayrı ayrı özel bağlar kurmuştum. Ne onlar beni yadırgamış yanımda kendilerini kasmış ne de ben onların yanında kendimi kusurlu, eksik ve rahatsız hissetmemiştim.

Eski okulumda olduğu gibi kendimi korumak için her an tetikte durmak zorunda da değildim. Hatta böyle kendimi savunmam gereken bir durum olduğunda ilk koşan arkadaşlarım oluyordu. Bana isyan ettiğim zamanların ne kadar yanlış olduğunu tescilliyorlardı.

Aklıma bu okula yeni geldiğimde Yaman'ın bana okuduğu,

O Allah ki, yarattığı her şeyi en güzel bir şekilde yarattı; insanı yaratmaya da çamurdan başladı.(Secde 7) ayeti geldiğinde, istemsizce bir gülümseme belirdi dudaklarımda. Bana,

-Allah senide, benide, peygamberlerimizi de çamurdan yarattı biz nasıl senden üstün, kusursuz olabiliriz ki. Ham maddemiz aynı bizim sadece farklı yoğurulmuşuz. Sende bende eşitiz, deyişi çınladı kulağımda. O gün, babamın ve abimin beni bu okula zorla da olsa gönderdiği için şükrettim. Yaman'ın yeri de bende bu yüzden hep farklıydı..

Allah'ım lütfen sen beni affet. Sen en hayırlısını bilirsin. Senin yaptığına sorgu sual olmaz. Benim de farklı oluşumun sebebini yanlız sen bilirsin. Sen bana yetersin, lütfen beni bağışla..

Şu anda Emre ve Sinan'ın atışmasına, Bora'nın açım ulan diye feryat figan etmesine, Melis'in bana ve Safir'e pedikürüm bozulursa bittiniz diyen bakışlarına, Lara'nın Yaman'a attığı kaçamak bakışlara ve diğer herşeye bakıp saf ve içten gülümseyebiliyorsam bu onların bana olan şevkat dolu yaklaşımlarından dolayıdır. Onların yanındayken kendimi rahat ve evimde gibi hisetmemden dolayıdır.

Düşüncelerime sarılmış haldeyken kolumun çimdiklenmesi ile yerimden sıçradım. Safir'e ateş saçan gözlerle bakarken o kafama vurup "korkmuyorum salak şöyle bakma, gülesim geliyor" dedi. Sinan durur mu bulmuş fırsatını illa bana laf sokacak,
- Biri ona böyle bakınca korkunç değil de sokakta yağmurdan sırılsıklam olmuş tatlış bir yavru kediye benzediğini söylemeli ve bunu ben üstleniyorum arkadaşlar alkışa gerek yok" diyerek elini göğsünün üzerine koyup başını eğdi.
- Sinan acilen tarih dizilerini izlemeyi bırakmalı diyenler el kaldırsın.
Bunu diyen tabii ki Yarendi ve ben dahil bütün sınıf el kaldırmıştı bu söz üzerine. El kaldırmayan Emre'ye dönen Sinan,
- Kardeş dediğin böyle, kalleş dediğin böyle olur, diyerek bizi gösterdi. Bazen bunları anlamıyordum. Bir bakıyoruz birbirlerini nasıl öldürebileceklerini planlıyorlar bir bakıyoruz can ciğer kuzu sarmalar.

☽Sessizliğimle Sev Beni☾Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin