Selamm, naber?
Bölüme geçmeden önce anlaşılmayan birşeyi açıklamak istiyorum.
Bu konuda Eric'in hala kendini gizlemesi.
Öncelikle Eric ünlü biri ve Lara'nın onu bu yüzden reddetmesini istemiyor. Sonuçta herkes bir ünlüyle yapamaz.Ayrıca tanıştıklarında aynı kalamayacaklarını düşünüyor. Onu tanıyor ve o patronunun oğlu ek olarak işe onunla tanıştıktan sonra başladı.
Bunu söylemeden de geçemeyeceğim Eric konu Lara olunca fazla korkak ama karşısında Lara olduğunu unutuyor.
İyi okumalar...
Eric çevrimdışı
Siz: nereye gittiğini sanıyorsun
Siz: kafana göre istediklerini söyleyip gidebileceğini mi sandın
Siz: bir cevap dahi vermemi beklemedin
Siz: saçmalamayı bırakıp
Siz: üsten okumayı kes ve gel
Eric çevrimiçi
Siz: sen gerçekten manyaksın
Siz: bana bunu sorup gittin
Siz: cevabımı bildiğin halde hem de
Siz: üstümde hala senin kokun var ve sen ya hep ya hiç diyorsun
Siz: sence bu mantıklı mı?
Siz: sana güvenmesem konuşmaya devam mı ederdim sanıyorsun
Siz: evime habersiz girdiğin halde korkmadım
Siz: senin hazırladığın kahvaltıya şüpheyle bakmadım
Siz: çünkü sana güveniyorum
Siz: ağladım tamam mı?
Siz: senden çekinmedim ve ağladım
Siz: çünkü yanımda ol istedim ve sen beni yanında istemezsin diyorsun
Siz: evet seni tanımıyorum ama bu görünümünden ibaret
Siz: senin kalbini biliyorum
Siz: seni çok kez hayal ettim
Siz: ve her seferinde kalbimi kırmak yerine onardın
Siz: kırsan bile onarırsın
Siz: beni kıracak şeyler yapmış olabilirsin ancak benimle yüzleşmeden kendini cezalandırma
Siz: eğer merak ediyorsan seninle tanışmayı istiyorum
Siz: cevabım hep aynı olacak
Siz: sen yanımda olacaksın
Siz: ben sana güvenicem
Siz: seni hep yanımda isticem
Siz: her şeye rağmen
Siz: tüm hatalarına ve sakladıklarına rağmen
Siz: seni yanımda istiyorum
Siz: ve sende geleceksin
Siz: bana geleceksin
Siz: bugün ya da yarın fark etmez
Siz: dün gece geldiğin gibi geleceksin
Siz: gelmek zorundasın
Siz: sana bu kadar alışmışken beni bırakamazsın
Eric: anlamıyorsun
Eric: seni kırıcam
Eric: yapmadığım şeyler düşüneceksin
Eric: kendinden şüphe edeceksin
Eric: yeteneklerinden şüphe edeceksin
Eric: bunu istemiyorum
Eric: olmayan şeyler için kendini üzmeni istemiyorum
Eric: yine kendine kızacaksın
Eric: beni fark etmediğin için kendine kızacaksın
Eric: bunu yapamam
Eric: sen bu kadar kırılmışken seni kırma ihtimaliyle karşına çıkamam
Eric: zaten kırık olan kalbini paramparça edemem
Eric: bunu benden isteme
Eric: isteme çünkü yapamam
Siz: iş yüzünden değil mi
Siz: işe girdiğimi ilk sen söyledin ve patronumu çok iyi tanıyorsun
Siz: bu yüzden işi hak etmediğimi falan düşüneceğimi mi sanıyorsun
Eric: ne?
Siz: Bayan Marsis söyledi
Siz: seni tanımadığımı biliyor galiba
Siz: bana arkadaşımın dosyaya bakmak dışında hiçbir şey yapmadığını zaten seçilmiş olduğumu söyledi
Siz: o nedenlerden biride bu değil mi?
Siz: hatta en önemlilerinden
Eric: sen...
Siz: evet öyle
Siz: bunlar bahane Eric
Siz: korkuyorsun
Siz: neden bilmiyorum ama korkuyorsun
Siz: şimdi sen söyle Eric
Siz: sana hala güvenmeme rağmen istemiyor musun
Siz: çünkü eğer istemiyorsan
Siz: sadece kaçıyorsundur
Siz: o yüzden sen karar verene kadar konuşmayalım
Siz: senin de dediğin gibi fazla yorgunum
Siz: ya karşıma çık
Siz: ya da burada bitirelim
Siz: ikimizde bu oyun için fazla büyüğüz
Siz: lütfen karar verene kadar yazma
Lara çevrimdışı
Eric çocuğum beynini nerede kaybettin?
Bunlar iyice kafayı yedi.
Evett bir bölümün daha sonundayız ve hayır burada kestiğim için bana kızmayın.
Şimdi sizce artık gerçek anlamda tanışsınlar mı? Yoksa çok mu erken?
Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın seviliyorsunuz♡
Instagram: elasu-gr

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MISS YOU... /Texting
Short Story*Kitap Türkçedir Siz: seni özledim 0527**: kimsiniz? . . Seni terk eden annenin hatırladığın numarasına mesaj atarsan ve attığın kişi türk asıllı bir ingiliz model olursa? . üstelik onun aile şirketine çalışmak için başvurmuşken