Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𓆩ꨄ︎𓆪
Uzun zaman sonra kendimi gerçekten rahat hissediyordum. İçimde baskılamaya çalıştığım bir duygu karmaşası yoktu. İçimden geldiği gibi davranmıştım ve her şey hayal ettiğim gibi olmuştu.
Kendi kendime yatağımın içinde tepinmeye başladım. "Niye yüzüm kızarıyor?" Ellerim istemsizce yanaklarıma gitti. Alev almışçasına yanan yanaklarıma dokunduktan sonra tiz bir çığlık atıp biraz daha tepindim.
Açıkçası aylar öncesinden ilk öpücüğümün Hyunjin'le olacağını söyleselerdi bunun bir çeşit kamera şakası olduğunu düşünürdüm. Şimdi ise dönüp baktığımda ummadığımız şeylerin gerçek olabileceğini anlamıştım. Tuhaf ama iyi hissettiriyordu.
Parmak uçlarım yavaşça dudağımın üzerinde gezindi. Midemdeki kıpırtıyla istemsizce gülümsemiş ve bir kez daha tiz bir çığlıkla kafamı yastığıma gömmüştüm. Kesinlikle kafayı yiyecek kadar iyi hissediyordum.
Olan biteni acilen Gaeun'a anlatmam gerekiyordu. Eğer tek başıma deli gibi çığlık atmaya devam edersem annem odama dalar ve muhtemelen neler olup bittiğini öğrenene kadar başımın etini yerdi.
Hızla masamın üzerindeki telefonumu aldım. Gaeun'u görüntülü ararken bir yandan da o açana kadar saçma bir yüz ifadesiyle beklemiştim. Birkaç çalış sonrasında telefonu yatağının üzerinde sıcaktan mayışmış bir şekilde açmıştı.
"Ne var?"
Bana olan tahammül seviyesine karşılık gözlerim dolarken heyecanla telefonu bir yere sabitledim.
"Benim bir erkek arkadaşım var. İnanabiliyor musun?"
Direkt olarak konuya daldığımda yattığı yerden şaşkınca doğrulmuş ve çığlık atmıştı. "Nasıl yani?" dedi inanamayarak. "İtiraf ettin mi? Benden habersiz?"
"Her şey çok ani gelişti."
"Vay be... Felix diye çıktığımız yolda Hyunjin'le sevgili oldun demek."
Felix konusunu duymamla suratım düşmüştü. Aslında bakacak olursak Felix'ten hoşlanma sebebim de Hyunjin'di. Eğer ıslandığım gün Felix'e sweati vermesi gerektiğini söylemeseydi Felix'ten hoşlanmazdım. Eğer bizzat kendi gelip verseydi en başından Hyunjin'den hoşlanırdım. Ama önemli olan artık kalbimin kimin için çarptığıydı. Kesin ve net bir şekilde bu kişinin Hyunjin olduğunu anlayabiliyordum.
"O zaman sıra bende." Gaeun'un telefonun diğer ucundan söylediği şeyle düşen yüzümü toparlayıp onu dinlemeye başladım.
O da telefonunu bir yere sabitlemiş kameranın karşısında salakça dans etmeye başlamıştı.
