MY MAFIA ~BxB~

TANITIM

Bu benim ilk kurgum o yüzden yazım yanlışları ve hatalar olabilir. Ben çok severek yazdım umarım sizde sever ve begenirsiniz. İyi okumalar :*
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Herşey hazır mı? 15 dakika sonra giriyoruz."

"Hazır Alaz Başkomiserim."

"Bu iş bugün bitecek hiçbir aksilik istemiyorum herkes yerine geçsin."

Dediğim şeyle ekip önceden planladığı gibi yerlerini aldı. Bugün büyük gündü 1,5 yıl boyunca peşinde olduğumuz, ülkenin en büyük mafya çetesine uyuşturucu alışverişi sırasında baskın yapmak için bekliyorduk. Aylarca bugünün planını hazırlamış herşeyi bugün bitirmeye ant içmiştik. Önceleri defalarca baskın yapmış ama her zaman elimiz boş dönmüştük çünkü bu mafya çetesi resmiyette öyle gözükmesede bir kuruluşa bağlıydı Ateşoğlu Kuruluşu. Bu öyle basit bir kuruluş değildi. Yurt içinde ve yurt dışında önemli ve saygın birçok insanın desteklediği hayırlı işler yapan 10 dan fazla derneğin bağlı olduğu yardım kuruluşuydu.

Tabi bu işin görünen yüzüydü resmi belgelerde herşey normal ve mükemmeldi ama işin görünmeyen kısmının bunlarla alakası bile yoktu. Bildiğiniz tüm illegal işler bu Ateşoğlu denilen kuruluşu bağlı Barat çetesinde vardı. Barat, Ateşoğlu Kuruluşunun karanlık yüzüydü hayır işleri, yardımlar, dernekler hepsi birer maskeydi ve ben bugün birçok emire karşı gelip bu maskeyi düşürecektim. Özellikle onun 1,5 yıl boyunca asla yüz yüze gelmediğim ama tanıdığım hatta en iyi tanıdığım adamın, Ateşoğlu Kuruluşunun Ceosu Barbaros ATEŞOĞLU. Bir diğer adıyla ülkenin en büyük suç organizesi olan Barat Çetesinin lideri KARAPANTER...

"Alaz gerçekten bu sefer başarabilecek miyiz? Ya geçen sefer ki gibi bunda da çuvallarsak bu sefer Mithat Amir de kurtaramaz bizi biliyorsun."

"Biliyorum Serdar ama umrumda mı sence?"

"Başını yakacaksın ve benide kendinle yakacaksın."

"İstemiyorsan git ben mi dedim gel diye."

"Doğru gel demedin ben kendim geldim ama bu doğruları senin o anlamayı beceremeyen beynine anlatmak için çabalamama engel değil."

"Serdar sus artık dikkatimi dağıtma siktir git ötede zırvala."

"Hah işine gelmeyince hemen siktir git de yazıklar olsun verdiğim emeklere."

"Lan sen benim başıma belamısın amınakoyayım? Birde trip atıyor pezevenk."

"Ha şimdide pezevenk mi olduk vay be! Sen çok değiştin Alaz sen böyle degildin. İyice agresif biri oldun psikologa filan mi gitsen acaba?"

"Lan gerizekalı şuan konumuz bu mu?!!"

"Bak bide sesini yükseltiyor sessiz ol şuan operasyondayız niye dikkatini vermiyorsun yakalanicaz senin yüzünden Alaz."

"Allahım sen bana sabır ver. Benim suçum neydi ya."

"Alazgülün suçu ne? Ahahahaha"

"Serdar bir şey sorucam."

"Sor Alazım"

"Acaba sen ne zamanlarda kullanıyorsun? Hangi zaman diliminde olduğunu söyle o zaman diliminde görüşelim."

"Neyi ne zamanlarda kullanıyorum?"

"Hiçbir işe yaramayan ama var olduğuna inandığım bir umut işlevini yitirmemiş diye ümitlendiğim o sikik beynini."

"Sen çok değiştin benim Alazım değilsin sen."

"Serdar bir kelime daha edersen o Alazım diyen ağzın yerinde olmayacak!"

"Ala-"

"Sus yoksa ekipten siktir ederim seni!!"

"..."

Cinnet geçirmeme az kalmıştı artık, zaten gergindim birde bu pezevenk yüzüne sinirlerim bozuluyordu. Operasyon için herşey hazırdı artık zamanı gelmişti bugün herşey biticekti. Verdiğim komutla ekibim haraketlenmeye başlamıştı şuan elit bir gece kulübünün önündeydik ve alışveriş burda yapılacaktı öyle haber almıştık. Mekanın ön kapısı saatlerdir boştu baya sessizdi ortalık, hatta fazla sessiz bu normal değildi içimde kötü bir his oluştu birden, niye bu kadar sessiz?

"Fazla sessiz değilmi?" diye sordum Serdara. Onunda dikkatini çekmiş olacak ki yanımda adımlarken tek kaşı havaya kalkmış "Fazlasıyla hemde." dedi. Kapının önüne sessiz ve dikkatli bir şekilde gelip açtık ekibin kalanı diğer tarafta mekanın arka kapısına doğru ilerliyorlardı.

Kapıyı açtık ve Serdar ile içeri adımladık aşırı karanlık ve sesiz mekanda ilerlerken saga sola dikkatli şekilde bakıyorduk. İlerledikçe içimdeki sıkıntı daha da büyüdü, bu sefer de olmaz hayır bu sefer de elim boş dönemem olmaz.

Tam bu sırada yüksek bir ses duyuldu ve ışıklar bir anda açıldı.O an elimizde silah hazırda beklerken etrafımızda insanlar vardı ve hep bir ağızdan şarkı söylüyorlardı tam karşımızdaki adama..

"Mutlu yıllar sana! Mutlu yıllar sana!"

Şuan biz öyle kalakalmış karşıdaki adama bakarken oda aynı şekilde bize bakıyordu. Bize bakan o adam Emniyet Müdürü Salih Atay'dı operasyon yapacağımızdan haberi olmayan ve 1 yıl önce Barat çetesi dosyasını kapatmamızı söyleyen. Eğer emrine itaatsizlik eden olursa soruşturma bile olmadan direk meslek hayatına son vereceğini söyleyen adam karşımızdaydı.

Ve baktığı kişi onu dinlemeyip 1 yıldır dosyayı gizli yürütüp ondan habersiz kendi ekibini kurup izinsiz ve illegal şekilde operasyon düzenleyen bendim. Organize işlerden Başkomiser Alaz Karahan...

"Hassiktir! İşte şimdi sıçtık.." dedi Serdar korkuyla. O an birşey diyemedim kafamı kaldırıp karışıya baktım." Noluyor lan? Alaz napıcaz?" diye devam etti." Alaz birşey desene lan adam buraya bakıyor."

Evet buraya bakıyordu özellikle de bana ben ise Salih müdüre bakmıyordum. Ona bakıyordum karşımda üst kattaki locada bana dudakları kıvrılmış şekilde bakan. Yanında bir kaç bakanın ve önemli bir kaç emniyet mensuplarının bulunduğu ilk defa yüz yüze geldiğim adama Ateşoğlu Ceosu Barbaros Ateşoğluna...

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Hikayeyi nasıl buldunuz?

Bu arada hikaye tamamen aksiyon odaklı olmayacak aksiyon olacak ama yoğunluk ilişki ve karakterlerin yaşamını konu alacak umarım beğenirsiniz 😊

Günde elimden geldiğince 2 bölüm atmaya çalışacağım 2 olmasa bile 1 bölüm mutlaka gelir hikayeme oy verip destek olursaniz beni çok mutlu etmis olursunuz.. Diğer bölümde görüşürüzzz ..