01

1.4K 99 147
                                    

SOUR :: one

SOUR :: one

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

𓆩ꨄ︎𓆪

Merhabaaa! Bir şans verip kitabımı okumaya başladığınız için çok teşekkür ediyorum. Umarım sevebileceğiniz bir şeyler yazabilmişimdir. Keyifli okumalar!!

𓆩ꨄ︎𓆪

Havaların ısınmasıyla herkes gece geç saatlere kadar parklarda eğleniyorlardı. Kimisi nehrin kenarında yürüyüş yaparken kimisi atıştırmalıklarını almış çimlere uzanıyordu. Gençler ise müzikler eşliğinde dans ediyor, yıldızları seyrediyordu.

Bir grup genç, havanın ısınmasından bu yana istinasız her akşam aynı parkta aynı basket sahasında kendi aralarında maç yapıyorlardı.

"Hızlı olsana!"

Koşar adımlarla o basket sahasına doğru ilerliyordu Seoyun. Bir yandan da arkasında kaplumbağa misali yavaş yavaş gelen arkadaşı Gaeun'a laf anlatmaya çalışıyordu.

Oflayarak Seoyun'a yetişti ve "İki saat boyunca bir grup erkeğin itiş kakışlı basket maçını mı izleyeceğiz cidden?" diye söylendi.

Seoyun içten bir gülümseme sundu. "Bir grup erkek değil." dedi kendi kendine. "Lee Felix'i izlemeye gidiyoruz."

Gaeun gözlerini devirdi. En yakın arkadaşı yaklaşık bir hafta önce parkta tanıştığı sıradan bir gence kafayı takmış durumdaydı. İstinasız her akşam onların maçını izlemeye gidiyordu ve işin kötüsü artık Gaeun da onun peşinden gitmek zorunda kalıyordu.

Basket sahasına vardıklarında merdiven şeklinde olan tribünün en ön basamaklarına oturdular. Hemen yanlarında ise oğlanların çantaları, eşofman üstleri ve atıştırmalıkları duruyordu. Birkaç kişi daha tıpkı Seoyun ve Gaeun gibi izlemeye gelmişti.

Seoyun heyecanla gözlerini Felix'e dikti. Terlemiş saçlarını parmaklarıyla arkaya ittirip topun peşinden koşmaya başlamıştı. Sarı saçları, ılık bir rüzgarla savruluyordu. Geçen her bir saniye daha çok etkisine kapılıyordu.

Felix'le bir hafta önce tanışmıştı. Çimenlerin üzerinde oturup kitap okurken bir anda fıskiyeler çalışmıştı ve genç kızın üstü başı sırılsıklam olmuştu. Söylene söylene eve gideceği sırada Felix, üzerinden çıkardığı kuru sweatini üşümesin diye Seoyun'a vermişti.

Sweat hâlâ Seoyun'daydı ve bugün verecekti. Aynı zamanda bir şeyler içebilir miyiz diye soracaktı.

Gergin olduğundan dolayı nefes alışverişi hızlanıp yavaşlıyordu. Gaeun ise çoktan gözlerini maçtan alıp telefonunu kurcalamaya başlamıştı.

"Tanrım," diye mırıldandı Seoyun. Aşk dolu bakışlarla Felix'i izliyordu. "Çok yakışıklı, değil mi?"

Gözlerini bir saniyeliğine olsun telefonundan ayırıp en yakın arkadaşının beğendiği çocuğa baktı Gaeun. Başını olumsuz anlamda sallayarak, "Boşa çabalıyorsun." diye mırıldandı.

sour :: hwang hyunjin ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin